19.BÖLÜM - Gönüllerin 'Belediye Başkanı' Mr. Muscle!

155K 1.8K 162
                                    

Hepinize çoooook teşekkür ederim :) Güzel ve içten yorumlarınız beni çok mutlu ediyor. Bora'nın bir sürü talibi çıktı. Artık bir değerlendirme yaparım Zeynep'le birlikte :D Voteleriniz için de ayrıca teşekkür ederim. Bir sonraki bölümde düğüne gideceğiz hep birlikte. Hazırlanmayı unutmayın sakın ;) Umarım bölümü beğenirsiniz. Beni yorumsuz bırakmayın. Hepinizi öpüyorum :*

Bu bölümü Esra'ya ithaf ediyorum. Beğenmen dileğiyle Esracım.. :)

Bahçedeki kahvaltı sofrasında otururken babamla göz göze gelmemeye dikkat ediyorum. Zira 10 dakika önceki ‘banyo krizinden’ sonra çok doğru bir karar olduğuna eminim.

Babam bizi Kerem’le banyoda bastığı anda ortalığı birbirine katıyor ama annem sağ olsun yine olaya ey koyuyor. Ve bu şekilde de Kerem ve ben derdimizi anlatabiliyoruz. Babamın siniri biraz olsun geçiyor ama şu anda bile Kerem’in gözünün içine ‘seni tenhada bi kıstırırsam!’ bakışları atmaya devam ediyor. En azından yüzünün rengi sinirden gökkuşağı misali değişmeyi bırakıp, eski haline dönüyor. Eh buna da şükür.

“Çaylar da geldiii!” diyor annem mutfaktan elindeki tepsiyle gülümseyerek çıkarken. Daha sonra da herkesin çayını servis ediyor tek tek. Kendi çayımı aldıktan sonra tek kelime bile etmeden kahvaltı etmeye başlıyorum. Şu anda dikkat çekmemek benim için en iyisi. Özellikle de babam hala burnundan solurken!

“Günaydın şekerler!”

Teyzemin neşeli sesi kulaklarıma dolduğunda bahçe kapısından gülümseyerek içeri girdiğini fark ediyorum. Herkes poker suratla karşılık veriyor onun enerjik ve neşeli günaydınına.

“Naber kız?” diyor teyzem yanağımdan bir makas alıp sağ tarafımdaki sandalyeye kurulurken. Daha sonra gülümseyerek göz kırpıyor. Onun neşesi bana da bulaşınca, ben de gülümsüyorum.

“İyidir teyzoş. Senden ne haber?”

“İyilik.” diyor sırıtarak. Daha sonra da Kerem’e dönüyor. “Nasılsın Keremcim? Rahat edebildin mi dün akşam?”

Sorma teyzecim. Çocukcağız o kadar rahat etti, o kadar rahat etti ki, babamların kendisini evlatlık almasını istiyor! İstanbul’a dönünce gerekli belgeleri tamamlayacağız sadece. Sen düşün artık gerisini!

“Çok teşekkürler. Gayet rahattım.” diyor Kerem de kafasını aşağı yukarı sallayarak teyzeme kibarca gülümserken.

“Ablacım bana da bir çay getirir misin?” diyor teyzem anneme dönerek. Annem mutfağa geri dönerken de teyzem bir bana, bir yanımda oturan Bora’ya, bir de Bora’nın yanındaki Kerem’e bakıyor. “Siz niye böyle oturdunuz ayol?”

“Nasıl?” diyorum kaşlarımı havaya kaldırırken.

“Bora oldu mu şimdi teyzecim?” diyor onaylamayan bir bakışla Bora’ya bakarken. “Aşıkların arasına girmişsin ama.”

Ah teyze ah! Girme o konulara şimdi hiç!

Tam bu sırada annem geliyor ve beni her zamanki gibi kurtarıyor.

“Abla çocukların arasına mahalleyi toplayıp, oturtsaydınız.” diyor teyzem alaycı bir ifadeyle anneme bakarken. Annem ise babama çaktırmadan teyzeme bakarak gözlerini deviriyor. O sırada ben masanın altından teyzemin koluna erişiyorum ve hafifçe sıkıyorum. Teyzem bana şaşkın şaşkın bakarken, göz ucuyla babamı işaret ediyorum.

NUMARA 12Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin