Çınar Koleji

16: Bir Elamet Geliyor Vuu

Kafama yediğim yastıkla gözlerimi araladım. Asla ama asla normal uyandırılmıyordum.

"Kumsal, kalk hadi kız!"

Homurdanarak yanımda duran yastığa sarıldım.

"Anne sen terlikten yastığa mı geçiş yaptın ya?"

"Çabuk kalk hazırlan, okula geç kaldın... ah ben seni yaparken nerede hata yaptım."

Annemin odadan çıkışıyla bir panda misali yatakta yuvarlanmaya başladım. Bu yuvarlanma telefonuma mesaj gelene kadar sürdü. Komidinin üzerinde duran telefonu alıp gelen mesaja baktım.

KİMDEN : EGE'M

Neredesin sarışınım? Birazdan ders başlayacak.

Bakışlarımı saate çevirdim.

OH MAY GÖZ!!

Geç kaldım, 15 dakika geç kaldım!!

Hızla okul formalarımı giyip çantamı aldım ve dışarı çıktım.

Söylenerek okula gidiyordum. Neden hep alarmı kurmayı unutuyorum ki? Neden hep geç kalıyorum? Ya da neden yatağım bu kadar rahat? Neden günlerce uyumak istiyorum mesela?
..

*****

Yaklaşık 10 dakikada okula gelmiştim. Bahçeye girdiğimde durup derin bir nefes aldıktan sonra sınıfa koşmaya başladım. Sınıf kapısının önüne geldiğimde hızımı durduramayıp ''BİR ELAMET GELİYOR VUU'' diyerek içeri daldım.

Hoca dahil tüm sınıf bezmiş gözlerle bana bakarken hiçbir şey olmamış gibi yerime geçtim. Sınıf bakışlarını üzerimden çekerken Ege'ye döndüm. 

''Yoklama alındı mı ya?''

Sırıttı, ''Alınmadı da, şey diyorum bundan sonra sana bayan uçan tekme mi desem? son kapı bükücü mü?'' 

E haklıydı tabii çocuk. Kendimi sürekli kapılarla bütünleşirken buluyordum. 

Yavaşca omuzuna vurup sırıttığımda önüme dönüp bir şeyler anlatmaya çalışan hocayı dinledim. 

******

Zil çalınca masadan beynimi toplayıp ayağa kalktım. Ayda bir kere ders dinlerdim ve şuandan itibaren 0'a indiriyorum.

Kantine inecekken birinin kolumdan tutup çekmesiyle kendimi boş bir merdivende buldum. Hızla mikrop alarmı surat ifademi takınıp geri çekildim. 

''Ne istiyorsun Mete? Bak seninle uğraşmayayım diyorum. Olay çıkmasın diyorum, ama sen ne yapıyorsun? beni sürekli olaylara sürüklüyorsun! Artık bir rahat bırak beni. Sürekli karşıma çıkıyorsun. Artık yeter-''

Mete'nin konuşmasıyla sözüm bölünmüştü.

''Sus gözünü seveyim sus!''

Kafamı bu ne samimiyet? dercesine salladım. 

Mete beni umursamadan kolumu sıktı ve ''Emir ve sen.. yani siz... sevgili misiniz?'' dedi. Bu dediğine tükürüklü anırdım. Yani tamam. Emir yakışıklıydı, şu sıralar bana iyi de dav- uf.. ne diyorum ben ya?

''1 dakika. Yoksa.. sen Emir'e mi aşıksın? gay mısın sen lan?!'' diye bağırdım birden. Mete panikle elini ağzıma götürdü. ''Ne diyorsun Kumsal?!''

Elini ağızımdan çekip yüzüne yaklaştım. ''Diyorum ki. İki yüzün var ama bir beynin yok'' yüzüne biraz daha yaklaşıp tükürdüm. Ah tamam, suratına salyalarımı akıttım. 

*****

Mete'ye salya akıtmanın verdiği mutlulukla kantine ilerlerken son anda sırayı görüp girmekten vazgeçtim. 

''Sadece bir süt alacaktım oğlum? Bu ne sıra!'' 

Yüzümü buruşturup geri dönecekken Emir elinde çikolatalı sütle karşıma çıktı. 

''Al bakalım uyuyan güzel''

Önce ona sonra elinde ki süte baktıktan sonra sütü alıp ''Seni seviyorum'' diye mırıldandım. 

''Biliyorum çok yakışıklı ve kaslı biriyim. Ama sence de bu biraz hızlı olmadı mı?'' dedi Emir elini ensesine götürerek. 

Elimdeki sütü sallayıp ''Sana değil, bu fıstığa söylüyorum Emir!'' dedim ve dil çıkarıp sınıfa ilerledim.

*****

Okul her zaman ki gibi klasik bir şekilde bitmişti. Çantamı alıp Ege'yle birlikte sınıftan çıkacakken Emir'in sesiyle durdum..

''Hey.. bugün size atacağım mesajda ki yere gelin. Şu projeyi halledelim"

Ege Emir'i umursamadan kolumu tuttu. "Gidelim"

Başımla onu onaylarken Emir'e döndüm. Bir Emir klasiğini gerçekleştirip göz kırptı ve sınıftan çıktı..
...

~ Bölüm sonuu 💝
.
.
.

~ Bölümü nasıl buldunuz*