Herkese merhaba!
Nasılsınız?
Bölüm şarkısı: arctic monkeys, ı wanna be yours
*
"Yani komşuyuz da o yüzden mecbur tanıyorum," dedim toparlamaya çalışarak, daha çok dağıttımı anlamış oldum..
"Aferin kızım batırmaya devam." dedi Andaç sadece benim duyabileceğim şekilde, herkes kendi arasında konuşmaya devam etti ardından herkes dansa kalkmaya başladı, "Dans etme olasılığımız kaç?" dedim Andaç'a dönerek. Düşünürmüş gibi yaptı. "%90." dediğinde şaşkınlıkla ona baktım. "O kadar yüksek mi ya?" dediğimde başını salladı. Gözlerimi Merih'e çevirdiğimde bana doğru geldiğini üstelik gülümsediğini fark ettim. Elini usulca bana uzattı: "Benimle dans eder misin?" dediğinde gülümseyerek uzattığı eli tuttum ve zaten dünden meraklı olduğum için ayaklandım, dans pistinin ortasına geldik. elimi elinin içerisine hapseti bir eli belimdeydi. Elimin boşta kalanını omzuna yerleştirdim.
"Çok güzel olmuşsun." dedi gözlerini kısarak, bu kadar yakışıklı olmasaydı keşke... Yanaklarımın kızardığını hissetmedim merak etmeyin..
"Biliyorum," dedim ve gülümseyip ekledim: "Sende gayet şıksın." Gözlerindeki hınzır ifadeyle alayla güldü.
"Bu şarkıyı seviyorum." dedi gözlerini gözlerime mıhlayarak. "I wanna be yours." diye ekledi keyifli pırıltılar vardı göz bebeklerinin içerisinde. (Senin olmak istiyorum ben.)
"Güzel şarkıdır, ben de şeyi çok seviyorum." dedim dudaklarımı ıslattım. Bakışlarımı kıstım, tam o anda Merih beni etrafına döndürdü ve hızla kendine yapıştırdı, üzerime eğildi. "Neyi," diye fısıldadı.
"Ru Mine." (Benimsin.) dedim gözlerinin içine bakarak, göz bebeklerinin koyulaşmasını an an izledim. Beni doğrulttu, iki adım geriye adımladık, beni kucaklayıp yere indirdi. Omzundaki elimi ensesine taşıdım, şarkının sonuydu, "Güzel danstı." dedim ona tebessüm ederek.
"Çok keyifliydi," dedi ve göz kırptı.
**
Bölüm sonu.
Arkadaşlar yandı buralar yandı!
Ay çok aşk!