61.BÖLÜM: "UYANIŞ"

3.1K 380 387
                                    

He he he size bir sürpriz yapayım dedim :Dd 

Canlarım, birtanelerim  keyifli okumalaaar... 

Aaa bu arada instagramdan takip etmeyi unutmayın beenii :* Her bölümün alıntısını orada paylaşıyorum... 

İnstagram : hilalmysh55 

kota 245 oy 360 yorum 

Ay bu arada söyleyeyim benim finaller yaklaştı biraz yoğun olabilirim, haberiniz olsun :*

Hastane koridorunda sıkıntı ile sırtımı duvara yaslarken aklımdan yüzlerce düşünce geçiyordu... Olanları aklım almıyordu. Onun kaşımda acı ile kıvranmasını ne kadar içten içe diliyor olsam da hayattan beklentim tam olarak bu değildi. Onun bu kadar canını yakmış olmam içimin sızlamasına neden oluyordu fakat içimdeki tonlarca ağırlığındaki enkazın altında kalmış gururum ve çirkef Miraç endişemi bir perde gibi örtmüştü.

Yüzümde tek kas oynamazken karşımdaki duvarı izlemeye devam ediyordum. Hemen çaprazımda Hakkı ise endişe ile volta atıyordu.

Durumu ciddiydi. Attığım dirsek daha önce dikiş atılmış yarasını patlatmıştı.

Hakkı'yı ilk aradığımda konudan bahseder bahsetmez yukarı kata geleceğini, kapıların kilidini açtığını söylemişti. Fakat içeri girmeyi becerememiş sadece sistemi tekrar etkin hale getirmişti. Onu içeri ben almıştım. Anlamadığım Araf nasıl oluyor da bunu yapmayı başarmıştı?

"Ona ne oldu?" Diye sordum tekrardan.

Hakkı sıkıntı ile durdu, gözleri kapı ile benim aramda giderken "Ben bilmiyorum." Diye mırıldandı tekrardan.

Yavaşça gülümsedim son yaşanılanlardan sonra içimde kaynayan öfke bir volkan gibi dışarı çıkmaya çalışıyordu. Yavaşça duvardan sırtımı çektim ve Hakkı'ya doğru ilerlemeye başladım. Ben ona yaklaşırken tedirginlikle geriliyor ve benden uzak durmak için çabalıyordu.

Üzerine belli bir miktar yürüdükten sonra onun duvar ile aramda kalmasına neden oldum. "Bana bak..." Diye fısıldadım yavaşça, sesim içimde tuttuğum öfkenin habercisiydi.

"Seni öldürürüm. Kim olduğun kime çalıştığın veya ne kadar güçlü olduğun umurumda bile değil. Sürekli o sikik ağzından aynı lafı söylüyor olman beni ikna etmiyor..."

"Yenge..."

"Yenge diyen o gevşek ağzına sokarım senin... Ya anlat bana durumu ya da siktir git gözüm görmesin seni."

Hakkı benim sert tavrımla duraksadı. Onun yanında bir bezelye tanesi gibi küçücüktüm ve tahminen ona kullandığım kelimeler zoruna gitmişti. Ama beni hafife almamasını ona zaten kanıtladığım için karşılık vermeden itaat etmeyi tercih etmişti.

Kafasını eğdi. "Vuruldu." Diye fısıldadı.

Tek kaşımı havaya kaldırdım. "O deliğe neyin sebep olduğunu zaten biliyorum. Bilmediğim şeyleri anlat."

Sıkıntı ile nefesini verdi. "Araf abi anlatsa daha iyi olur." Diye mırıldandı ki bu da benim sabrımı taşıran son nokta olmuştu.

Hızla yakasını kavradım. Kalıbı yüzünden ona ulaşmak benim için çok zordu o yüzden yüzüne vurmak yerine bacak arasına sert bir tekme attım ve bir an iki büklüm olmasına sebep oldum. Hemen sonra ise Hakkı'nın belinde durduğunu Araf'ı taşırken fark ettiğim silaha uzandım ve belinden çekip aldım.

O daha ne olduğunu anlamdan silahın horozunu çekip mermiyi silahın ağzına verdikten sonra sol elimi ensesine attım ve başını kaldırmaması içi sertçe bastırırken aynı zaman da sağ elimdeki silahı kafasına dayadım.

SAFİRजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें