LİSYANTUS

sahne yedi. ikinci şah birinci piyon

🎶 Lana Del Rey, Radio

Kulağıma dolan kapı zilini açmaya giderken saçlarımı topuz yaptım.

Kapı kolunu çekerek geriye iki adım atarken karşımda Damon'ı buldum. Oldukça sempatik duruyor olsa da Kol'u hançerlediği geceyi hâlâ unutmamıştım.

O da muhakkak kendisini hançerle duvara yapıştırdığımı unutmamıştı.

"Ne istiyorsun?" dedim, kapı kulbundan elimi çekerken.

"Mmm senden bir şeyler istenmesine alışmışsın." dedi Damon, imâlı bir şekilde. "Ve evet, ben de bir şey istiyorum." diyerek sadede geldi.

"Güzel, hemen konuya giren vampirleri hep sevmişimdir." dedim, Damon sahte bir gülümseme yaptı.

"Hem Ric'e hemde Mikaelsonlar'a yardım ettin. Açıkçası kafam karıştı ama," bir adım öne atılarak kapımın sınırına dayandı.

"güçlü bir cadı olduğunu keşfettim." diyerek göz kırptı, Damon. Sempatik yüzünü gözlerimi kısarak izledim.

"Suratına kapıyı kapatırsam incinir misin?" dedim. Damon önce kaşlarını oldukça belli bir şekilde çattı sonra dudakları yana kıvrıldı.

"Sanırım bu hayırdı." dedim ve onun gibi sahte bir gülümseme yapıp kapıyı suratına kapattım.

"İşte benim kızım." ses irkilmeme neden olsa da belli etmedim.

Vücudumu ona dönmeden, "Klaus." diye mırıldandım, beni duymuştu.

"Adımı senin ağzından böyle duymak ne kadar büyüleyici." dedi Klaus, onu tam arkamda hissettiğimde yüzümü ona döndüm.

"Evime girebildiğin için şanslısın." deyip omzuna çarparak yanından sıyrıldım.

"Bir de çok akıllı olduğun için." dedi Klaus, sehpanın üzerinde yanan adaçayını işaret ederek.

"Sadece temkinliyim." dedim mutfaktan kahve alırken. "Kahve?"

"Kanı tercih ederim." diyerek bir haftadır gelip gittiğinden sahiplendiği kırmızı koltuğa oturdu. Ayaklarını koltuğun ayaklığına uzatarak yanındaki yan sehpadan şampanya şişesini ve bardağı ellerine aldı.

Kahve kupasını alarak Klaus'un tam karşısına bakan L koltuğa yayıldım.

"Ne yapacaksın?" diye sordu, Klaus.

"Dün gece kafamda kurduğum kombini giyip içmeye gideceğim sonra da birini bulup sevişmeyi düşünüyorum. Peki sen?" diyerek onu tiye aldım.

"Ancak aptallar beni tiye alır, Haelyn." derken şampanyayı gözlerime bakarak fondip yaptı.

"Ben aptal değilim ama eğlenceliyimdir." deyip göz kırptım. Kahveyi ılıtıp fondip yaptıktan sonra kanepeden kalktım.

"Kraliyet mavisi bir elbise giyeceğim." saçlarımı toparlayarak dağınık topuzmuş gibi gösterdim. "Ne düşünüyorsun?"