12

2.4K 152 224
                                    

Savaş'tan direkt ayrılıp Barış'ın yanına doğru ilerledim fakat o bir iki adım geri gitti.

Anlamamış gözler ile ona bakarken o sadece bana telefonumu uzattı.

"Arabamda düşürmüşsün, al." dedi. Ben de telefonu aldığımda Barış direkt gitti.

Al işte! Her şey daha kötü oldu.

Bir yanım onun beni arkadaş olarak gördüğünü ve onun peşinden gitmememi söylerken diğer yanım ise gidip her şeyi açıklamamı söylüyordu.

Ben de beni dinlemesini istediğim için onun peşinden gittim.

Tam siteden çıkacaktı ki ismini söylediğimde duymuştu ve arkasına dönmüştü. "Barış dur lütfen."

Sanki hiçbir şey yokmuş, olmamış gibi bana bakıyordu. Bunların hepsinin rol olduğunu biliyordum çünkü yüzündeki damarlar iyice belli olmuştu.

Bu da demek oluyordu ki sinirlenmiş.

"Ne oldu Haziran?" diye sordu olduğu yerde durarken. Ben de onun yanına daha fazla yaklaştım, "Yanlış anladın." dedim.

Tek kaşını kaldırdı, "Yanlış anladığım bir şey yok," diye mırıldandı. "Sonuçta biz arkadaşız ve senin ilişkilerine karışamam." dediğinde yine arkadaş olduğumuzu yeniden söyledi.

Şeytan diyor ki öp şunu görsün bakalım arkadaş mıyız değil miyiz... tabii ki yapmayacağım, benden bunu beklemeyin.

Benim bir şey dememi beklemeden ilerledi ve arabasına bindi. Arabasını çalıştırdı, sitenin önünden uzaklaştı.

Ben de o an ki şey ile arkasından bağırdım. Sonuçta duyması imkansızdı. "Biz arkadaş değiliz!"

Baya yüksek sesle bağırdığım için güvenlik yanıma geldi, "Haziran Hanım, iyi misiniz?" diye sordu ve elindeki suyu bana uzattı.

"İyiyim iyiyim," sonra elindeki suyu aldım içtim, "Sağ ol su için." diyerek şişe de kalan suyu başımdan aşağı döktüm. Zaten hava da sıcaktı iyi gelmişti.

Güvenlik bana deliymişim gibi bakarken ben sadece eve girip her şeyi Rüya'ya anlatmak için dakika sayıyordum.

-

Rüya'ya görüntülü aramada tüm olayları anlatırken kendisi ağzı açık bir şekilde dinliyordu.

Sonra yorumlamasına başlamıştı. "Haziran kusura bakma ama birazcık hata sende de var. Niye Savaş'a sana sarılması için izin veriyorsun kızım?"

Ben de pişman bir şekilde konuştum. "O gün onu nasıl rezil duruma düşürdüm ben. Belki affeder diye düşündüm-"

"Hayır Hazo, böyle düşünsen bile sarılmayacaktın," saçını toplarken lafına devam etti. "Biliyorsun ki şimdi sana daha çok yapışacak bu." bunu hiç düşünmemiştim ben...

"Neyse ney Rüya," diye geçiştirdim. Ani gelen dinlenme isteği ile Rüya'ya bir fikir sundum. Belki de bu yaptığımız şey bize iyi gelirdi. "Rüya var mısın lan?"

"Neye?"

"Antalya'ya gidelim yine ama tatil boyunca telefon ile iletişimi keseceğiz. Sadece senle ben." dediğimde Rüya telefonu yüzüme kapattı.

Birkaç saniye sonra geri aradığında ona ters bir cevap verdim, "Salak mısın amına koyayım sen?"

O da gülerek konuşmaya başladı. "Haziran senin gerçekten psikolojin bozulmuş," ciddi olduğumu bakışlarımdan anlayınca şaşırmış gibiydi. "Yapalım diyeceğim de sen dayanamazsın."

Karamella | Barış Alper Yılmaz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin