42 | BAŞLASIN OYUN!

51.1K 1.7K 280
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR DİLERİM ♥

MEDYADA TANITIM VİDEOSU VAR ♥

ÖPTÜM XOXO

ÖPTÜM XOXO

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

▬▬▬

BÖLÜM 42│BAŞLASIN OYUN!

Gökçe Şenay'dan...

"Ilgın nerede dedim!" diye kükredi Gürkan. Ağlayacak gibi bir hali vardı. Elinden oyuncağı alınmış bir çocuk gibi etrafa saldırıyordu. Canının yandığını görebiliyordum, çünkü gözleri bunu çok net bir biçimde belli ediyordu.

"Gürkan, sakin ol." Dedi Kubilay elini omzuna koyarken. Fakat Gürkan, Kubilay'ın kolunu saniyeler içinde hiddetle fırlatmıştı. Aklını kaçırmış gibi davranıyordu. Evet, bizde endişeliydik fakat polisler elimizden bir şey gelmeyeceğini çok net bir biçimde belirtmişti. Yan sandalyede oturan Alp, kollarını göğsünde birleştirmiş ve dalgın bir tavırla deli danalar gibi davranan Gürkan'ı izliyordu.

"Böyle yapman hiçbir işe yaramıyor Gürkan, sakinleş." Dediği sırada Alp, Gürkan duvara asılı olan aynaya elini geçirmişti. Biz kızlar korku ile çığlık atarken, erkekler müdahale etmek adına yanına gitmişlerdi. Duvarda ki ayna ortadan ikiye ayrılıp yere düşmüş ve paramparça olmuştu. Elinden kan damlıyordu. Korkunçtu ve midemi bulandırmaya yetecek kadar fazlaydı... Karnıma giren sancıyı es geçtim. Bu gibi sancılar olabileceğini biliyordum zaten.

"İyi misin?" Diye bir ses duyduğumda başımı o yöne çevirdim. Elimi yavaşça karnımdan çekerken Murat'ın yeşil gözlerine bakıyordum. Allah'ım, onu bu denli mükemmel yaratman haksızlık değil de neydi? Bu kadar güzel olmak zorunda mıydı? Evet, güzeldi. Gözleri, dudakları, yüzü sanki bir ressam tarafından özenle kaleme alınmış gibiydi.

"İyiyim." Diye mırıldandım bana tepeden bakan sevgilime. Aldığım kararı her ne kadar onaylamasa da, Ilgın'ı bulduktan hemen sonra bu işi halledecektim. Zorundaydım, bunu anlayamazdınız. Kuzenimi bu yüzden ayıplayan ailemin, akrabalarımın yüzüne nasıl bakacaktım? Bize sahip çıkacağını söylüyordu. Bundan adımın Gökçe olduğu kadar emindim zaten fakat hazır değildim. Ben güçlü değildim ki. Güçlü gözüken Ilgın'dı, her ne kadar bir porselen kadar kırılgan olsa da. Ben güçlü olmayı bırakın, öyle gözükemiyordum bile. Ne kadar kırılgan olduğumu beş metre öteden anlıyorlardı. Dokunsalar ellerinde kalacak gibiydim.

Bununla savaşamazdım. Ailemi karşıma alabileceğimi düşünmüyordum. "Temiz hava al." Dedikten sonra belimden dikkatlice tutarak beni kaldırdı. Bu yakınlığımızı garip bulan arkadaşlarım, bize anormal bir yaratıkmışız gibi baksalar da onlara şu an açıklama yapabileceğimi düşünmüyordum.

Murat'ın eşliğinde dışarıya çıkmıştık. Saksıda ki karanfillerin kokusu burnuma ulaşıp, tüm hücrelerimi harekete geçirirken, burnuma dolan onun kokusuyla, karanfillerin kokusu çoktan uçup gitmişlerdi.

Romantik Komedi [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now