ROOM [42]

1.3K 102 233
                                    

Çok kontrol edemeden hızlıca attım sizi yeterince beklettim zaten diye :"(

Hatalarım varsa yorumlara bırakın hemen düzelteyim kuşlarım, tabii normalde de yorum bırakın hehwjf

CİDDİYİM YORUM YAZMIYORSUNUZ İYİCE SALIYORUM BENㅜ.ㅜ

öptümmm güzelce okuyun bebekler♡

|42|

Luhan

"Luhan sana inanamıyorum. Gerçekten inanamıyorum. Bunu nasıl yaparsın bana?"

Salonun ortasında kopan büyük gürültü yüzünden çişimin yarısını bile yapamadan apar topar çıkmıştım banyodan. En son bıraktığımda yatağımızda youtubedan kareografi videoları falan izliyordu.

"Sehun, niye bağırıyorsun o kadar?" Tanrım! "Nerden buldun sen onları?!" elindeki kağıt parçalarını bulamasın diye bazamla yatağın arasına sıkıştırmak hiç iyi bir fikir değilmiş demek ki. Yine de izinsiz okuduğu0 için onu öldürecektim. Suho'yu babası yaptığım için beni önce öldürmezse şayet.

"Şu adamı bir buraya sokmadığın kalmıştı." hışımla kağıtları çekip aldığımda tek söylediği bu oldu.

"Kafamda canlanan karakterlerin hesabını vermek zorunda mıyım?"

"Evet. Abimi dünyanın en zeki profesörü ve beni de onun dünyada hayatta kalmayı başaran tek oğlu yapıyorsan vermek zorundasın. Tanrı aşkına neden dünyanın sonu geldiğinde bile peşimi bırakmıyor ki?"

Pekala. Haklı olabilirdi ama ne yapabilirdim? İki haftadır muhattap olduğum kişi sayısı ofistekiler, Sehun ve abisi olmak üzere on kişi geçmiyordu ve hayal dünyam da bundan nasibini alıyordu. Ki abisiyle neden sıkça muhattap olduğum detayına hemen değineceğim çünkü hayır düşündüğünüz gibi artık Sehun'dan gizli onunla buluşmuyorum. Sadece Sehun'la müptelası olduğumuz pizzacıda kuryeliğe başladığını öğrendiğim zamandan beri her akşam eve sipariş istiyorum o kadar. Ha bir de ara sıra sipariş gelmeden iki dakika önce tuvalete giriyor ve Sehun'u kapıya bakmak zorunda bırakıyor olabilirim ama tamamen masumane duygularla yaptığımı belirtmek isterim.

"Sehun. Yapma. Zaten biliyorsun hikayemi zar zor oturttum kafamda. Şimdi karakterlerimi nasıl değiştireyim?"

Ah size bahsetmeyi unuttum tabii. Biz bir süredir Sehun'la birlikte uyuyorduk. Evet zaten ara sıra yaptığımız bir şeydi fakat ne ara alışkanlık haline gelmişti bilmiyorum. Sanırım Kang Dae amcanın her şeyi öğrendiği günden sonra. Evet o gün olmalıydı çünkü o günden sonra hayatımızda gözle görünür derecede değişiklikler meydana gelmişti. Sehun artık çok daha rahattı. Günde en az üç dört kere arıyor, kapatırken Kang Dae amcanın selamını falan iletiyordu. Evde de bu rahatlığının tadını çıkardığına değinmeliyim ki bundan çok da şikayetçi değilim. Sadece birlikte uyuma huyunu adet edindiğimizden beri sabahları benden erken çıkması hasebiyle ister istemez uyanıyor ve işe gidene kadar tekrar uyuyamıyordum o kadar. Gerçi bir bakıma iyi olmuştu, kendimle baş başa kalıyorum. Ve bu süreci hikayemi baştan yaratmakla değerlendirmiştim. Çok memnundum. Fakat Sehun'un bu değerlendirmeden benim gibi memnun kalmayacağını tahmin ettiğimden özenle saklamıştım ancak korktuğum başıma gelmese olmazdı zaten biliyorsunuz.

"Onu değiştirmiyorsan bile beni değiştir. Onun oğlu olmak istemiyorum. İt herif bir de beni başkasına veriyor."

"Başkasına vermiyor ne biçim okumuşsun sen?"

ROOM 520 | HunhanWhere stories live. Discover now