Final ۵

3.5K 164 76
                                    

İyi okumalar :')

*

"Hadi göster bana yine yine yenileyim, ah. Bizi üzen her şeyi boşverelim."

Duyduğum şarkı sesi ve buna eşlik eden Rohat'ın sesi ile uyandım sabaha. Gözlerimi gün ışığına alıştırmaya çalışırken Rohat'ı, bornozu ile aynanın karşısında saçını tararken buldum. Aynı zamanda müziğe ayak uydurup, dans ediyor ve şarkı sözlerini söylüyordu.

Gülmeden edemedim. O kadar güzel bir görüntüydü ki. Dün gece hissettiğim o kusursuz an hissini, şu an tekrar hissetmiştim. Gel de aşık olma bu şapşal köpeğe!

"Var var sanıyorlar, aşk yolumun bir sonu var sanıyorlar." Şarkıya devam ettiğinde bildiğimi fark ettim. Hatta ilk konuşmalarımızda yer alan şarkının devam versiyonu olduğunu da fark ettim. İki ay önce çıkmıştı ve Rohat sayesinde tanışmıştım.

Bu yüzden devamını ben getirdim. "Kahrolası bir toka yangınların içine beni nasıl atabiliyor her gece."

Sesimi duyunca aynadan baktı ilk önce ve sonra elindeki tarağı indirip bana döndü. İşte yine o sırıtış! Yapma be yakışıklım, hem çok şerefsiz duruyorsun hem de aşırı cezbediyorsun beni. İnsaf!

"Günaydın seksi karım!" Söylediği şey ile kaşlarım çatılırken yanıma geldi, yatağın ucunda ayakta durdu. Elleri bornozun kuşağına gitti. Sinsice sırıtıyor, yavaşça kuşağı açacağına dair mimikler sergiliyordu.

"Yapma bak, sabah sabah sinirlendiriyorsun, içine ediyorsun güzelim sabahın!" Uyarımı hiçe saydı. Kuşağı çözmüştü, şimdi bornozun iki ucunu tuttu ve aniden açmasıyla gözümü kapatmam bir oldu.

Kulağıma dolan şen kahkahası sinirlerimi bozdu. Yumruğumu sıkmış gözümün önünde siper etmiştim. Böyle aniden yapılır mı bu hiç? Üstelik daha dün gecenin utancını unutmamışken.

Yatağın içine girdiğini hissettim. Ellerimi tuttu ve yüzümden çekti. Dudaklarımda hissettiğim dudakları ile utancım katlanıyordu fakat yine de çekilmedim, karşılık verdim.

Bir süre sonra yatağa iyice sızdı ve bedenimi kucağına çekerek dudaklarıma doğru fısıldadı. "Çıplak değildim," Gözlerimi bu sözleri ile açtım. Doğru söylüyordu, üstünde bir şey yoktu ama altında iç çamaşırı duruyordu.

"Ama sen çıplaksın." diyerek güldüğünde yerin dibine girmek istemiştim. Ama aniden gelen istekle vazgeçtim ve her ne kadar utansam da hiçbir şekilde belli etmedim. Büyük bir özgüvenle sırıttım onun gibi, dudağımı ısırarak çıplak göğsüne dokundum narince.

Şaşırmış ve afallamıştı. Gözlerinde fark ettiğim parıltıyı yakaladım, tüylerinin ürperdiğini, tenlerimizin birbirine değişinden hissettim. Üzerinde nasıl bir etkim vardı öyle, şaşırmış ve etkilenmiştim bu durumundan.

Üstümüzdeki çarşafın altından ayaklarımızı buluşturdum ve orada da etkimi devam ettirdim.

"Dün gece de öyleydik." Çok zorlandığı gözümden kaçmadı,  hoşuma gitmişti.

"Reyhan, doğrusu utangaç halin daha eğlenceliydi." Yüzüme yaklaştığında onu durdurdum ve devam ettim. Yavaşça yanağına öpücük kondurdum ve oradan boynuna ilerledim.

"Dün gece sadece çıplak değildik, çok da güzel vakit geçirdik," Boynundan çekilip gözlerinin içine baktım. Yüzümüz birbirine çok yakındı ve aynı zamanda kalbinin hızlı atışını kolumu dayadığım göğsünde çok rahat hissediyordum. "Bu, sabah da devam etmeyeceğimiz anlamına gelmiyor." Dudaklarına yumuşak ve kısa süreli bir öpücük kondurdum.

dünden kalma - textingWhere stories live. Discover now