39. Bölüm

12K 824 46
                                    

Bölümleri yüzlerce kişi okurken yorum sayısı 50 bile değil :/

İyi Okumalar
...

Duru'yu Neriman Teyze'den alıp kendi evime girdiğimde, tavşancığı koltuğa oturttum. "Konuşmalıyız. Önemli bir konu."

Parmaklarını emerken sessizce bana bakıyordu. "Şimdi sen diyeceksin ki, neden arkadaşlarınla ya da psikiyatristinle konuşmuyorsun. Olmuyor. Karşımdaki kişi benim anlattıklarıma her cevap verdiğinde benim kafam daha da karışıyor. Hallaç pamuğuna döndü beynimin içi yemin ederim. Bende dedim ki, kediyle köpekle konuşacağına tavşanla konuş. Bu yüzden sana geldim. Beni dinler misin?" diye sordum kahve sehpasına oturup Duru'nun gözlerine bakarak.

"Bunu evet kabul ediyorum."

'Kafanda bi' hunin eksik. Sen harbiden sıyırmışsın. Geçmiş olsun bize, ne diyeyim.'

İç sesimi takmayıp konuşmaya başladım. "Benim bir babam var, bu şahsiyet senin deden olur. Beni hiç sevmiyor. Seni de sevmeyecek, baştan söyleyeyim. Üzülme sonra. Şimdi bu adam bana dert. Eski kocam Meriç var, onun yüzünden şirkette var olan dedikodularımın arasına üç-beş tane daha eklendi. Bu da bana dert. Feyzi salağı var bi' de. O bana sürekli dert. Adamla tanıştığım günden beri başıma bela olmak dışında bir şey yapmadı."

Duru küçük parmaklarını ağzından çekip ellerini bacaklarının üstünde birleştirerek bana bakmaya devam etti. Ayağa kalkıp sehpanın etrafında dolandım. Volta atarken konuşmaya devam ettim.

"Bir de, sen varsın. Ben sana nasıl diyeceğim ileride sen benim ikizimin kızısın diye? Ha? Baban şehit olmuş nasıl diyeceğim? Annen kanserden vefat etti nasıl diyeceğim? Anneannen vefat etmiş, kendisini ben de tanımıyorum nasıl diyeceğim? Sen bana 'anne' diyeceksin büyük ihtimalle. Ben sana 'ben senin teyzenim' nasıl diyeceğim? Teyze anne yarısıdır şeyisinden o konuda yırtarım belki ama diğerleri ne olacak?"

Hala sessizce bana bakıyordu.

"Sen benim omzularımda nasıl bir yük var, nasıl bir sorumluluk altındayım biliyor musun? Seni çok seviyorum tavşan, yanlış anlama lütfen. Ama ben sana ileride her şeyi nasıl açıklayacağım? Elinden tutup aile mezarlığına götürerek mi? Nasıl? Bir de sana nasıl bakacağım ben? Çocuklardan anlamam ki ben! Birkaç ayda bir şeyler öğrendim ama ben hala çocuklardan anlamıyorum. Ne zaman ağlasan, önce bezine bakmak, sonra süt içirmeye çalışmak, sonra gazın var mı diye kontrol etmek gibi şeyleri sıra sıra yapıp ne derdin olduğunu anlamaya çalışıyorum ben senin. Ya Allah aşkına, ben anne olmaktan ne anlayayım? Hiç bana sordular mı anne olmaya hazır mısın diye? Ben babam olacak adam ve eski kocam sayesinde tüm isteğimi yitirmiştim. Hazır değildim ben. Peki dayın olacak salak, seni benim kızım olarak kayıtlara geçirirken bunu düşündü mü? Tabii ki hayır!"

Duru kafasını yukarı aşağıya sallayarak koltuğa uzattığı bacaklarından birini diğerinin üstüne attı. Şu an psikiyatristime benzedi. Büyüyünce oyuncu yerine psikiyatrist mi olsa acaba?

"Hadi Göksel'in hayatı sanki çok mükemmelmiş gibi, kurulu düzenini de bozalım, ondan saklanılan her şeyi açıklayıp ağzına..." dedim ve Duru'ya baktım. "...Tükürelim..."

Oflayıp ellerimi saçlarıma daldırdım. "Senin yerin Göksu'nun yanı, benim değil!"

Son cümlemden sonra adımlarımı durdurup Duru'ya baktım. Ben babam ve Meriç yüzünden anne olmaktan ve çocuklardan nefret etmiştim, birden Duru kucağıma bırakıldı. Ben geçmişimle yüzleşmekten hep kaçınmıştım, birden Özgür ortaya çıkıp bilmediğim geçmişimle yüzleştirmişti beni. Hayatımdaki tek düzgün şey, kurulu düzenimdi. Düzen diye bir şeye sahip değilim aylardır!

Beklenmeyen Misafir (Tamamlandı)Where stories live. Discover now