ACI VAVEYLÂLAR

6. BÖLÜM: "ATEŞ"

İyi okumalar dilerim.

Bölüm şarkısı: Little Mix - DNA

"Sen kaçırılmadın mı?" diye sorduğunda dudaklarım aralandı ve Barkın'a baktım. Barkın önüme geçip Bahar'ın yanına vardığında gözlerimi büyüttüm ve gözlerimi Barkın'dan çekip, Bahar'a baktım. Tedirgindi. Polisi arayacağına adım gibi emindim.

"Sakın Bahar. Sana her şeyi anlatacağım," dediğimde Bahar başını hızla salladı ve geriye çekilerek kapıyı tamamen açtı. Barkın'ın önüne geçtim ve hızlı adımlarla salona geçtim. Önceden rengârenk olan salon şimdi renkten mahrum bırakılmıştı. Koyu tonlar hâkimdi. Kendimi siyah koltuğa attım ve ayaklarımı uzattım. Barkın ise salona girdi ve hemen kendini karşımdaki koltuğa attı. Salonun kapısından içeriye giren Bahar, tedirgindi. Titriyordu ve yanlış bir hareket yapacağına adım gibi emindim. Yanıma yavaşça oturduğunda oturuşumu düzelttim.

"Seni bu mu kaçırdı?" diye sorduğunda yüzümü Barkın'a çevirdim. Kaşlarını yukarı kaldırıyordu. Bahar'a baktığımda gülümsedim ve başımı sağa sola salladım.

"Hayır, kaçırmadı. Bu diye bahsettiğin Barkın. Beni kurtardı," dediğimde gülümsedi ve derin bir nefes aldı. Bahar, Barkın'a baktı ve utançla başını eğdi.

"Kusura bakma. Lavin kaçırılınca... Sandım ki sen-"

"Sorun değil," dedi ve koltuğa iyice kuruldu. Barkın söylediğim yalandan ötürü bana başını eğmişti ve tebessüm etmişti. Her şey yolundaydı ve o'nu memnun etmiştim.

"Neden polisi aramamı istemiyorsun?" diye sorduğunda Bahar'a döndüm ve alt dudağımı dişlerimin arasına aldım. Barkın öksürüp ortamı biraz daha gerdiğinde Bahar'a baktım ve gülümsedim. Barkın oturuşunu düzeltti ve dudaklarını araladı.

"Çünkü kaçıran şahıs temiz bir cezayı hak ediyor ve üç beş sene hapiste yatması... Bizim aklımıza yatmadı. Bu küçük bir sır olacak kalacak, Bahar. Tamam, mı?" diye soran Barkın'a baktım. Dudaklarım aralanmıştı ve kısa bir süre sonra alaycı bir gülüş yapışmıştı. Barkın bizi uçurumun kenarından döndürmüştü. Ben ise daha yapmacık şeyler söyleyecektim. Bahar başını salladı ve bana döndü. Elini atkuyruğumun kenarından çıkan saç tutamına götürdü ve kulağımın arkasına attı.

"Peki, sen nasılsın, Lavin? Uras'ı unutmuşa benziyorsun," dediğinde Uras sağ olsun, nefret ettirdi kendinden dememek için zor durmuştum. Fakat dilime kalın bir zincir vurdum.

"Şey... Yemek yiyelim mi? Çok acıktım," dedim ve gözlerimi Barkın'a çevirdim. Barkın sesli bir nefes verdi ve ayağa kalktı. Yanına yaklaştığımda koluma girdi ve kolumu çimdikledi. Dudaklarımı birbirine bastırdım ve dişlerimi gösterdim. Bahar ise olanlardan bir şey anlamamıştı. Bahar, alt dudağını dişlerinin arasına aldı ve bize bir iki adım yaklaştı.

"Dolapta üçümüze yetecek yiyecek yok. Markete gitmem gerekiyor," dediğinde Barkın'ın kolundan çıktım ve Bahar'ın omzunu tuttum.

"Biz gideriz, lütfen. Hem birkaç gün sende kalacağız. Misafir olarak seni gönderecek hâlimiz yok," dedim ve arkama dönerek Barkın'a baktım. Barkın başıyla onayladı ve Bahar'a baktı.

"Hadi gidelim, Lavin," dedi ve elini kapıya uzattı. Başımı salladım ve Bahar'ın omuzlarını bıraktım. Pantolonumun belini çektim ve salonun kapısından çıktım. Barkın hemen arkamdan geldiğinde evin kapısını açtım. Barkın kapıdan çıktı ve hızlı adımlarla arabaya yürümeye başladı. Bahar'a bakamadan evin kapısından çıktım ve koşar adımlarla yanına vardım. Evden biraz uzaklaşmıştık ve Bahar bizi duymazdı. Eminim.

"Planın ne?" diye sorduğumda Barkın arabanın kapısını açtı ve içine oturdu. Bende hızlıca kapıyı açtım ve içine oturdum. Emniyet kemerini hızla taktığımda Barkın gözlerimin içine baktı ve motoru çalıştırdı.