Bölüm 53

2.9K 99 35
                                    


Multimedya : 

Naz Ölçal- Tek Nefes



53. Bölüm


Gecenin karanlık sessizliğini yaran acı çığlıklara eşlik eden metalin toprak zemine sürtünme sesi bu huzur dolu ortamın bozulmasına neden olmuştu. Son sürat ilerleyen lüks araç taklalar atarken Masal açılan hava yastığından dolayı nefes almakta zorlanıyordu. Belki de korkudan nefes alamıyordu karar veremiyordu.

Masal'a göre saatlerce süren ama aslında saniyeleri barındıran bu kazanın sonucunda araç ters dönmüş bir şekilde yolun kenarına savrulmuştu. Kısa bir baygınlık geçiren Masal gözlerini ağrıyla açmıştı. Emniyet kemeri sayesinde önemli bir yara almadığını tahmin ediyordu. Ters bir şekilde dururken gözleri korkuyla etrafı arşınlamaya başlamıştı. Saçları tüm görüşünü kapatırken yanında onun olmadığını vücudu biliyordu. Kalbi korkuyla kasılırken cılız sesiyle "Çağrı..." diye inledi. O kemerini takmamıştı. İçinden Allah'a dua ederken dışarıdan gelen seslerle korkuyla başını sesin geldiği yöne çevirdi. Acıyla kavrulan bakışlarının arasına umut ışığı vurmuştu. Şimdi onları kurtaracaklardı.

Metalin metale sürtünen uğursuz sesi Masal'ın tüylerinin diken diken olmasına neden olmuştu. İçinde onu huzursuz eden bir şeyler vardı. Evet, ilk başta dışarıdan gelen sesle umutlansa da bu uzun sürmemişti. İçinden bir ses "Kaç hemen buradan!" diye bağırıyordu.

Kapı zorlanarak az da olsa aralandığında bakışlarını kapıya çevirdi. Karanlık yüzünden yüzlerini seçemiyordu ama iri kalıplı iki beden kapıyı daha çok açmak için zorluyordu. "Yardım edin..." diye fısıldadığından ağzından da bir hıçkırık kopmuştu. Bu yalvarışının o bedenlerde gösterdiği etkiyle onlardan kaçmaya çalıştı. Ona iğrenç bir şekilde kahkaha atmışlardı.

"Tabi sana yardım edeceğiz güzelim... Seni bu cehennemden çıkarıp daha kötüsüne götürerek yardımın en büyüğünü yapacağız!"

Kulaklarına dolan sözcüklerle amaçsızca debelenmeye çalıştı. Lanet olsun ki arabada sıkışmıştı. Sağ bacağını ise oynatamıyordu bile. Emniyet kemeri de sıkışmıştı. Bu amaçsızca debelenmesinin ona hiçbir faydası olmayacaktı. Üstelik Çağrı'dan herhangi bir ses yoktu. Yoksa bu adamlar ona bir zarar mı vermişti?

Tabi bu kazadan sağ kurtulabildiyse...

İçindeki bu sese kulaklarını sonsuza kadar kapatmak istiyordu. Böyle bir şey mümkün olamazdı. Çağrı onu bırakıp asla gitmezdi. Masal'ını bırakamazdı o. Hem bırakmayacağına dair söz vermişti. Çağrı bu sözünü tutardı. Onu kalpsiz bırakmazdı. Masal bunu adı kadar iyi biliyordu.

Masal düşüncelerine dalmış bir şekilde sessiz sessiz ağlarken iki beden az da olsa zorlanarak kapıyı açmışlardı. İri bir kolun omzundan kavramasıyla Masal güçsüz bir şekilde çığlık attı. Karşısındaki beden ise onun çığlıklarına karşı kıkırdıyordu. Üstelik iğrenç nefesi yüzüne vuruyordu. Masal'ın midesi bulanmıştı bu iğrençlikle.

Emniyet kemerinin baskısından kurtulduktan sonra bir an boşluğa düşer gibi olsa da omzuna dolanan kol sayesinde düşmekten kurtulmuştu. Adam hiç sağlıklı olmayan bir şekilde onu sürüklercesine arabadan çıkarmaya çalışıyordu. Onun her çekişinde Masal bacağına saplanan sancıyla çığlık atıyordu. Salak adam ayağının sıkışmasına aldırmadan onu sürekli çekiştirip duruyordu. En sonunda sertçe çekmesiyle bacağı sıkıştığı yerden kurtulmuştu ama acısı Masal'ın bayılmasına neden olmuştu. Masal'ın bilinci sonsuz karanlığa kucak açarken adam onu arabadan çıkarıp kucağına almıştı.

BAY EGO YIĞINIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin