Bölüm 73

2.1K 416 2.2K
                                    


Titrek ve tiz bir sesle, "Sunay..." dedi dili döndüğü kadar, "Aksoy..."

"Buyurun," dedi hakim ve Sunay teyze herkesin şaşkın bakışlarıyla kolunda Mercan hala varken yavaş adımlar atıp salona girdi. İlk bulduğu boş sandalyeye oturdukları zaman Kutay'ın tepkisini görmek için ona baktım. Kaşları birbirine değmek üzere çatılmış, yüz ifadesi bas bas bağırıyordu. 'Hayatımda gördüğüm en şaşkın anı yaşıyorum...'

"Sakin ol," dedim elini daha da çok sıkarak. "Herkes yerine otursun..." Hakimin seslenmesiyle Kutay'ın yerine oturmasını sağladıktan sonra konuşan herkes hakimin bir kere daha uyarmasıyla sustu. Kutay bir kelime edip de tepkisini belli etmiyordu. Diline inme inmiş gibi davranıyordu ve neye şaşıracağını şaşırmıştı. Sunay teyzenin konuşmasına mı? Bu mahkemede ne işi olduğuna mı?

"Sunay Aksoy," dedi hakim gözlüklerinin üstünden bakarak, "Bize kim olduğunu ve hangi vasıfla buraya geldiğini söyle..." Kutay'ın titrediğini hissettim. Yemin ederim titriyordu elleri.

"Ben..." deyip 3 saniye sustu Sunay teyze. Yavaş yavaş, ağır çekimde anlatmaya başladı kim olduğunu. Nuri hayret dolu ve bir o kadar yıkık bir vaziyette Sunay teyzeyi izliyordu.

"Kutay dinlemen gereken bir çok şey var," dedim sessizce ama Kutay hiçbir şey duymuyor gibiydi. Yani annesinden başka kimseyi duymuyordu. Bakışları hala onların üzerindeyken ağlayan Mercan hala dönüp bize baktı. Sunay teyze dili döndükçe, kolay değil 10 senedir konuşmuyor, kendini anlatmaya başladı. Rize'de yaşadığı o iğrenç travmayı sanki o günü tekrar yaşıyormuş gibi anlatarak titreyen elleriyle yaşlarını siliyordu. Kutay hala tepkisizce onu izliyordu.

"Benim buraya, eski eşime satılmam sırf bu adamın bana zarar vermeye kalkmasından dolayıdır hakim bey..." Normal bir insan bu cümleyi 4 saniyede söyler ama Sunay teyze 12 saniyede söyledi.

"Onun yüzünden abilerim, babam ve eşimden gördüğüm muamele beni bu duruma getirdi..." Rize'ye gittiğimiz zaman Çamlıhemşin'deki o amca bizi kovduğunda çantamı orada unutmuştum, hatırlarsınız. Kutay'ın almasını istememiştim, adama çok sinirli olduğu için. Kendim almaya gittiğimde adam bahçede öylece oturmuş gözyaşı döküyordu. Sessizce çantamı alıp çıkacaktım ama elinde baktığı fotoğrafı görünce 3 saniye durup fotoğrafa bakmaya çalışmıştım.

"Ne arayisun?" demişti amca o gün. "Hiç," demiştim korkarak. Ama fotoğraftaki kişiyi Sunay teyzeye benzettiğime yemin edebilirim. Evlerinde onun gençlik resimlerine bakmıştım, ona benziyordu. Tam kapıdan çıkmak üzereyken adımlarımı durdurmama sebep olan bir cümle söylemişti ama Kutay'a bunu söyleyememiştim. Üzerine gidecek ama ters tepki alacaktı. Çünkü o amca inanılmaz sinirliydi.

"O uşağun anasina sorun. O size o adamin kim olduğuni soyler." Adam Sunay teyzenin konuşmadığını bile bilmiyordu ama ses tonu hem öfke, hem özlem içeriyordu.

Orada horon teperken dahi eğlenmemiştim. Aklım fikrim amcanın söylediği o cümledeydi. Bir an önce Bursa'ya gelip Sunay teyzeye bu adamı sormak istiyordum. Bursa'ya gelene kadar uyumamış, Kutay'ların eve gelmek istemiş, orada da uyuyamamış, sabah erkenden kalkıp Sunay teyzenin yanına inmiştim. Mercan hala psikoloğa gittiği zaman ona yaşadığımız durumları anlatırken ağlamaya başlamıştı. Her fırsatta Sunay teyzeyle yalnız kalıp bir an önce onu konuşturmak ve her şeyi öğrenmek istiyordum. O gün onun gençlik resimlerimi aramıştım. Hani şu 16,17 yaşlarına denk gelen resmî vardı ya, şimdi güzelim diye geçinenleri yerden yere vuracak bir güzelliği vardı. O amca Sunay teyzenin babasıydı ve ben her şeyi Mercan halanın boşanma davası olduğu gün öğrenmiştim. Ona 8 kere dil dökmüş, Ayşenur ve Buse'nin başına gelenleri anlatmıştım. Boşanma davasının olduğu gün ilk kez dudaklarını aralayıp konuşmaya başlamıştı. "Nuri bana... tecavüz etmeye... kalkmıştı..." O gün döktüğüm dil, 17 yaşıma kadar dökmediğim dildi sanki. 1 saat 28 dakika boyunca susmadan ondan yardım istemiştim. Bana olup bitenleri kısaca anlatıp yardım edeceğini söylemişti. Bu yüzden rüya mı kabus mu diyordum. Çünkü ne konuştuğunu, ne bu olayları Kutay'a anlatmamı istememişti. Hatırlıyor musunuz? O gün onlar mahkemeden geldiklerinde ikimizde masada ağlıyorduk. Çünkü ben dil dökerken ağlamıştım, Sunay teyze beni dinlerken. Çünkü Sunay teyze anlatırken ağlamıştı, ben onu dinlerken. Ama Kutay'ın haberi olmaması gerekiyordu. 8 gündür çatladım. 8 gündür aklımda fikrimde sadece bu olay vardı. Sunay teyzeyi konuşturacağıma dair kendime yemin etmiştim. Bu sebeple Nuri'nin okuldan atılması için öne sürülen imza toplama kampanyasını bile reddetmiştim. Çünkü asıl kişi olayı anlatınca hiçbir şey yapmamıza gerek kalmayacaktı. Onu kaçırıp konuşturmak istediğimizde sadece itiraf bekledim ama onu da yapmamıştı.

OKULDA SAPIK VAR (Serisi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin