√ 40. BÖLÜM

24K 1K 265
                                    



Keyifli okumalar....

🌹

Dünüm kimi zaman acılarla, kimi zaman sevinçlerimle doluydu. Bugünümde ise sadece mutluluklara yer vermeye çalışıyordum. Pişman olacağım adımlar atmamak için daha dikkatli davranıyordum. En önemlisi ise sevdiklerime zaman ayırmaya çalışıyordum. Onları kırmamaya çalışıyordum. Kırdığımda, gönüllerini almaya çalışıyordum. Yarının bana ne getireceğini bilemiyorum. Ben şu an da mutluyum. En güzel yarınımı, bugünüme değişmemeye çalışıyorum.

İçimde hâlâ taşıdığım sırrın ağırlığı vardı. Duhan'ın yüzüne bakarken bazen içim yanıyordu. Duman'ın onun oğlu olmadığını söylemek istiyordum ama dilimdeki yumru buna izin vermiyordu. Duhan çok iyi bir babaydı. Duman'ın gözlerinde babasına olan sevginin yansımasından anlayabiliyordum. Artık benim canavarlarımın da gözlerindeki sevgiden anlayabiliyordum. Bir çocuğa babasıyla vakit geçirmek güzel geliyordu. Duhan'ın sevgisi canavarlara iyi geliyordu.

Geçtiğimiz bir hafta benim için, canavarlar için süper ötesiydi. Her gün okula iki araba birden gidiyorduk. Canavarları iki iki bölüşüyorduk. Kimi zaman Duman'la Aydan benim arabamdayken kahkahalarım hiç kesilmiyordu. Duman çok neşeli ve çok komik bir çocuktu. Aydan ise yanlış kelimeleri söylerken bizi kahkahalara boğuyordu. Canavarların bana bakışlarında halen daha mahcubiyeti yakalıyordum. Bana bile isteye ceza vermiş olmak onları utandırıyordu. Sevdiğin bir insanı kırmanın acısını yüzlerinde görebiliyordum. Onların bu halleri benim de sakladığım sırrı yüzüme vuruyordu.

Hayatımda pek çok şey değişmişti. Davadan sonra iş yerimde Duhan'la olan ilişkim açığa çıkmıştı. İş arkadaşlarım bana biraz daha saygılı yaklaşırken, bazıları ise bana kıskançlıkla bakmaya başladı. Benim Duhan'ı nasıl tavladığım teorileri dolaşırken ben sadece gülümsemekle yetiniyordum. Devran Hanım'la bir yerde oturup kahve içmiştik. Bana olan bakışlarında bu sefer daha farklı bir ifade vardı. Sanki beni tamamen kabullenmiş gibiydi. Canavarları babaanneleri ile tanıştırdığımda canavarlar bir süre yüzüme şaşkınlıkla bakıp kıkır kıkır gülmeye başlamışlardı.

"Şimdi babamın annesi mi diyeceğiz yani?" derken Aydan çok sevimliydi.

Duman da onlardan öğrenmiş olmalı ki artık Devran Hanım'a babamın annesi diyordu.Duhan tanışmalarından memnun değilmiş gibi davransa da çocuklarının yüzündeki ifadeden annesinin güzelliğine olan hayranlıklarını görünce yüzünde bir gülümseme oluşmuştu. Canavarlar babamın annesi dedikçe sanki Duhan'da bir annesi olduğunu hatırlarmış gibi içten içe mutlu oluyordu. Aynı ben gibi. Ben de çocuklar annemin annesi dediğinde bir annem olduğunu hatırlıyordum. Hala hayatta olduğu için gülümseyebiliyordum.

Çağla'yla bir iş çıkışında görüşüp yemek yemiştik. Bir zamanlar benim en yakın arkadaşımdı, dostumdu. Aramıza mesafe girmesine artık ikimizde izin vermeyecektik. Birbirimizi gördüğümüzde yaşadığımız mutluluk, birbirimize sarıldığımızda hissettiğim çocukluğum, bazen hiç büyümemişim de hala sokaklarda koşarak kahkaha atan beni hatırlatıyordu. Çağla'ya Duhan'la hikayemi anlatmıştım. Çoğu zaman Duhan'a öfkelense de şapşal aşık olduğunu söylemişti. Çok zor zamanlar geçirmiştik ama o zamanları atlattığımız için mutluydum.

Her şey güzel gidiyordu. Canavarlar babalarına utangaç yaklaşıyorlardı ama bir arada olmaktan mutluydular. Okulda öğrendikleri şeyleri bizimle paylaşmak onların hoşuna gidiyordu. Bir aile gibi olmak güzeldi. Duman'ın yüzünde artık kıskançlık olmuyordu. Bir arada olmaktan, beraber bir şey yapmaktan mutluydu.

Bazı geceler Duhan kızlarına masal okurken, ben Duman'la İlkay'a masal okuyordum. Bazı geceler ise tam tersi oluyordu.

Duhan'la yemekleri beraber hazırlıyorduk. Bazen biz okuldan gelmeden Başak bizim için bir şeyler hazırlıyordu. Başak'ın bizimle olması canavarlarımın güvende olduğunu hissettiriyordu bana. Evimizin arkasında bir arazi vardı ve bu arazi için her gün bir fidan dikmeye başlamıştık. O araziye beş tane küçük kulübe yapılmıştı. Bir tanesinde artık bizimle yaşayan Emily ve Joseph kalıyordu. Duhan bizim güvenliğimizden sorumlu bir çift bulmuştu. İlk başta saçma bulmuştum ama her sabah yaptıkları antrenmanlarla bizi gerçekten koruyabileceklerini anlıyordum.

Minik Kalpler Senfonisi  •TAMAMLANDI•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin