"Peki Miray? Ona yardım edebilir misin?" diye sordum yalvaran bir sesle.

"Kehanet hakkında yardım edemem ama hafızasını geri kazanması için yardım edebilirim. Sen iyileşmene bak. Yarım saate Miray gelecek. Üstünü giyinip duş al. Merak etmiş seni." Dedi ve hüzünle gülümseyip odadan çıktı.

O anda hızla duşa girdim ve onun bana hediye ettiği siyah üzerinde buz mavisi ejderha resmi olan tişörtü ve yırtık kotumu giydim. O yırtık ve dar pantolonları üstümde görmeyi severdi.

Yatağa uzandım ama rahat edemeyince koltuğa oturdum. O arada pencereden bakmaya başladım.

Onun komada olduğu anları hatırladım. Veya kendini alev aldırışını, onun için yanışımı. Ona âşık olduğum ilk anı. Soru çözüyordu. Ve tek bir hareketi ona âşık olmama neden olmuştu. Belki de başka bir şeydi ama ben nedense böyle hatırlıyordum. Yaptığı tek hareket önüne düşen saçını kulağının arkasına sıkıştırıp pencereden gökyüzüne bakmasıydı. Onun o masum, o meleksi hali beni benden almıştı.

O anda kapı çaldı. "Girin." Dedim ve karşımda buz mavisi elbise içinde Miray'ı gördüm. O anda nefesim boğazımda kaldı.

Kapıyı kapattı ve yavaşça yanıma geldi.

"Hm ben iyi misin diye kontrol etmeye geldim. Duydum ki kavga etmişsin Mekrus ile." Dedi üzgünce yüzüme bakmadan. Benden başka her yere bakıyordu.

"Önce beni mi ziyarete geldin yoksa onu mu?" diye sordum hemen.

"Seni tabi ki." Dedi sinirle başını kaldırıp bana baktı. Ama yüzümü görünce endişe ile hızla yanıma geldi ve yüzümü elleri arasına alıp, "Yüzüne ne oldu?" diye sordu endişe ile.

"Kavga ettim ya. Ondan." Dedim sırıtarak. Onun tek dokunuşu bile yaralarımın hepsinin kapanmasını sağlıyordu.

"Çok acıyor mu?" diye sordu korku ile dokunarak.

"Biraz." Dedim gülerek. Fazla dibimdeydi. Kokusu burnuma doluyordu ve onu arzulamama neden oluyordu. Onu öpmek istiyordum. "Belki öpsen düzelirim." Dedim aniden.

"Ne?" diye sordu aniden donup ve ben onun bu halinden faydalanıp onu kendime çektim ve öptüm.

Başta donup kalsa da bana karşılık verdi. Onu ilk öpücüğümüz de olduğu gibi öpmeye çalıştım. İlk tadını aldığım andaki gibi hissettirmek istedim ona. Aşkımı bütünüyle aktarmak istedim bu öpücüğe ama aniden kapı çalınması ile bölündü her şey.

Boş vermek isterdim ama kapı ısrarla çalınınca cevap vermek zorunda kaldım.

"Girin." Dedim. İçeri Talha girdi.

"Can seninle konuşmak istiyor Mert." Dedi sakince.

"Tamam. Hemen geliyorum." Dedim sakince.

Talha odamdan çıkınca Miray'a döndüm hemen.

"Ben seni sonra ziyarete gelirim tekrar." Dedi kızararak.

"Veya ben seni ziyaret etmeliyim." Dedim ve göz kırpıp onu düşünceleri ile baş başa bırakıp odamdan çıktım. Talha ile Can'ı ziyarete gittik.

Miray

Beni orada öylece donmuş bir şekilde bıraktı ve gitti. Aklıma garip garip düşünceler gelirken kızararak etrafa baktım. Onun odasıydı burası.

Ani bir içgüdü ile yatağına ilerledim ve yastıklardan birini alıp kokladım. Vanilya.

"Mm." Diyerek mest olurken aniden aklıma gelen düşünceler ile sıcak almaya başladım.

Ejderha Kız 4; Kan KehanetleriWhere stories live. Discover now