14

172 19 18
                                    

"Vay canına!"

Ocean'ın baktığı elbiseye ben de baktım. Tahmin ettiğim gibi maviydi. Bu kız ciddi anlamda maviye takıktı.

Elbiseyi askısıyla tutup kendine doğru çekti. Gözleri parlar şekilde elindekini incelemeye başladı. "Bunu istiyorum. Luke, hayatım buraya gel!"

Luke hızlı adımlarıyla Ocean'ın yanına geldi. "Geldim, tatlım."

Ocean elindeki elbiseyi Luke'a gösterdi. "Bunu istiyorum."

Luke elbiseyi incelerken mimiklerini oynattı. "Saçların da mavi. Bence siyah ya da beyaz giymelisin."

Ocean ayağını yere vurdu. "Saçım mavi diye mavi giyinmeyeyim mi, Luke?"

Luke tam konuşacakken sözünü kesti ve tekrar konuştu. "Saçım mavi diye sadece beyaz ve siyah mı giyeyim, Luke?"

Phoebe ve Ashton, Ocean'ın sesini duyduklarında yanımıza geldiler.

Ashton, Ocean'a baktı. "Neler oluyor?"

Ocean cevap veremeyecek kadar sinirli olduğu için ben konuştum. "O elbiseyi giymek istiyor."

Phoebe bana baktı. "Giysin o zaman."

Çok zekice.

Luke, Ocean'a doğru adım attı. "Hayatım, sen iyi misin?"

Ocean askıyı yerine astı. "Hayır!"

Phoebe büyük bir şaşkınlıkla onu izliyordu. Sonra Ocean'ın göbeğini işaret etti. "Orada biri olabilir mi?"

Ocean ve Luke birden Phoebe'ye döndüler. "Ne?"

Ashton kahkaha attı. "Buradan sonra eczaneye uğrayalım isterseniz."

Luke sevimli yüzüyle Ocean'a baktı. "Aman Tanrım baba mı olacağım?"

Ocean karnına baktı. "Anne mi olacağım? Daha neler."

Luke suratını astı. "Neden öyle dedin?"

Ocean yanımızdan ayrıldı. "Çünkü henüz ünlü olmadım. Bebeğime bakmak için zengin olmam gerek."

Luke peşinden gitti. "Haklısın. O zaman zengin olana dek bebek yapmayalım."

Onlara gülerken Calum ve Michael yanımıza geldi. "Hala bir şey seçmemişsiniz. Çabuk olun. Zengin ortamına gidiyoruz."

Phoebe gözlerini devirdi. "Evet, ucuzcudan alınan kıyafetlerle zengin olma çabamız. Harika!"

Calum ona döndü. "Üzgünüm. Şimdilik bunlar var."

Phoebe ve Ashton kıyafetlere bakmaya devam etti. Michael aldıklarını bana gösterdi. "Nasıl?"

Michael'ın elindekilere baktım. "Mükemmel. Senin yanına yakışacak bir şeyler bakayım."

Calum kolumdan tuttu ve kendine çekti. "Hayır, benim yanıma yakışacak şeyler bak." Ardından gülümseyip elindekileri bana gösterdi.

Michael güldü. "Galeride gördüğüm kızlardan birini tavlayacağım zaten. Şimdilik bir partnere ihtiyacım yok."

Calum beni elbise reyonuna doğru çekiştirdi. "Şu kırmızı elbiseyi üzerinde görmek istiyorum. Giyer misin?"

Uzattığı elbiseyi elime aldım. Givenchy.

Ama sahte!

"Böyle hayatı sikerler."

Calum dediğime kahkaha attı. "Zengin olmamıza az kaldı, Beverly. Üzülme."

Next DoorWhere stories live. Discover now