23

607 62 121
                                    

Eld, Eren'e yapmamız gerekenleri haritadan gösterirken biraz uzakta ilgisizce etrafa bakıyor, konuşmalarının bitmesini bekliyordum. Yapmamız gereken ne olursa olsun devam etmek ve Eren'i korumaktı.

Konuşmaları bittiğinde Eren, yanıma geldi.

"Aelin-san, geçen gün komutanın sorduğu şeyi anladın mı? Tüm takıma sormuş sanırım. Eld, bana sorduğundan ne anladın diye sordu. Onlarda hiçbir şey anlamamış benim gibi."

"Soru? Ha. Aslında... Aslında acemiler de dahil herkesin üç boyutlu manevra teçhizatlarını kontrol etmesinden bir şey çıkarabilirsin. Ama Eren, bize fazla güvenmiyorlar. Dikkat çekmemeye çalışmak en iyisi."

"Haklısın..." Dediğinde gözleri arkamda bir yere takıldı.

"Onlar..." Dönüp baktığımda Armin ve Mikasa atlarının orada bekliyordu. Yanlarında birkaç kişi vardı. Eren endişeyle devam etti,

"Dün akşam tatbikat alanında seçimde kimlerin kaldığını göremedim. Yine de... Cidden de katılmışlar keşif birliğine."

Yanlarına gittik. "Hey! Sizler!" diyerek ortalarına geçti Eren.

"Eren! Aelin-san!"

Mikasa, Eren'in pelerinine yapışarak,

"Sana kötü bir şey yaptılar mı? Dün hiç bizimle konuşmadın! Yoksa seni psikolojik olarak sıkıntı altında tutup, her tarafını inceleyip deney mi yaptılar?" dedi endişeyle.

"Y-yok olmadı öyle bir şey. Zaten Aelin-san var." kekeleyerek cevap verdi Eren. Mikasa'nın bu endişesine şaşırmıştı.

"O rahatsız edici bücür mahkeme sırasında çok üstten bir tavır takınıyordu. Ona bunu bir gün kesinlikle ödeteceğim." Mikasa bunları ciddiyetle söylerken atıyla birlikte yakından geçen Levi'a baktım. Duymaması imkansızdı. Hakkında bücür denildiğini duyduğu için içimin yağları eriyordu şu an. Sırıttım.

"K-kaptan Levi'dan bahsetmiyorsun, değil mi?" Eren'in bu korkusuna bazen hak vermiyor değildim.

"Eren!" Etrafımızı acemilerden oluşan bir kalabalık sardığında Eren,

"Sizlerde mi keşif birliğine katıldınız?" diye sordu şaşkınlıkla. Sınıf arkadaşları olmalıydı.

Kalabalıktaki acemiler gülümseyerek kafalarını salladığında Eren,

"Yani polis kuvvetlerine sadece Annie, Marco ve Jean mi katıldı?"

Eren'in bu sorusuyla birlikte kalabalıktaki gülümseyen yüzler düşmüştü. Biri hariç. Biri gözlerini kaçırmadan bana bakıyordu. Bakışlarına karşılık verdim. İlk kaçıran kaybedecekti. Sarışın ve yapılı çocuk dayanamayıp gözlerini kaçırdı. Niye böyle bakıyordu bu şimdi?

"Hm?" dedi Eren.

Uzun boylu ve yakışıklı bir çocuk "Marco öldü." dedi ciddiyetle.

"Jean? Burada ne arıyorsun?! Ah bekle! Demin... Ne?! Sen demin ne dedin? Marco öldü mü? Yanlış duymadım değil mi?"

Jean denilen çocuk aynı ifadeyle,

"Herkes gösterişli bir şekilde ölemez. Nasıl öldüğüne dair kimsenin bir fikri yok. Üç boyutlu manevra ekipmanını da kullanmaya fırsat bulamamış. Kimsenin görmediği ve onu kimsenin bilmediği bir yerde ölmüş."

"Ha?"

"Eren! Duyduğuma göre titana dönüşünce Mikasa'yı öldürmeye kalkışmışsın. Ne iş lan?!" diyerek kafasını Eren'in kafasına seslice dayadı Jean.

yume | aot, levi Where stories live. Discover now