0.5

453 26 216
                                    

Selam fıstıklarım, yeni kurgumla sizinle birlikteyim.
İyi okumalar, bol bol yorumlar 👋🏻

Ceylan Yandaş

"Burası mı?" homurdanarak sormuştum soruyu, Sema yan koltukta etrafına bakındı ve "Evet, sağına bakarsan görürsün aşkım zaten." diyip Loriyle gülüştüler. Kocaman tesisti sonuçta, ondan dalga geçiyorlardı. Floryadaki tesisleri, neredeyse en büyüğüydü zaten.

Kızlar beni, bari bizi götür diyerekten evden çıkartmış tüm yol boyunca ise yanlarında tesise gelmem için ısrar etmişlerdi. Ceren'i ise abim almıştı, zaten tesise gideceği için.

Sağıma baktığımda, kocaman bir iç çektim. "Ya hadi siz inin, ben avmye geçip takılayım. Sizin işiniz bitince de yine alırım sizi, hm?" dedim direksiyondaki parmaklarımı stresle oynatırken.

"Ya Ceylan, hadi kızım ya! Geldik o kadarr. Hem Yunus abi de bekliyor seni, çok kırılır gelmezsen." dedi Lorin ısrar modunu açarak ve açıkçası ben susacağını hiç sanmıyordum.

Üç gün sonra Yunus'un doğum günüydü, Sema ve takımdakiler ona süpriz bir parti hazırlanaya çalışıyorlardı, gelmişken onu da konuşacaklardı, yani öyle demişti Sema.

Bu arada, işin doğrusu bu partiyi onlardan çok ben düzenliyordum. Yunus benim eskiden beri arkadaşımdı, Sema dolayısıyla. Hatta Sema sayesinde Yunus, abimin bile arkadaşıydı.

E anlayacağınız, partide onlar kadar, bizden de kişiler olucaktı. Ama tabii bir grup erkek de, düzenleme koordine etmede pek iyi değillerdi. Onlara kalsa, berbat etmişlerdi şimdiye partiyi. Bir yer bile ayarlayamadılar bir ayda.

Yapsalar yaparlar tabii ki de, sürekli üşenip, erteliyorlar. Klasik erkekler işte.

İşin çoğu tabii ki de bana ve kızlara kalmıştı. Ama çoğu ayarlamayı da yine ben yapmıştım. Mekan kapattırmıştım, Beşiktaşta.

Düşüncelerimden kurtulup döndüm Sema'ya "Florya avmde, kıyafet değişimim vardı hem benim. Siz keyfinize bakın, ben de gidip değişimimi yapayım, he?"

"Yemezler Ceyluş hanım yemezler, o değişimi yarın da yapabilirsin. Hem, senin de yardımın gerek, biliyorsun. Hayatımda senden daha iyi bir şeyleri organize eden kimseyi görmedim. Ayrıca bu partinin temel taşı sensin, sen yoksan bunlar bir bok beceremez ki!" Sema'nın dediği şeyle iç çektim ve hemen ardından da offladım, çünkü bana yavru köpek bakışı atıyordu.

"Ya yavrum tamam da-"

"Ya Ceylan, neden korkuyorsun ki bu kadar?"

Sema'ya dönerek "Kim? Ben mi? Ben mi korkuyormuşum?" kaşlarım havalanmış ve ikisine şaşkın şaşkın bakmıştım. İkisi ise başlarını sallamış, "Korkmuyor musun?" demişti Lorin.

"Ne korkcam ya ne korkcam!" diyip park ettiğim arabayı durdurmuştum. "İn aşağı in, benim kimseden korkum yok." diyerek aşağı indim bir hışımla.

Kızlar kıkırdamaya başlamışlardı bile, "Tramvay cücesine döndü kız." Sema'nın espirine ister istemez ben de gülmüştüm.

"Lafa bak, korkmuşmuşum. Hadi be ordan." çantamdan glossumu çıkartırken birlikte tesise doğru yürüyorduk. Loriyle Sema, birbirlerine çak yapıp "İşte bu!" tarzında mırıldanmışlardı.

"İşte bu ne be, gazla mı çalışıyorum kızlar ben. Alla alla ya!" atarıma karşılık, Lorin fısıldayarak "Çok azcık." diyip sonrasında sadece kıkırdamışlardı. Kolumdaki Watchden saate baktım, 3:45 yazısını görünce iç çekip, glossumu sürerken konuştum.

"Çok uzun sürer mi sizin işiniz?"

"Muhtemelen aşkım, hem antrenman yaparlarken fotoğraflarını çekicem, hem de sonradan istedikleri şekillerde fotoğraflıycam onları. Sonra da takımdakilerle, parti için konuşucaz. İşimiz uzun gibi."

Kumralım, Kerem AktürkoğluWhere stories live. Discover now