3.Bölüm

43.2K 1.9K 620
                                    

    Sabahın erken saatleri olmasına rağmen kasabanın havası sıcak ve boğucuydu. Arabanın camları açık olsa da  ellerim terlemeye başlamıştı. İlk gün olduğu için babam beni okula bırakacağını söylediğinde ne kadar ısrar etsem de beni dinlememişti. Tek dileğim beni müdürün odasına kadar götürmemesiydi.


Babam arabanın radyosuna dokunup rastgele bir şarkı açtı. Müzik sesi arabayı doldururken derin bir nefes alıp arkama yaslandım ve sakinleşmeye çalıştım.


''Heyecanlı mısın?'' Babam saniyelik bakışlarını bana çevirip sonra yine yola odaklandığında terlemiş ellerimi eteğime sildim. Belki iğrenç görünebilirdi ama şu an takacağım en son şey oydu.


''Değildim ama birden bire ne oldu bilmiyorum.''


Babam gülümseyerek başını salladı. ''Burası özel bir okul belki eski okulundaki insanlara benzemezler ama emin ol seveceğin arkadaşların olacaktı.''


''Tabi.'' Deyip yapmacık olduğunu bildiğim bir şekilde gülümsedim. Kimseyle arkadaş falan olmak istemiyordum. Tek arkadaşım kulaklığım ve telefonum olabilirdi.


''Yaklaştık.'' Babamın sesiyle daha da heyecanlanmıştım. Etrafı gözlerimle taradığımda en fazla yirmi metre ileride ki büyük bina dikkatimi çekti. Lacivert boyası ve ince uzun camlarıyla adeta saray gibiydi. Okulun o olacağından emin değildim. Daha çok bir malikâneye benziyordu. Babam tam da o binanın önüne durduğunda tüm düşüncelerim denizi boyladı. Okul gerçekten büyüktü. Fazla büyük...


''İyi şanslar.'' Babam hafifçe gülümsediğinde ona karşılık vererek arabanın kapısına elimi uzattım. İki saniye bekleyip kapıyı açıp arabadan indim. Artık tam olarak okulun kapısındaydım. Arkamı dönüp babama el sallayacakken o çoktan arabayı çalıştırmış ve birkaç metre ilerlemişti bile. Çantamı elimle daha sıkı kavrayıp okulun kapısından içeriye ilk adımımı attım. Okulun ortasına geldiğim de herkes kendi işindeydi. Bazıları banklarda arkadaşlarıyla konuşurken bazıları çimlerin üzerine oturmuştu. Neredeyse bahçenin ortasına gelmişken topuklu ayakkabı yüzünden ayağımın burkulmasıyla yeri boylamıştım. Avuç içlerim sızlıyordu.


Kimseye fark ettirmeden ayağa kalkayım derken başımı kaldırdığımda tüm gözlerin üzerimde olduğunu fark ettim. Abartısız tüm gözler üzerimdeydi. Şort etek olduğundan dolayı eteğimin açılma gibi bir durumu da yoktu. Ayağa kalkıp üzerimi düzeltirken yerdeki küçük kanı görmemle ellerimi incelemeye başladım. Bir yerim kanamış olmalıydı. Dikkatli baktığımda başparmağımda küçük bir kesik vardı. Çantamdan bir mendil çıkarıp parmağıma sardım. Yürümeye devam edecekken aniden önüme birinin çıkmasıyla birkaç adım geriledim. Önümdeki esmer çocuk bana çok garip bakıyordu.


O bir adım attıkça ben geriye gidiyordum. Çocuğun arkasından biri çıkıp kolunu tutana kadar çocuk neredeyse bana doğru beş adım atmıştı. Arkadaşının aksine sarışın olan esmer çocuğu hızla geriye çekti.


''P..pardon.'' Kekeleyerek özür diledikten sonra arkadaşını kolundan çekerek yanımdan uzaklaştırdı. Öğrencilerin hala buraya baktığını anladığımda olduğum yerde durmaktan vazgeçip okulun içine doğru hızlı adımlarla yürümeye başladım.

KIRIK BEYAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin