dünden kalma - texting

Özel Bölüm 3

Keyifli Okumalaar :)

*
*

Rohat:

*Ses kaydı* :

Bulutların üstünden
Bıraktım ben kendimi
Sonunu düşünmeden
Duygular sarınca beni
Gizlice tuttum elini
Yüzüne baktım usulca
Gözlerin fısıldadı ah
Mutluluğu yavaşça

Aslanım az dur annene ses atıyoruz şurada aa

Reyhan: Rohat

Reyhan: Hani Robin'i uyutacaktın? Ne yapıyorsun sen orada?

Rohat:

*Ses Kaydı* :

Ya aslında benim amacım oydu. Ama bizim afacanın niyeti pismiş, şarkı söylettiriyor yarım saattir. Hayır yani sana atmama da izin vermiyor, bak bak ayağıyla karnımı deşti eşek oğlu eşek

Reyhan: Kendine küfrettiğinin farkında mısın?

Reyhan: Neyse, geliyorum ben uyuturum

"Babasının sakalına tükürdüğüm."

Robin'in kıkırdama sesi bir kez daha kulağıma dolarken ben de onunla güldüm. Anasının oğlu, babasına küfür edilmesinden hoşlanıyordu.

"Ya sen ciddi ciddi kendine küfür ediyorsun?" Reyhan da gülerek bize katıldığında kucağımda oturur pozisyona getirdiğim oğlumun gülen yüzünü gösterdim.

"Bu gülümseme için ağzıma bile sıçarım."

"Ba-ba-ba." Reyhan'ın, Çocuklar Duymasın'daki Haluk taklidinden sonra oğlumu almasına bir müddet izin vermesem de sonradan, annesi olduğu için ufak bir müsamaha gösterip uzattım kucağımdaki tombik sıpayı.

"Sen babaya şarkı mı söylettiriyorsun? Hı? Bize işkence mi ettiriyorsun sen?"

"Nankörlük etme Reyhan, az ayılıp bayılmadın sana şarkı söylememe, serenatlar yapmama."

"Dur bi' saniye, milattan önce kaçıncı yüzyıldı?" Gözlerini devirip Robin'i kucağında pışpışlamaya devam etti.

"Abartma kızım sen de, istediğin bir serenat olsun. Çıkar yaparız hemen kız." Omzuna vurduğumda sessiz kalmaya devam etti.

Reyhan, bebek odasında bir o yana bir bu yana sallanırken Robin'in kucağında ne kadar güzel durduğunu bir kez daha fark etmiştim. Bu, bu tabloya kaçıncı kez şahit oluşumdu bilmiyorum ama her seferinde yüreğime oturan nahif ağırlığı bir türlü atamıyordum.

"Rohat yapma ya," Burnumu çektiğimde, neden bu kadar uzun süre sessiz kaldığımı anlamıştı ve hafiften uykuya dalan Robin uyanmasın diye sessizce çığırtmıştı.

"Neden bunu her yaptığımda ağlıyorsun? Bu kadar duygusal değildin sen, kendine gel!"

Omuz silktim. Sanki elimdeydi anasını satayım.

"Bana ne. Robin'i çabuk uyut da gel, ne zamandır baş başa kalamıyoruz zaten. Kurudum kızım ya."

"Olmaz, çok uykum var benim."

"Uyuruz uyuruz hadi."

"Hiç öyle geçiştirme Rohat, gerçekten uyuyacağım. Bugün olmaz hem." Tek kaşımı kaldırıp sinsice baktığımda, gülmeden edemedi.

"Bakma öyle manyak herif, git hadi çocuk uyanacak."

"Ben burada kurudum diyorum sen git diyorsun. Bari bi' öpücük ver?" Gözlerini devirip yanağını uzattı.