16.BÖLÜM - 3 numaralı Thor bakışı..

156K 1.8K 157
                                    

Hepinize güzel yorumlarınız ve voteleriniz için teşekkür ederim :) Bursa'ya doğru yola çıkıyor bizimkiler. Bakalım neler olacak? Yorumlarınızı bekliyorum arkadaşlar. 

Bu bölümü Cansu'ya ithaf ediyorum. Umarım beğenirsin Cansucum :)

Arabadaki yerime kurulup, Kerem’in valizleri arkaya yerleştirmesini beklerken bir yandan da kendi kendime söyleniyorum. Allah’ım neden ben?! Safiye Teyze bile kapak yaptı ya bana ben daha ne diyeyim?!

“Yine neye söyleniyorsun sen?” diye soruyor Kerem sürücü koltuğuna yerleşip, emniyet kemerini takarken.

“Safiye Teyze’ye tabi ki!” diyorum gözlerimi kocaman açarak. Bunun üzerine Kerem sırıtıyor.

“Ne dedi de deli etti seni bu kadar?”

“Sen beni bırak da, sizin apartmanda Safiye Teyze’yle yaptığınız o şifreli diyaloğunuzu anlat bana.” diyorum gözlerimi Kerem’e dikerken. Kerem ise bir yandan sırıtıp, bir yandan da arabayı çalıştırıyor ve yola koyuluyoruz.

“Ya bir şey değil aslında.” diyor gevrek gevrek gülerek. “Geçen gün ben eve gelirken, Safiye Teyze de pazardan dönüyordu. Tek başına bir sürü torbayı taşımaya uğraşıyordu kadın yazık. Ben de taşımasına yardım ettim.”

“Hı hı.” diyorum kafamı aşağı yukarı sallayarak. “Biliyorum onu. Ee?”

“Sonra da ‘Sen bizim Zeynep’le ciddi düşünüyorsun dimi?’ dedi."

“Ne?!” diyorum ağzımı kocaman açarak. Rezilliğe bak! Bunun üzerine Kerem kendini tutamayarak gülüyor.

“Gülme Kerem!” diyorum sinirle saçlarımı savurarak. Ama beni dinlemiyor tabi. “Sen ne dedin peki?”

“Ben de ‘Tabi teyzecim, ciddi olmaz mıyım hiç?’ dedim. Bana sırıtıp çok önemli bir şey söyleyeceğini bu yüzden de kapısında iki dakika onu beklememi söyledi. Torbaları evine taşıdıktan sonra bekledim.”

“Ne dedi peki?”

“Aynen şöyle dedi: ‘Sen bizim Zeynep’i bilmezsin oğlum. Bu zamana kadar ne yakışıklı çocuklar geldi ama elinin tersiyle itti bir kenara. Sen sakın onlar gibi olma, boş bırakma bu kızı. Üzerine git." diyor Kerem Safiye Teyze’nin taklidini yapıp, kahkahalara boğularak. Bunun üzerine açıkta kalan ağzımı elimle kapatıp duyduklarımı hazmetmeye çalışıyorum.

“İnanmıyorum ya!”

Ben söylenirken Kerem hala gülüyor ve kahkahaları kesildiğinde de anlatmaya devam ediyor.

“Sonra da dedi ki ‘Bu kızı elinden kaçırmak istemiyorsan sen beni dinle. Git hemen anası babasıyla tanış, işi ciddiye bindir. O zaman kuşu kıstırırsın hiçbir yere kaçamaz.’ Hahahaha..”

Kerem yeniden kahkahalara boğulurken, ben kapının önündeki konuşmaları şimdi anlayabiliyorum. Hay ben senin Safiye Teyze gibi! Sanki ben evde kalmışım da koca arıyorum kendime!

“Gülme Kerem!” diyorum çabalarımın boşuna olduğunu bilerek.

“Hahahah..”

“Gülme diyorum sana!” diyorum sinirle Kerem’in koluna bir tane geçirerek. Hemen kolunu ovuşturuyor ve yapmacık bir ‘ah’ sesi çıkarıyor.

“Acıdı.”

“Hadi oradan yalancı Kas Yığını!”

Kerem dayanamayıp bir kahkaha daha patlatıyor. Ben ise önce ona kötü kötü bakıp, daha sonra da kollarımı alıngan bir ifadeyle göğsümde birleştirerek saçlarımı savuruyorum.

NUMARA 12Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin