59.Bölüm (2.Kısım) Peşinden koşuyorum

Start from the beginning
                                    

İkisi sohbete dalarken Cemal yanında kıtır kıtır bir şey yiyen karısının duyacağı şekilde güldü. Miniği küçük sevimli bir kız çocuğu gibi masalara dağıtılan nikah şekerinin üçüncü kutusunu açmış dayanmayarak kıtır kıtır iştahla yiyordu. Kendisinin, Cemal'inkini yediği yetmiyor gibi Bora'nın onun yediğini fark edip gülümseyerek önüne bıraktığı kutuyu da açmıştı. Çikolata kaplı Şekerleri çok sevmişti.

"Hayatım yeter, bugün kaç kutu daha o şekerlerden yemeyi düşünüyorsun?"

Funda Şifon sarı renk elbisenin eteklerini düzeltip yanında oturan kocasının gözlerinin içine bakıp sevimlice güldü. Cemal haklıydı oturduklarında beri kıyın kıyın Eymen gibi şeker, pasta gibi şeyler yemişti. Kutlama yemekliydi ama yemeklerden fazla yememiş abur cubura saldırmıştı.

"Aşkım ama biliyorsunki bunları ben değil bebeğimiz yemek istiyor."

Cemal gülerek Karısının düğme gibi dediği ufak burnunun ucundan öptü. Şimdi Funda'yı kendi yiyecekti karısının haberi yoktu.

"Ben yeme demiyorum miniğim ama zararlı böyle şeyler az az ye."

"Tamam bunu da bitireceğim."

Cemal kendisiyle pazarlık yapan karısının tatlı haline sadece güldü. Elinden başka gelen bir şey yoktu çünkü Funda çok tatlıydı. Burada olmak ona çok yaramıştı. Leyla'yla ve yeni tanıştığı Eda'yla konuşmuş hamilelik ve bebek üzerine sohbetler edip herkes gibi Ege'yi kucağına alıp sevmişti. Cemal Funda'nın Ege'yi kollarına alıp sevencen şekilde onunla konuşup sevmesini hayranlıkla izlemişti. Kesinlikle karısının kucağına bebek çok yakışıyordu. Aylar sonra kendi kucaklarında bebekleri olacağını düşündükçe içi içine sığmıyordu. Funda iyice açılmaya başlamıştı. Eskisine oranla çok içine kapanık değildi. Hala tam aşamamışlardı ama durum iyiye gidiyordu. Miniği arkadaş edinip böyle kalabalık ortamlara girdikçe zamanla alışıyordu.

"Dila yalnız kaldı Meriç niye gelmemiş?"

Funda ağzındaki tadı güzel şekerlemeleri çiğneyip yuttuktan sonra Cemal'in sorusunu cevaplamak için kocasına yaklaştığında Cemal aşkla baktı karısına. Eğilip o şeker kokan dudaklarını öpmek istiyordu ama çok kalabalıklardı kardeşi aynı masadaydı olmazdı.

"Gelecekmiş sevgilim biraz işi varmış. Hem yalnız değil ki biz varız. Bak Bora'yla da ne güzel anlaştılar sohbet ediyorlar."

Cemal başını çevirip karşılıklı oturan Bora'yla Dila'nın telefondan bir şeyler izleyip gülmelerine baktı. Kardeşi kim bilir Onur'dan dolayı ne kadar yaralıydı. En azıdan böyle güldüğünü görmek bir parça olsun abi yüreğini rahatlatıyordu.

"Evet iyi anlaştılar.''

Funda gülümseyip arkasına yaslanacağı sırada bu sıralar sık sık gelen tuvaletinden dolayı kadıklarında hissettiği baskıyla hareketlendi.

''Ben lavaboya gideceğim."

''Beş dakika önce Eda'yla gitmedin mi güzelim?''

Funda kocasına "bu nasıl soru'' dercesine baktı. Beş dakikadan çok daha önceydi o olay. Hemen ne yapsaydı altına yapacak hali yoktu ya. Cemal'de bazen garipleşiyordu.

''Ne yapayım yani Cemal tuvaletim geliyor ki gidiyorum. Sende bazen çok garip oluyorsun sevgilim. Hem söyledim sana gebelikte ilk üç ay ve son üç ayda sık idrara çıkma şikayetleri çok olur. Rahim idrar torbasına baskı yapar.''

Cemal bilgili hemşiresine bakıp ''Bak sen'' diye mırıldandı. Bunu doktordan önce Funda söylemiş ve doktora gittiğinde de zaten duymuştu ama karısına takılmak hoşuna gidiyordu. Funda hemşire olduğundan hemen bir açıklıyordu ve Cemal'de bir zamanlar pembe önlüklü hemşiresinin o hastanedeki hallerini düşünüp keyif alıyordu.

AŞKIN BEDELİWhere stories live. Discover now