37

85 5 0
                                    

Şu an tam da ebeveynlerinden azar yiyen çocuklar gibiydik. Kendimizi suçlu bulmuyorduk. Ama konuşmamız ve kendimizi savunmamız için Calum'un susması gerekiyordu.

Ayakta bir sağa gidiyor bir sola gidiyor ve bizi azarlıyordu. Kavga ediyor olmamıza rağmen bu hali çok seksi görünüyordu. Daha fazla bu konuyu açmadan asıl olaya geçelim.

Calum, dün biz ortaya çıkıp 'evet de!' dediğimiz için çok sinirliydi. Eve geldiğimizden beri bize ne yaptığımızı hatırlatıyordu. Ama hepimiz yaptığımızın arkasındaydık.

Calum sözlerine devam etti. "Şimdi ne olacak sanıyorsunuz? Ne yapacağınız hakkında bir fikriniz var mı?"

Phoebe kısa saçlarını düzeltti. "Kötüleri kandırmak kötü değildir."

Calum, Phoebe'ye baktı. "Ama sizin bu yaptığınız çok aptalca. Söyleyin bakalım, Harold sizden ne isteyecek?"

Ashton bir tahmin yürüttü. "İş yapacağımız adamları bize söyleyecek. Biz de onları soyacağız."

Calum alayla ellerini birbirine çarptı. "Beynini daha yararlı şeyler için kullanmaya ne dersin, Irwin?"

Ashton gözlerini devirdi. "Neden bu kadar sinirlisin anlamıyorum. Para kazanacağız işte."

Michael kafasını salladı. "Hem o Playstation'ın parasını nasıl ödeyeceğiz sanıyorsun? Buradan kazandığımız paralarla."

Ocean sessizliğini bozdu. "Onu kırdığımızdan beri rahat uyuyamıyorum."

Phoebe, Ocean'a baktı. "Onu kıralı birkaç saat oldu."

Lessie kıkırdadığında ortamın gerginliği biraz azalmıştı. Calum'a baktım. "Oturur musun artık?"

Calum derin nefes verip sakinleşmeye çalıştı. Bu kadar sinirleneceğini düşünmemiştim. Karşımıza oturup konuştu. "Bana bu yaptığınızı mantıklı kılan bir açıklama yapın."

Herkes birbirine bakmaya başladı. Kimsenin verecek bir cevabı yoktu.

Phoebe, Calum'a bakıp konuştu. "O an evet demeliymişiz gibi bir andı."

Ashton kafasını salladı. "Çok eğleneceğiz."

Onlar esprili bir şekilde konuşarak ortamın yumuşamasını sağlamayı amaçlamışlardı. Calum hariç hepimiz neşeliydik. Ne yapacağımızı merak ediyordum. Böyle diziler izlediğimde hep kendimi karakterlerin içinde hissederdim. Şimdi gerçekten onlardan biri olacaktım!

Calum gözlerini devirdi. Onu ikna edebilecek bir şeye ihtiyacımız vardı.

Luke, Calum'un omzunu hafifçe ittirdi. "Onlar haklı, dostum. Kötü bir iş yapmayacağız. Hem Harold bize işi açıklayacak. Sen hemen hayır demişsin. Ne olduğunu biliyor musun?"

"Luke doğru söylüyor. Eskisi gibi lüks arabalara binmek istiyorsan bu işi yapmak zorundasın."

Calum gözlerini Ocean'dan çekip bana çevirdi. "Sen bir şey demeyecek misin?"

Gülerek konuştum. "İkimiz de biliyoruz. Evet diyeceksin."

Hepimiz Calum'a bakarken üzerindeki baskıdan kurtulmak için derin nefes verdi. "Sizden nefret ediyorum."

Bu yenilgiyi kabul ettiği anlamına geliyordu. Ashton ve Phoebe ellerini birbirine çakıp bağırmaya başladılar.

"Çok eğleneceğiz!"

Calum'un yanına gidip ona sarıldım. "Verebileceğin en iyi kararı verdin aşkım!"

Calum kollarıyla beni sararken kıkırdadı. "Onu en sonunda göreceğiz."

Next DoorWhere stories live. Discover now