Belki

96 15 1
                                    

Sabah uyandığımda hala koltukta oturuyordum. Nasıl olmuştu bilmiyorum ama Asu da kucağımdaydı ve hala bana sarılıyordu. Uyandığında kendini bu halde bulursa hoşuna gitmezdi bu yüzden onu koltuğa yatırıp banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra tekrar içeri geldim. Masanın üzerindeki not dikkatimi çekti. Alıp okudum. "Eve geldiğimde Asu ile uyuyordunuz, sanırım artık doğru olanı yapıyorsun. İş yerinden senin için izin aldım. Asu'nun bu kadar çok içmesine neden olduysan kendini affettirmeden gözüme gözükme. Bu arada bu bahaneyle Aslı'nın evinde uyudum. Asu sık sık bizde kalabilir. " Tibetin yazdığı bu nota sesli gülerken Asu'nun yattığı yerde kıpırdandığını fark ettim. Uyurken bu kadar masum görünen birinin beni maşa olarak kullandığını bilmek üzücüydü. Halbu ki o da bana karşı aynı şeyleri hissetseydi birlikte çok iyi olabilirdik.

Yiyecek bir şeyler almak için markete gittim. Geldiğimde Asu uyanmıştı. Beni görür görmez kaçmaya çalıştı ama izin vermedim. Ağzını açmıştı ki ondan önce konuşarak onu susturdum. "Hiçbir şey söylemek zorunda değilsin."

Birlikte bir şeyler yedikten sonra kahvelerimizi alıp çatıya çıktık. "Dün gece neden o kadar içtin?"

"Anlatmak zorunda değilim."

"Ben de seni zorlayacak değilim zaten. Sadece senin için endişelendim."

"Gerçekten endişelendin mi?"

"Evet."

"Mervelere gitmiştim. Gece onda kalacaktım. O da erkek arkadaşından ayrılmıştı. Morali bozuktu. Bara gitmek istedi ben de o istedi diye gittim. Aslında çok içmemiştim sadece bünyem alışık değil diye böyle oldum."

"Hayallerin hakkında söylediklerim için özür dilerim. Dün gece seni aramaktaki amacımda buydu zaten. Ben sadece sinirlenmiştim ne dediğimi bilmiyordum."

“Boş ver. Ben unuttum çoktan. Ama o gün söylediklerimde hala kararlıyım Cihat. Sana hiçbir şeyi unutturamam. Ve en ufak bir şeyde benden şüphelenmeni ya da beni incitmeni de kabul edemem. Arkadaşlığımızı bitirelim.”

“O zaman arkadaş olarak son bir kez buluşalım. Pazar günü olur mu?”

“Peki olur.” Dedikten sonra onu durağa bıraktım. İçimde kocaman bir boşluk vardı.

Akşam olduğunda Atakan ve ben oturuyorduk. Tibet hala gelmemişti. Dükkâna acilen bitmesi gereken bir iş gelmişti muhtemelen. Ben Asu’yu düşünürken Atakan durduk yere “Merve nasıl kız?” diye sordu.

“Bilmem, pek görüşmedik. Ama benim kanım kaynamadı.”

“Neden öyle dedin ki bence fena biri değil.” Diyerek onu savununca kuşkulandım. Acaba dün gece Atakan ona yardım ederken aralarında bir şey mi geçmişti? “Hoşlandın mı ondan?”

Bir anda kendini savunmaya başladı. “Ne alakası var. Sadece bana sıcak biri gibi geldi. Sen kanım kaynamadı deyince merak ettim neden böyle düşündüğünü.” Bu sırada kapı açıldı ve Tibet girdi içeri. Baya yorgun gözüküyordu. Üstü başı da pisti. “Gel gel muhabbet var.”

“Yorgunum. Asu’yla arandakileri çözdün mü onu söyle. Banyo yapıp yatacağım.”

“Benimle konuşmak istemediğini söyledi.” Deyince Atakan üzerime atladı. “Göt! Neden Asu ile aranı bozuyorsun şimdi ben Merve’yi bir daha nerede bulacağım. Merve’yle aramı yapsın da sonra isterseniz hiç konuşmayın.” Azgın boğanın çiftleşme zamanı gelmişti belli ki. Pislik herife bak! Koyun can derdinde kasap et derdinde. Onu üzerimden attım. “Asla olmaz. Eğer sen Merve’yi üzersen Asu bir daha hiç bakmaz yüzüme.”

“Bir kendine mi Müslümansın lan! Merve’yi de bana yapsanız ne olur? Zaten Tibet de sürekli Aslı’nın peşinde. Ben tek kaldım.”

“Hayatta olmaz.” Biz böyle didişirken Tibet “Birbirinizi yersiniz inşallah!” deyip gitti. Yarım saat sonra geri geldiğinde banyo yapmıştı. “Yiyecek bir şey var mı?” diye sorduğunda dayanamayıp “Götüm var.” deyince Tekmeyi koyup koltuktan itti beni. “Ne meraklısın yedirmeye.”

“Yiyen sen ol yeter ki yavrum.” Diyerek dalga geçince neden bu kadar neşeli olduğumu sordu. Aslında değildim. Asu gitmişti ve ben onu özlüyordum. Üstelik önümüzde belirsiz bir gelecek vardı. Belirsizlik beni korkutuyordu. Ne için önlem alacağımı bilmiyordum. Asu ellerimden kayıyordu. “Asu ile aranız kötü değil mi?”

“Öyle ama bir yolunu bulurum. Yine iyi oluruz.” Belki birlikte belki ayrı ayrı…

Gökyüzü DüşüyorWhere stories live. Discover now