2.9

168 15 68
                                    

Selam kızlar naber?
Umarım iyisinizdir.
Sizi seviyorum!
İyi okumalar, bol yorumlar.

Ceylan Yandaş

"Bak, biz Marcao'yla gerçekten çok iyi ikiliydik..."

Kerem, anlatmaya başladığında dikkatle gözlerimi ona çevirdim.

"Maç içi, dışı, antrenmanlarda falan hep çok iyi anlaşmışızdır. Sevdiğim bir abimdi zaten, bana destek olmuşluğu da çoktur, aynı şekilde benim de ona. Elbette en yakınlarım Yunus, Mertens ve Barış, fakat o da bir abim gibiydi."

Sessizce dinleyip sadece başımı sallıyor ve mimik kullanıyordum. Bölmek istemiyordum çünkü. Onu anlayıp, iyi gelmek istiyordum, umarım da olurdum.

"Üç dört ay öncesine kadar cidden bu şekildeydi. Fakat sonra çok tuhaf davranmaya başladı, zaten ara ara dengesizlikleri, öfkeli halleri oluyordu, ama hiç bana yansıtmıyordu. Takıma falan."

Gözlerini ellerinde dolandırdı, elleriyle oynuyordu.

"Ben ne olduğunu sorduğumdaysa hiçbir şey yok diyip duruyordu. Bir süre sonra sanırım sinirlendi ve, artık terslemeye başladı. Ardından malum Giresunsporla olan maçımızda, yaşadığımız anlamsız kavga yaşandı."

Onay bekler gibi baktığında başımı salladım.

"Çok saçmaydı, o gün çok daha dengesiz davranıyordu. Herkese bağırıp çağırıyordu, hepimiz de alttan alıyorduk. Barış bile? Maçta oldukça iyi gidiyordu hani, 2-0 öndeydik ve uygun bir pozisyonu kaçırdım, bağırıp küfür etmeye başladı. Ben de sorun çıkmasın diye, sadece sus işareti yaptım."

Omuzları düştü.

"Bir anda, kendi alanından benim yanıma kadar koşa koşa gelip aniden küfürlerle bağırarak kafa attı, ben daha ne olduğunu anlayamadan da yumruklamaya başladı beni. Ben kendimi korumaya çalışarak onu itekleyince de daha da sinirden çıldırıp daha sert yumruklarla girdi yüzüme. Bizimkiler zar zor bizi ayırdı ve kırmızı kartla oyundan atıldı."

Dinlediklerimle başımı salladım, o mekanda kavga ettikleri gece, eve geçince merakıma yenilip araştırmıştım ve izlemiştim de o anı, Kerem'in hiçbir suçu yokken saldırmıştı resmen çocuğa.

Aptal orospu çocuğu.

"Ardından uzun bir süre muhattap olmadık, ama altını arıyordum elbette. Bir anda bu kadar değişmesi gerçekten çok alakasızdı, anlıyor musun?"

Başımı salladım hızla.

"Antrenmanlara hep yorgun, kırmızı gözlerle gelmeye başlamıştı son zamanlarda. Kontrol olduğu günler de, bir bahane uydurup gidiyordu. Eviydi, eşiydi, ailesiydi derken, iyice kuşkulandım."

Yutkundu ve yüzünü ovuşturdu.

"Bak, sonra o kavga ettiğimiz gece. Yunus'larla gelmiştik oraya ama Marcao'yu gördük, garip garip etrafına bakınıyordu ardından lavaboya gittik. Yunus'la birbirimize bakıp lavaboya diyip kalktık bizimkilerin yanından."

İşte merak ettiğim kısma geliyorduk. Ne olmuştu o gün. Kızarmış gözlerini, gözlerime çevirdi.

"Lavaboya girdiğimizde, elinde uyuşturucu olduğunu ve onu içtiğini gördük."

Dudaklarım şaşkınlıkla aralandı, "Ne diyorsun sen Kerem?" bu belki de çevremde alışkın olduğum bir şeydi, fakat futbolcularda pek olmazdı. Onlar sağlıklarına önem verirlerdi ve zaten sürekli kontrollerden geçerlerdi.

Kumralım, Kerem AktürkoğluDonde viven las historias. Descúbrelo ahora