3

1K 88 42
                                    

Keşif Birliğinde İlk Gün

Keşif Birliğini seçmiştik.

Kim bilir başımıza neler gelecekti? Gücüm Alex'i korumaya yetecek miydi?

"Kendinizi tanıtın acemiler." Bunu diyen kişi benden sadece birkaç cm uzun, meşhur keşif birliği kaptanı Levi'ydı. Soğuk bakışları iç ürperten tonlardaydı ve gıcık bir tipe benziyordu. Hakkında birkaç şey duymuştum. Katıldığı ilk seferde müthiş bir başarı elde etmişti. Güç başarısı. Ondan sonra Komutan Erwin Smith tarafından takım kaptanlığına terfi edilmişti. Ve ben onun takımına seçilmiş bulunmaktayım.

"İsmim Aelin Ashryver. Shiganshina bölgesindenim." dedim.

"İsmim Gavriel Lewis. Trost bölgesindenim."

"Ölmeye hazır mısınız?"

"Hazırız Kaptan." dedim yumruğumu göğsüme vurarak. Aynısını Gavriel'da yaptı.

"İyi. Karargaha geçelim." dedi umursamazca Kaptan Levi.

Şu sıralar takıma seçilen tek kişi bizdik sanırım. Diğerleri birbirleriyle yakın gözüküyordu. Alex başka bir takıma, yani Hange Zoe'nin takımına katılmıştı. Ondan ayrı kalmam iyi miydi bilmiyorum ama beni yanında istememişti. Seçildiğim için mutlu olmamı öğütlemişti.

Karargaha geçtiğimizde takımdaki benden başka tek kız olan turuncu saçlı kız bana yaklaşarak,

"Merhaba! Benim adım Petra. Umarım iyi anlaşırız Aelin." dedi.

"Umarım." diye cevaplamamdan sonra bana gülümseyip masaya diğerlerinin yanına oturdu. Herhangi bir davet almamıştım.

"Gezevelik etmeyi bırakın. Birazdan herkesi iş başında göreceğim." diyerek azarladı herkesi takım kaptanımız.

Ne işiydi bu? Takıma yeni katılmamıza rağmen bize bir uyarı yapılmamıştı. Takımın diğer üyeleriyle çoktan muhabbet kurmuş Gavriel'a baktım. Dışlanmış hissediyordum. Erkek olunca ve normal bir soydan gelince insanlar seviliyordu... Anlık olarak kapıdan dışarı çıkmak üzere olan kaptanı görüp takip edip ona sormaya karar verdim. Kapıdan çıkıp adım attığında peşine düştüm. Tersleyecek olursa diğerlerinin önünde olmasını istemezdim.

"Kaptan! Az önce bahsettiğiniz iş neyle ilgili?"

Kaptan Levi bana doğru ters ters bakarak,

"İçeride şamata kuran takımına sormak yerine beni niye rahatsız ediyorsun, acemi? Eğer hemen ölmeyi düşünmüyorsan onlarla iletişime geç. Yalnız kurtları kimse sevmez. Avlanırken av olursun."

"Bu beni ilgilendirir Kaptan. Söyleyin bari de şu azarı yediğimde değsin." Agh. Çok sinir olmuştum bu kendini bilmiş cüceye. Uyuz biri olduğu söyleniyordu ama bu kadar olacağını tahmin etmezdim.

"Bana bak acemi. Bir daha bana bu derecede saygısız cevap verirsen hakkından gelirim. Davranışlarına dikkat et. Şimdi git ve gözüme gözükme." diye azarladıktan sonra uzaklaştı Kaptan Levi. Evet işleri batırmıştım. Hem takımımla anlaşamadığım gibi kaptanı da sinir etmiştim.

...

Odamı temizliyordum. Evet takım kaptanımızın dediği iş buymuş. O uyuza söylene söylene camları siliyordum. Ağzımı kapatan bezi çekiştirirken bağcığı çözüldü ve aşağıya düştü. Tam olarak birinin kafasına.

"Aaaa! Çok özür dilerim! Bağcığı aniden çözüldü!" Maskeyi kafasından çekip bana bakan kişi Kaptandı. İşte şimdi yanmıştım. Ölüm fermanım artık resmi olarak imzalanmıştı. Bir süre kötü kötü baktıktan sonra maskeyi yere atıp çekip gitti. Bunun intikamını feci bir şekilde alacağına dair içimde kötü bir his vardı. Hemen merdivenlerden koşup bezi almaya gittim.

yume | aot, levi Where stories live. Discover now