√ 16.BÖLÜM |Part 1|

46.1K 2K 87
                                    


Yeni bölüm geldi..

°Hırpaladın, sol yanımı°

Şarkıyı bölüm başında açınız.

**

Bazen sadece gözlerinde hissedersin yaşananları. Bazen sadece gözlerinle konuşursun. Söylenecek çok söz vardır ama bazen söyleyemezsin, ağzını bile açamazsın. Sesin çıkmaz. Dilin tutulur kalır. Hem kendine küfür edersin, hem de hayata bu kadar acımasız diye. Yaşananlar insanlara ağır gelir. Ama şimdi yaşamadığım bir olay bana çok çok ağır geliyor. O gözlerideki acıyı yok sayarak iyi ki mi demeliyim? Yoksa yaşananları gözler önüne serip, bir nebze de olsa o gözlerdeki yangına yardım mı etmeliyim? İşte tam da bu yüzden avukat oldum ben; bir insanın gözlerindeki yangını hissederek, görerek acı çektirenlerin küle dönmesini sağlamak için.

"Bak Fatma ben sana yardım etmek istiyorum. Belki sen yardımımı istemeyebilirsin senin tercihindir ama bazen yaşadığımız şeyler sadece bizi etkilemez. Bizi üzmez, kırmaz. Etrafına bir bak! Senin için endişelenen bir ailen var. Senin tek damla gözyaşın için dünyayı yakacak bir ailen var. Bu yaşanılanlarda sadece sen üzgün değilsin. Her gece tek sen gözyaşı dökmüyorsulen de çaresiz, ailen de üzgün. O yüzden şimdi yardımımı kabul ediyor musun?"

Yaralı bir kadını en çok yaralı kadınlar anlar ama bazen de biz bile birbirimizi anlayamayız. Acılarımız taze olsun olmasın, hâlâ ilk gün ki gibi yüreğimizi dağlar.

Bazen de bizi en çok parçalara ayıran ailemizi kırıyor oluşumuzdur. Onların parçalanmasını izlemektense senden kalan çürük kalple onların yaralarını iyileştirmeye kalkarız. Karşımda ki yaralı kadın ise ailesi için gözü kapalı ölüme gider. Bu yüzdendir aile deyince gözlerinin parlaması.

Bir damla göz yaşı firar ederken küçük kalpli kadın bana çoktan çürük kalbini feda ettiğini hıçkırıklara boğulurken gösterdi.

"Tamam, kabul ediyorum. " titrek çıkan sesiyle nefes alıp verdi.

"Pekala, ozaman bana en baştan olayları anlatmanı istiyorum. Hiçbir şey atlamadan, tek tek anlat lütfen. Anlat ki sana yardım edebileyim. Kimse görmüyor olabilir ama ben senin gözlerindeki yangını görüyorum Fatma. Yaşananlar çok ağır. Öyle geçiştirilebilecek ufak tefek aşk acısı da değil. Gerçi aşk ufak tefek de bir şey değil." cümlenin başında hafif heyecanlı olan sesim sonlara doğru kısık, hüzünlü ve yaşanmışlık dolu idi.

"Haklısın, hiç ufak tefek değil. Böyle ne acı çekmeni umursuyor, ne kalbini çürütmeyi. Adı üstünde aşk."

"Bana göre bir nevi küçük ölüm." aramızdaki yaş farkının az olması da bu acı sohbeti koyulaştırdı.

"Üniversitenin ilk günü çok özeldi benim için. Yeni arkadaşların hayali, yeni ortamlar, belki de bir sevgilim bile olur diye düşünüyordum. Ozamanlar tabii gençlik heyecanı, yeni bir arkadaş edindim. Adı Şirin. Benim aksime çok tatlı bir kızdı. Ailesinin durumu iyi diye pek yaklaşmıyordum ama bir baktım o gün boyunca çok iyi arkadaş olduk. Bir süre böyle devam etti. Sonra De-Deniz ile tanıştım. Gözlerinde kaybolduğumu düşünmüştüm ilk. Ama ben kim? Deniz Kaya kim değil mi? Ben de sadece arkadaşız gibi davrandım. Bir süre böyle geçti arkadaşlarımla beraber çok fazla aynı ortamda bulundum. Hayatımın en özel anlarından biri daha oldu o gün. Benden hoşlandığını söyledi Deniz. Uzun zamandır gülüşünde kayboldum Fatoş, bana yardım et demişti. Ben de inandım. Saf gibi.... Gözlerim mutluluktan parlardı. Yani annem öyle söylerdi... Sevgili olduk.... Okulda hep beraberdik. Onunla olduğum her gün çok daha mutlu olduğumu hissederdim. Bi-bir gün.... Birlikte olmayı teklif etti. Kabul etmedim. Emin olamamıştım sevgisinden ama yine de ben seviyorum diye yanındaydım. Ayrıldık... Okula gidip geliyordum ama sırf ailem etkilenmesin diye. Bir gece evin önüne geldi, özledim dedi dayanamadım. Her zaman gittiğimiz bir uçurum kenarı vardı oraya gittik. Sevgisini kanıtlamak için gitmişiz meğer. Uyuşturucu kullanmış salak. Her şeyin mahvolduğu gece işte o gece. "

Minik Kalpler Senfonisi  •TAMAMLANDI•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin