Boynuma eğildiğinde bağırmaya başladım. Kimse sesimi duymuyordu. Kimse yardıma gelmeyecekti, ölecektim. Saniyeler sonra boynumda bir acı hissettim. Gözlerimi zorla sol tarafıma çevirdiğimde boynumdan usul usul akan sıcacık kanı fark ettim. Üşüyen boynuma akan kanlar geçtiği yeri ısıtıyor oradan beyaz elbisemin göğüs kısmına damlıyordu. Ayaklarım beni taşıyamayacak duruma geldiğinde aynı zamanlı gözlerimde kararmıştı. Son hatırladığım boşluğa doğru süzüldüğümdü.

Gözlerimi zorla açtığımda başımdaki ve boynumdaki ağrı hemen kendini belli etmişti. Ne olmuştu bana? Bir yerde yatıyordum ve yattığım zemin yumuşacıktı.

Neredeyim ben diyerek olduğum yerde kalkmaya çalışmamla başımın ağrısıyla birlikte geriye düşmem bir olmuştu.Yanımda Nick'i gördüğümde olduğum yerde geriye gitmeye çalıştım. Korkuyordum.

''Ne oldu bana,Tyler nerede,neden buradayım?''diye ardı ardına konuştum.

''Merak etme güvendesin. Sana gitmen gerektiğini söylemiştim''dediğinde zorlukla yutkunmaya çalıştım.

''Ben... ben üzgünüm buradan gitmeliyim.''diye bir şeyler geveleyip tekrar kalkmaya çalıştım.

''Artık çok geç üzgünüm.''diyerek karşımda parmaklarıyla oynamaya başladı.

''Ne demek geç?''

Nick sözümü kesip konuşmaya başladı ''Dün ısırıldın ve artık geri dönüşü yok.''

''Ne ısırılması? Köpek falan mısınız siz arkadaşım? Psikopat mısınız? Ellerimi saçlarımın arasından geçirdim. Tyler dün beni ısırmış mıydı? Bu nasıl bir iğrençlikti?

''Senin köpek diyerek gülümsedi.'' Hala nasıl gülümseyebilidi?

''Terbiyesiz.'' Şu durumda bile karşımdaki şahsiyete kafa tutuyordum ya kendimi tebrik ettim.

''Ne olmş yani ha kurt ha köpek ne fark eder. Aynı aileden değil misiniz?'' Şuradan kalkıp ağzının üzerine bir yumruk indirmek istesem de bunu yapamayacağımı bildiğim için bu düşünceden hemen vazgeçtim.

''Siz ne içiyorsunuz da kafanız bu kadar güzel? Hayır benimle de paylaşın çünkü ne yaşadığınızı gerçekten anlamıyorum.''

''Genelde kan içeriz.'' Hala dalga geçiyordu.

''Komiksin. Bırak beni gideyim artık.'' Zorla ayağa kalktığımda Nick'le aramızda en fazla bir adımlık mesafe vardı.

''Angel önce sakin ol. Her şeyi anlatacağım.Üzgünüm bir yere gidemezsin. Önce beni dinlemen ve anlattıklarımı kabullenmen lazım.''

Pes ederek kalktığımyatağa tekrar oturdum''İyi de neden ben? Ne istiyorsunuz benden?''

''Sessiz olursan anlayacaksın. Sen bir köken kurtsun.Yani ilk olan kurtların kanındansın.Evet başka kurtlardan var ama onları senin aileden kişiler dönüştürdüğü için senin kadar güçlü değiller.Tek köken kurt sen kaldın. Büyük büyük dedelerinden ilk kurtu ilk köken vampir olan Tomy öldürmüştü. Ama ilk kurdun soyundan gelen biri daha vardı.Tomy bunu akıl edememişti.Bu kan babana geçmedi. Ama tek çocuğu sensin ve bu kan sende var.''

''Madem kurttum neden hiç fark etmedim?'' Madem oyun oynayacaktı bende katılırdım.

''Çünkü kimseyi öldürmedin. Dinle. Tyler,Tomy'nin soyundan yani o da bir köken vampir.O seni ısırınca melez olacaktın ve kurtlar biz vampirlere saldıramayacaktı. Çünkü vampirlerin elinde hem kurt gibi davranabilen hem de vampir olan biri olacaktı.Yani sen. Ama birini öldürmediğin için kurda dönüşmemişsin. Ayrıca vampirler daha da güçlenip kurtların soyunu tüketeceklerdi.''

''Ama bunlar biraz şey gibi.'' Yutkunmaya çalıştığımda başaramamıştım. Bir kaç kez öksürdüm ''Şey kusura bakma ama ben susadım sanırım.''dediğimde gülümseyip kafa salladı.

''Evet kana ihtiyacın var.''

''Kan? Kurt olduğumu söylemiştin.'' Bir söylediği bir söylediğini tutmuyordu

'' Sen beni dinlemiyor musun kızım? Sinirlenmişti. Kendini sıkarak sakinleşmeye çalıştı.''Tyler'ın seni ısırdığını söyledim ya. Üzgünüm ama artık vampirsin kan içmek zorundasın.''

''İğrenç.''Bu gerçekten iğrençti.

''Getirince gör.''diyerek odadan çıktı. Gerçekten kan mı getirecekti? Kafamda resmen çanlar çalıyordu ve kendimi iyi hissetmiyordum.

Nick elinde gerçekten bir torba kanla geldiğinde odaya bir koku yayılmıştı. Bunu nereden bulmuştu Ne kadar güzel kokuyordu, kan hep böyle mi kokardı? Kafamda kendime hayali bir tokat atarak kendimi toparlamaya çalıştım.Ne kadar kendime engel olmak istesemde gözlerimi torbadan ayıramıyordum

İğrenerek Nick'in uzattığı kan torbasını açtım. Adeta gözlerim dönmüştü ne yaptığımı bilmeden torbanın ucundaki atığım kısmı ağzıma götürdüm.Kanın tadı nasıl bu kadar güzel olabilirdi? Bir torbayı saniyeler içinde tükenmiştim. Beynim hayır dur saçmalıyorsun desede kendime engel olamıyordum.

Dişlerim acıyordu. Nick'in eline ne zaman aldığını bilmediğim aynaya bakmamla elimdeki torbayı düşürmem bir oldu. Bu ben olamazdım.Gözlerim kıpkırmızıydı aynı Tyler'ın beni ısırmadan önceki haline dönmüştüm.Söyledikleri doğru muydu? Gerçekten sadece filmlerde gördüğüm, kitaplarda okuduğum yaratıklardan birine mi dönüşmüştüm?

''Tyler nerede, o pislik nerede? Bulunca onu kendi ellerimle öldüreceğim!'' Aniden yükselen sesim Nick'i biraz şaşırtmıştı.Onu öldürecektim. Beni bu hale getirdiği için gerçekten bunu yapacaktım ama önce beni eski halime getirecekti.

''Ben onu öldüremeyeceğim için boynunu kırıp bayılttım. Sonra seni buraya kaçırdım. Burayı senden ve benden başka kimse bilmiyor. Şu an sadece vampirsin. Birini öldürürsen içindeki kurt kanı hareketlenecek ve o zaman kurt olacaksın. Vampir kanıyla birleşince de melez. Yani kimseyi öldürmeyi aklından bile geçirme.''

''Peki, öldürmezsem bana ne olacak? Ne zaman eski halime döneceğim? '' dediğimde başını iki yana salladı.

'' Öncelikle artık eski halin yok. Sen bir vampirsin ve bunu kabullenmek zorundasın. Ayrıca vampirken birini öldürmemen imkansız, kendine hakim olamazsan ve öldürürsen-''dediğinde sözünü kestim.

Eski halime gerçekten dönemeyecek miydim? Hep böylemi yaşamak zorundaydım? Gerçi yaşayabilecek miydim ki?''

Ya bunu başarabilirsem?'' Israrla sormaya devam ettim.

''İnan bunu bende çok isterim. Başarırsan kurt kanı hiç devreye girmeyecek ve vampir olarak kalacaksın. Melez olmandansa vampir olman inan en iyisi.''

Aklıma aniden gelen soruyla gözlerimi Nick'e diktim.''Melez olmamam senin için neden bu kadar önemli, neden sende melez olmamı istemiyorsun? Sadece vampir olarak kalmama istiyorsun çünkü? Anlatacak mısın?'' Gözlerimi kıstığımda bakışları yine yere indi.Bir anda konuyu ona nasıl getirmiştim ben bile şaşırdım. Gerçi bunu bilmem lazımdı. Ona güvenmemi sağlamalıydı. 

KIRIK BEYAZWhere stories live. Discover now