Akşam saat on ikiye gelirken Yağmur eve gelmişti. Kapısını açtığı evin karanlık olması içini rahatlatırken kapıyı ardından kapatmış ve portmantoya çantasını koymuştu.
Eli ışığa gitmiş ve açmıştı. Kafasını çevirip odasına gidecekken karşısına çıkan iki erkekle birlikte çığlık atarken Aras kızın kolundan tutup sarsmıştı.
"Sussana kızım, biri duyacak. Alo, kime diyorum?" susmayan Yağmur'u susturan Aras'ın elleri olmuştu.
"Hakan ne salak kardeşin var." Yağmur'a "bu kız gerçekten kardeşim olamaz" bakışları atan Hakan'a söylenmişti.
Yağmur ağzındaki ellerden kurtulmaya çalışmış en sonunda elleri çekmişti ağzından.
"Ya siz ne salaksınız, karanlıkta öyle dikilir mi insan?!" Yağmur elini kalbinin üzerine koyup nefes alıp veriyordu korkuyla.
"Ne bilelim bu kadar ödlek olduğunu." Aras'ın cümlesiyle ters bakışlar atıp odasına gidecekken önüne geçtiler tekrar.
"Bu saate kadar neredeydin?"
"Neden geç geleceğini haber vermedin?"
Sorulan sorulara kaşlarını çatarak bakmıştı.
"Pardon da size ne? Ben size soruyor muyum ne haltlar yiyorsunuz diye?"
"Geç kalacağım deseydin en azından Yağmur." Hakan'ın sinirli çıkan sesiyle Yağmur göz devirerek yanıtladı abisini.
"Unutmuşum abi, pardon." deyip odaya geçtiğinde Hakan sabır çekmişti.
"Gören de kısıtlayıcı bir abiyim sanacak."
"Aman Hakan, salla. Gel biz de yatalım."
"Sen git odana, ben biraz hava alacağım balkonda." deyip gittiğinde Aras kendisine ayrılan odaya gitti.
Kendisini yatağa attığında tavanı izlemişti bir süre. Gözlerine çöken ağırlıkla uyumak üzere önce üzerindeki kot ceketi çıkarmış ardından tişört ve pantolonu çıkardıktan sonra kenarda duran pijamalarını giymişti.
Telefonu başucunda duran prize şarja taktığında yatağa gömülüp gözlerini kapattığında telefona düşen bildirimle gözlerini tekrar açtı.
Elini atıp telefonu aldığında bildirimin Yağmur'dan geldiğini görmüş ve kaşları çatılmıştı.
"Uyusana kızım derdin ne gece gece?" kendi kendine söylenirken WhatsApp'a girdi.
Yağmur: İyi geceler. Umarım rahatsız etmiyorum. (00.13)
"Çok rahatsız oldum, yazma." Aras Yağmur'un duymayacağını bile bile söyleniyordu.
Siz: Yok altı üstü uyuyacaktım, ne rahatsızlığı canım. (00.15) (Bu mesaj silindi.)
Siz: Sorun yok, sana da iyi geceler. (00.15)
Yağmur: Az önce yazıp sildiğin mesaja yetişemedim, keşke baskın yapabilseydim silmene fırsat kalmazdı ne güzel (00.17)
Siz: Çok önemli bir şey değildi
Aras olayı kıvırırken yan odada yatan Yağmur da sırıtıyordu.
Yağmur: Öyle diyorsan öyledir
Siz: Ee, bana yazmanı sağlayan şey nedir söyle bakalım
ESTÁ A LER
Dinle Beni Bi' -Texting-
ContoHer şey arkadaşımın kız kardeşini işletmemi istemesiyle başlamıştı. * Aras: Lütfen dinle beni bi' Aras: Vallahi her şeyi en başından anlatacağım ama lütfen görüşelim önce bu şekilde anlatamam Yağmur: Ne senin açıklayacak ne de benim dinleyecek bir ş...