31.ya hep ya hiç

Start from the beginning
                                    

"Anlat artık Yaren... Kaçıp gidişinin ardındaki gerçekleri anlat."

Az önceki bağırışının aksine fısıldayarak konuştuğunda gözlerimden akan yaşlar bir biri ardına sessizce düştüler.

''Bu gece ya hep ya da hiçti... Ya ona olan aşkımı bilse de kendi ağzımla itiraf edip ellerim bomboş halde buradan çekip gidecektim ya da onca yıllık acımın armağanı olarak bu adamın elini tutup gülümseyecektim.''

"Ben..."

Başımı yukarı kaldırıp aramızdaki boy farkından dolayı bana başımın üstünden bakan maviyle yeşil arasında karar veremediğim gözlere bakıp yutkundum.

''Hadi Yaren...Hadi korkma ve söyle onu sevdiğini söyle ve seni istemezse bu kez sonsuza kadar onun karşısına gelmemek üzere çık git bu evden.''

Gözlerinin içine bakarken titreyen çenemi kontrol etmeye çalışarak içimde tutuğum ne varsa en başından anlatmak üzere derin bir nefes alıp dudaklarımı ıslattım.

"On yedi yaşındaydım sana olan duygularımın adını koyup kendime itiraf ettiğimde. Önceleri inkar ettim hayır dedim o sadece Begüm'ün abisi benim hiç sahip olamadığım aile sıcaklığını gördüğüm beni kardeşi gibi koruyan adam.

Kaçtım Güney günlerce aylarca senden, içime işleyen senden kaçtım. Gençlik aşkı dedikleri olsa gerekir gelip geçer beni sarsamaz dedim ama büyüdükçe bir şeyi anladım ki sen benim içimde her geçen gün katlanarak çoğaldın.

Gözlerine bakmaktan çekinir olmuştum. Olur da anlarsın ve beni itersin diye senden çekinip peşinde gölge gibi dolaşmaya başladım. Sen bana her sarılışında beni kardeşinin arkadaşı olarak görüp sevip sahip çıkarken ben senin kokunu içime çekip acımı içime gömdüm.

Sen başkalarının ellerini tutarken, hayatına Hale'yi alırken ben sadece sana uzaktan baktım... Elimi uzatsam tutacak kadar yakın olmana rağmen olurda bir şey anlarsında benden nefret edersin diye canım acıya acıya Hale'nin ellerini tutup yanımda aşk sarhoşu oluşunu izledim.

Sen hiç birine uzaktan bakma nedir birlir misin Güney? Sen hiç senin olmayacak bir şeyi yılmadan kanaya kanaya sevdin mi? Sen yapayalnız dünyanda gülümseme sebebi olarak seçtiğin birinin başkasına ait oluşuna şahit oldun mu?

Ben oldum... Ben senin Hale'ye her seni seviyorum deyişinde yaralandım. Ben senin Hale'ye her sarılışında "dokunma ona" dememek için yanan boğazımın acısına katlandım. Ben senin Hale'yi her öpüşün de kendi dudaklarımı ısırıp canımın acısını içime akıttım.

Geceler boyu göz yaşlarımla ıslattığım yastığıma sarılırken tek başıma kalmışlığın acısını senin imkansız aşkına katıp yinede bir umut diyerek gözlerimi kapattım.

Ben seni sevmiyorum Güney... Ben seni canıma katıyorum. Günlerime, aylarıma, geceme, gündüzüme her anıma katıyorum. Senin tırnağın acısa benim kalbim yerinden sökülüyormuşcasına acı çekiyorum.

Evet kaçtım... Senin Haley'le sevgili hatta nişanlı olmana bile katlandım ama onunla evlenecek olmana dayanamadım.

Dayanamazdım Güney... Sen başkasına tamamen ait olmak için evet derken ben bu kez seyirci olamazdım. Sen hayatını kurup çocuklarına babalık yaparken ben seni uzaktan izleyemezdim. Yaşamak için tek umudum senken seni kaybettiğimi her gün bildiğim bu şehirde yaşamayazdım.

Bilmene rağmen hani ısrarla soruyorsun, ısrarla beni görmezden gelip bana sendeki değerimi gösteriyorsun ya, ben yinede susmayacağım Güney. İçimde sakladığım bunca yıllık aşkımı yüzüne söyleyeceğim...

AŞKIN BEDELİWhere stories live. Discover now