Ejderha Kız 3; Kehanetin İzleri #Wattys2016

13. Bölüm

Merhaba merhaba merhaba. Sevgili ejderha okuyucularım . Nasılsınız ? Ben iyiyim . Bugün kendimi çok garip hissettim. Çünkü bugün okulun konseri vardi. Hani şu ilk kitapta bahsettiğim konser gibiydi. Maalesef Mert olmadığı icin öyle bir olay yaşayamadım 😢😢😭😭. Neyse.

Bölümde meraktan öldüğünüz meydan okuma var. Meydan okumanın devamı salı . Bakalım sizi neler bekliyor . Bu bölüm tam 1800 kelime. Umarım begenirsiniz. Sanırım artık video hazırlayamacagiz. Çünkü hiç soru gelmedi. Siz bilirsiniz.

Bölüm şarkısı Ruelle- live like legends. Iyi okumalar ve iyi dinlemeler. Umarım şarkı bölüme uyar. Bana uyar gibi geldi. Neys hoşçakalın. Seviliyorsunuz. 😘😙😚

Mert

Zaman durmuştu sanırım. Hayır sanırım değil zaman gerçekten durmuştu. Daha doğrusu dışarı da olanlar için durmuştu. Belki de durmamıştır. Bilmiyorum. Çünkü dışarıdaki insanlar görünmüyordu.

Belki de onlar da bizi kapalı bir kutuda görüyorlardı. Hissizce güldüm. Kapalı kutu. Miray'ın sandığı gibi. Sinirle nefes aldım sonra.

"Evet, gerçek meydan okuma başlıyor." diye bağırdı Selina gülümseyerek.

O anda önümdeki üç cadıya gülümseyerek baktım.

Ah durun fazla hızlı gittim sanırım. Size en başından daha doğrusu Miray'ın odasından ayrıldığımda neler olduğunu anlatmadım.

Odadan çıkar çıkmaz Talha yanıma geldi. "Hızlı olmalısın. Onlar çoktan geldi. Seni bekliyorduk." dedi gergince.

"Geldim işte." dedim sinirle. Sesindeki güvensizliği sezmiştim. O da babası gibi bana güvenmiyordu. E babasına çekmiş. Ama onların düşüncesi benim umurumda bile değildi. Benim umrumda olan tek düşünce Miray'dı.

"Tamam, sakin ol. Bildiğimiz bir zayıflıkları yok. Ama tabi onlar bizim kanımızdan." dedi gergince kılıcının kabzasını kavradı.

"Onlar bizim kanımızdan değiller." dedim sinirle. Yürüdüğümüz yolda kimse yoktu nedense.

"Ama yine de Miray'ın kanındanlar." dedi Talha zevzeklik ederek.

Onu yakasından tuttuğum gibi duvara yapıştırdım. "Bana bak onlar asla Miray'ın kanından olamazlar. Kim kendi kanından birini öldürmeye kalkar?" dedim sinirle.

"Ancak deli biri." diye yanıtladı beni Talha. O anda aklıma başka bir deli geldi. Yine Miray'ı öldürmeye kalkan biri. (Bilin bakalım kim?)

"Neyse ne. Onlar asla Miray'ın kanından olamazlar." dedim sinirle ve onu yere bıraktım. "Nerede olacak bu meydan okuma?" diye sordum sinirle.

"Sahada." diye yanıtladı beni Talha.

"Hadi gidelim öyleyse." dedim yüzümde pis bir sırıtış ile.

Hızla yürümeye başladık yine. "Neden ortada kimse görünmüyor?" diye sordum merakla.

"Herkes meydan okumayı izlemek için sahaya gitti." dedi sakince.

O anda durdum ve, "Lanet olsun Talha. Çocukları almadınız değil mi içeri? Hem saha o kadar büyük mü ki?" diye sordum sinirle.

"Almadık tabi ki Mert. Hem sahanın farklı büyüklüğe dönüşme şansı var. Bunu Kraliçe Fatma tasarlamış ve yapmış." dedi Talha ve elini kalbinin üzerine bastırdı. Sanırım bir tür anma anında yapılan bir şeydi.

"Ama o nasıl yapabilir?" diye sordum şaşkınca yola devam ederken.

"Bunu bende bilmiyorum Mert. Babam anlattı bana da. Kadın sadece bir gününü çizim için ayırmış. Bir saat içinde ise yapmış." dedi şaşkınca Talha.