52. BÖLÜM: REYC

92.8K 6.4K 4.3K
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


🗝️


Cem Adrian – Zincir


52. BÖLÜM

REYC


Salıncakta o kadar fazla sallanmıştım ki, dizlerimin arkası acımaya, morarmaya başlamıştı.

Eğer bir bıçak olsaydım, köreldiğime değil, saplandığıma ağlardım.

Salıncağın zincirden demirlerine daha sıkı tutundum ve ayaklarımla yavaşlattığım salıncağın tamamen durmasını bekledim. On iki yaşlarındayken, oturduğum eski sokağın dar ve dik yokuşunu çıkıyor, bir yandan da babamdan yediğim azar ve tokat yüzünden yutkunarak gözyaşlarımı öldürmeye çalışıyordum. Dejavu. Bir an sanki yirmi yaşında değilmişim, şu an bir salıncağın üzerinde değilmişim de, o yokuşu tırmanıyormuşum, yanağımda bir 'herkese, kendime bile küstüm' tokadı izi, dizlerimde'babamın busesi' yaralar öylece eve doğru yürüyor, ağlamamak için dudaklarımı ısırıyormuşum gibi hissettim.

Gözlerim, hemen karşımda duran, etrafına yılan gibi dolanmış ışıkların yanıp sönerek görsel bir ışık şöleni oluşturduğu çam ağacını izlerken bakışlarım her zaman olduğu gibi Ölüdeniz'in durgun suyunu anımsatıyordu.

Oturup uzun uzun kendini anlattıktan sonra ağlamamak için etrafa bakarken takındığın o 'iyiyim' ifadesinin arkasında çığlık atan 'ölüyorum orospu çocukları, görsenize' iniltisi her daim yüzümün duvarını kaplayan alçıydı. Alçının üzerini ifadesizlik rengindeki boyamla boyuyor, duvarımın önüne birkaç tane yapay çiçek koyuyor, kimse anlamasın diye yapay çiçekleri suluyordum.

Yapay çiçeklerin içi, diplerindeki plastiği çürüten su ile doluydu.

Bedirhan, yuvarlak, gümüş rengindeki yılbaşı süsünü aniden kafama atınca dalgın bakışlarımı ağaçtan uzaklaştırıp ona çevirdim. Süsün üzerindeki simler burnuma dökülmüştü.

"Kız!" diye bağırdı ileriden. "Beyni memesinden küçük olan karı, gelip yardım etsene bana!"

Billur'un kafasında bir Noel Baba şapkası vardı. Ağzındaki yılbaşı süsüne üflüyor, ne olduğunu bilmediğim o süs tuhaf bir ses çıkararak öne doğru fırlayıp bir filin hortumu gibi uzuyordu. Bedirhan'ın bahçesindeki salıncağın üzerindeydim, içerideki çam ağacını çoktan süslemişler, şimdi de verandada duracak olan çam ağacını süslemeye başlamışlardı.

Yere düşen gümüş renk simli süsü elime alıp yavaşça salıncaktan kalktım.

"Ben hayatımda hiç yılbaşı ağacı süslemedim ki," dedim kısık bir sesle. Duymadıklarını biliyordum. Ağır adımlarla onlara doğru yürümeye başladım. Beyaz sporlarım ıslak çimlere bastığım için yer yer lekelenmişti. Gözlerimi Billur'a çevirip, "Ne anlıyorsunuz bundan?" diye sordum gözlerimi bayarak.

ASİ ÇAKILTAŞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin