5

3.2K 146 147
                                    

Rüya beni dürterken kafamdaki tüm düşüncelerden çıkmıştım. "Haziran kaçalım. Allah'ın delisi girmiş canımızdan olmayalım lütfen." diye yalvarıyordu bana.

Bende Rüya'ya hâlâ şaşkın şaşkın bakıyordum. "Eşyalarımız ne olacak?" dedim.

"Artık eşyalar onun. Yürü canımızı kurtaralım kızım." diyerek beni ve kendisini evden uzaklaştırdı.

Tabii ortamda şu an tek zeki bendim, güvenliği aramak tek benim aklıma gelmişti. "Güvenliği arayalım bi' dur Rüya." o da bu lafımla durdu. Arada bir kapıya bakıyordu arada bir bana.

"Ara hadi çabuk."

Bende telefonumu çıkardım ve evlerin sahibini aradım, onlar yönlendirirdi.

Fakat nafile, telefonlarım açılmadı.

"Açmıyorlar." dedim, derin bir nefes aldım. Rüya yeniden ben ve kendisini dışarı doğru sürükledi.

Dışarıya çıktığımızda çoğu kişi ya balkondaydı ya da evin önünde. O kadar çok mu bağırdık ya?

Birkaç hanımefendi yanımıza geldi, "İyi misiniz?" diye sordu. Bizde iyiyiz dedik.

Ardından arkadan Barış'ın sesi duyuldu. Size yemin ederim ki o sesi duyduğumda kendimi güvende hissettim. "Haziran!" diyerek yanıma geldi. Telaşlı gibiydi.

"İyiyiz Barış ama-"

"Çok iyiyiz Haziran aynen." diye sözümü böldü Rüya. O da hem korkuyordu hem de sinirliydi.

"Niye öyle dedin ki şimdi?" dedim bende Rüya'ya. O da hemen cevap verdi. "Nerede kalacağız biz? Eşyalarımız ne olacak? Hadi onu bunu geç biz demin canımızdan da olabilirdik ya!"

"Kalma işini dert etmeyin. Bizde kalırsınız biz rahatsız olmayız," dedi Barış. Sonra arkadaşlarına döndü. "De mi beyler?"

Onlarda kafasını salladı. "Tabii tabii zaten bu saatte sizi yalnız bırakmak istemeyiz. Bizimle kalırsınız." dedi Berkan. Rahatsız olurlar mıydı ki? Allah bilir kaç gün aynı evde, aynı banyoda ve  aynı yerde olacaktık...

Ben rahatsız olmam ama adamlar o kadar para verdiler. Şimdi evlerinde bedava insan mı yaşatacaklar? Beni rahatsız eden tek durum bu.

Tabii bizde o kadar para verdik evimize bir deli girdi, güvenlik yönlendirilmedi... Sabah ilk işim burası ile ilgilenen kimse onunla konuşmak olacaktı. Fakat kibar olacağımı çok düşünmüyorum.

Bu teklife cevap vermeden önce Rüya'yla uzun uzun bakıştık. Başka çaremiz yoktu, kabul ettik bizde.

"Tamam o zaman. Zaten bir iki güne biz döneriz." diye cevap verdim. Onlarda tamam dedi, bizimle beraber evlerine doğru yürüdüler.

Vallahi çok ayıbıma gidiyordu ya...

-

Evlerine geldiğimizde Berkan odasını bize verdi, o Barış ile aynı odada kalmayı seçti. Biz koltukta Bike kalmaya razıydık.

Rüya ile aynı yerde yatmak kadar zor bir şey yoktu. Uyurken beni ezer diye korkuyordum. O yüzden şu an uyuyamıyordum.

"Of Rüya of!" diye söylenerek yataktan kalktım. Yok artık bununla uyuyamıyorum, koltukta uyuyacağım.

Aldım yastığı, çıktım odadan. Salona girdiğimde yastığı fırlattım koltuğa. Tam koltuğa yatacaktım ki arkadan ismimi söyleyen ses ile irkildim.

"Haziran?"

"Barış?"

Kapıya yaslanmış, bana bakıyordu. Uykulu gibiydi.

Karamella | Barış Alper Yılmaz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin