Çınar Koleji

20: Sana hayranım.

Zırr zırrr zııırr...

Alarm 4 kez ertelemeden sonra tekrar çalınca oflayıp yataktan kalktım.

Banyoda rutin işlerimi halledip okul formalarımı giydim ve kahvaltı yapmadan evden çıktım.

15 dakika sonra okula geldiğimde zilin çoktan çalmış olduğunu farkettim. Bahçede kimse yoktu. Hızlı adımlarla sınıfa ilerlerken birinin kolumdan tutup beni bir köşeğe çekmesiyle acıyla yüzümü buruşturarak kolumu tuttum.

"Noldu?"

Emir şaşkın gözlerle bana bakarken elini yavaşca koluma götürdü.

"İyi misin Kumsal?"

Başımı sallayıp bir adım geri çekildim.

"İyiyim"

"Koluna n'oldu?!"

"Önemli bir şey değil ya"

Kaşlarını çatıp gözlerimin içine baktı.

"Koluna n'oldu dedim Kumsal?!"

Sert çıkan ses tonundan rahatsız olurken derin bir nefes alıp olayı kısa bir şekilde anlattım.

"İşte böyle" diye bitirdiğimde belimden tutup kendine çekti ve sıkıca sarıldı.

Açıkcası bu haraketi yapmasını beklemiyordum. Bu yüzden yüzümde şaşkın bir ifade vardı.

Her ne kadar güçlü kolları arasında huzurlu hissetsemde toparlanıp özüme dönmem gerektiğini farkettim.

Hızla geri çekilip yüzümde ki şaşkın ifadeyi sildim.

"Ne yapıyorsun be pis yamyam?!"

Evet, an itibariyle özüme dönmüştüm..

Emir sırıtıp "Benzetmelerine hayranım prenses" dedi ve eğilip devam etti "Gülüşüne de, utandığında kızaran yanaklarına da, güzel güzel bakan gözlerine de, sinirlendiğinde çattığın kaşlarına da.. ben, sana hayranım"

Yanaklarım bir anda kızarmıştı. Yüzümü eğip ağızımda bir şeyler geveledim.

"Iıı.. şey. Zil çaldı. Ne yapsak biz? Sınıfa mı girsek? Sınıfa girelim bence."

Önden ben arkamdan Emir sınıfa girdiğimizde tikican kızlar aralarında konuşmaya başlamışlardı. Kaşlarımı çatıp etrafa ne bakıyorsunuz be sümsükler?! bakışları atıp yerime oturdum. Allah'tan Ege uyuyordu, malum Emir'le araları pek iyi değil..

Ve sanırım okula yeni hoca gelmişti.. çünkü bu hocayı daha önce hiç görmemiştim.

"Bir tek sizlerle tanışmadık galiba... Ben Feride"

Kızıl saçlı, kırmızı rujlu ve balık etli hoca gözlüklerinin üstünden bizi süzerken ayağa kalkmamızı işaret etti.
Oflayıp ayağa kalktım.

"Evet adlarınız nedir?"

"Kumsal" deyip yerime oturdum. Ah sabah sabah hiç çekilmiyorsun Ferideciğim..

Hoca kaşlarını çatıp bana baktıktan sonra Emir'e döndü
Emir hiç ayağa kalkma zahmetinde bulunmayarak adını söylediğinde hoca kaşlarını bir kez daha çatıp masasına oturdu.

40 dakika hocanın bize imalı bakışlarıyla geçmişti..

Tenefüs zilinin çalmasıyla herkes ayaklanırken esneyip Ege'ye baktım. Hala uyuyordu. Sanırım dün gece uyuyamamıştı.

Ellerimi saçlarına götürüp oynarken kımıldandı ve gülümseyip gözlerini açtı.

"Günaydın sarışınım"

Esneyip kafasını masadan kaldırırken birden kaşlarını çatıp bana döndü.

"Kolun iyi mi?"

Gülümseyip başımı salladım. "İyi Ege. Merak etme"

O da gülümseyip yerinden kalktı ve elini uzatıp "Kantine gidelim hadi" dedi.

Kıkırdayıp uzattığı elini tuttum ve ayağa kalktım.

Sınıftan çıkacakken gözlerim bir anda Emir'le buluştu. Sinirli bakışları her zamanki gibi üstündeydi.

Omuz silkip önüme döndüm ve sınıftan çıkıp kantine ilerledim.

....

Kantinden bir çikolatalı süt alıp bir masaya oturduk. Ege yorgun  ve kızarmış bakışlarıyla bana bakarken aklımdaki soruyu pat diye sordum.

"Ege, dün gece uyumadın mı?"

Bir süre bana baktıktan sonra sertçe yutkundu.

"Uyumadım."

"Neden, yoksa sizin evde de mi odanı basan zombi sürüsü vardı? "

Dalga geçtiğime bakmayın, aslında kıvırcık oğlanı çok severim ben. Odama izinsiz girmezse tabii..

Güldü. "Aklımda biri vardı. Diyelim"

Tek kaşım havaya kalkarken "Aklında biri mi vardı? Kim vardı?" Diye sordum.

Sırıtıp cevap verecekken Emir'in olay yerine yani masamıza sandalye çekmesiyle sırıtmasının yerini sinirli bir ifade aldı.

"Ne kaynatıyorsunuz yine çifte kumrular?"

Hepimiz Baran'a gözlerimizi devirirken Emir kafasına vurup öldürücü bir bakış attı. Baran'ın yerine ben korkarken Baran hızla arkama geçip ellerini yukarı kaldırdı.

"Koru beni çaki!"

Kıkırdayıp bu seferde kafasına ben vurdum. Eli kafasında yanıma otururken Petek'in Baran'ı sandalyeden itip yere düşürmesiyle ufak bir kahkaha attım.

Ben yere düşmüş Baran'la dalga geçerken yanımıza X kişisi geldi. Ah, tamam Mete geldi işte.

Mete bir danla biliç edasıyla "Been geldiim" diyerek yanımıza otururken hızla kaşlarımı çatıp "Iyy, yapmacık şey" diye mırıldandım.

Sanırım bu mırıldanmamı Emir duymuştu. Bana bakıp küçük bir kahkaha attı ve tekrar Ege'ye döndü.

Ege ona sinirle bakarken soğuk bir ses tonuyla "Hayırdır?" Dedi.

Ege'nin aksine Emir gayet sakindi.

"Diğer ders boş, biz de yanınıza geldik. Kötü mü ettik kardeşim?" 
Tüm gözler ikisi arasında gelip giderken Ege öfkeyle nefes aldı.

"Kötü ettiniz kardeşim. Hadi bas git"

Emir'in sakin ifadesi sinirli bir hal almaya başlamıştı.

Yüzüme zor durumdayım, ama gülüyorum surat ifademi takınıp ayağa kalktım.

"Iı.. diğer ders boşsa neden bahçeye çıkıp sessiz sinema oynamıyoruz?"

Akıllıyım lan aslında.

Petek ve Baran bu teklifimi hemen kabul ederken, Ege ve Emir'i ikna etmek zordu. Ama sonuç olarak şuan hep beraber bahçeye çıkıyorduk. Doğru, hep beraber dedim çünkü Mete'de bizimle geliyordu..

Bölüm Sonu**

Okullar açıldı ne hissediyorsunuz? Bana soracak olursanız.. internetten en acısız ölüm yollarına bakmaya şimdiden başladım diyebilirim sözmsmaö. Her neyse, umarım yeni eğitim döneminiz harika geçer.. Sizlerii seviyorumm 🖤