0.1

2.2K 60 334
                                    

Selam askbahcelerim, hosgeldiniz!
Evet, bir futbol kurgusu yazmadığım kalmıştı, onu da yaptım.
İyi okumalar, bol yorumlar 💕👩‍❤️‍💋‍👩

Ceylan Yandaş

"Hadi çıkmamız lazım" dedim, bir yandan aynanın karşısında glossumu sürerken. Süper olmuştum, glossu aynanın önüne koyup biraz geriledim, örtümü hafiften düzelttim ve kendimi süzdüm.

"Harikayım amınakoyim."

Bu söylediğimde odamdaki üç kızda oldukça gülmüştü. "Tamam aşkım, ben hazırım." dedi saçlarını son kez düzeltirken, Ceren.

"Ben de ben de" diyip çantasını omuzuna astı Lorin, beşiktaş formasıyla. Sema ise, aynaya son kez bakarak, ona çektiğim eyelinerı bir kez daha övdü.

"Arda görünce, gülmekten patlıcak." dedim Sema'ya bakarken. Buna hepimiz gülmüştük, "Görüceği ne malum be!" dedi Sema atarlanarak.

Dördümüz de hazırdık, "Aynin ya, has Fenerlilerin olduğu Teknik alanda, bir adet Galatasaray formalı kız. Asla görmez aşkım, inanıyorum buna." diyip sırıttım kocaman.

Ceren "Mert abi bile, oraya bu şekilde girmesine izin verdirebilir mi emin değilim. O verse, taraftarlar?" dedi, tekrar ve tekrar.

Lorin, "Benimde bir farkım yok, üzerimde Beşiktaş forması var aşkım." diyip güldü, eliyle öpücük yolladı formasına uygun ojelerini gösterek.

Formasının altına da siyah bir etek giymişti, etek ve formayla nasıl bu kadar mükemmel olduğunu bir kaç saniye düşündükten sonra, konuştum.

"Aşkım, kafan karıştı senin. Biz Galatasaray taraftarı gibi yabani insanlar değiliz." diyip Sema'ya göz kırptım.

Sema ise bana dil çıkarttı.

Ceren ve ben ölümüne Fenerbahçeliydik, Lorin Beşiktaşlı, Sema ise Galatasaraylıydı. Ama yine de mükemmel bir arkadaşlığımız vardı.

Aynada dörtlü fotoğraf çekildikten sonra, evden çıktık. Onu storye attık ve kızlarla konuşa konuşa arabama gittik.

"Mert abi, ağzımıza sıçmaz umarım."

"Aman ne sıçıcak Ceruşum ya, hem ikimizin evi. O da dağıtıyor, ne var sanki?"

Benim omuz silkmemle Lorin güldü ve, "Aşkım tamam bir erkek oldukça dağınık olabilir ama, inan onun dağınıklığı, heyecanla hazırlanan dört kızın dağınıklığını geçemez." dedi, maalesef haklıydı.

"Aman be, o akşama eve bile gelmez."

"Aşırı haklısın Sema'm. O maçtan sonra, muhtemelen maç sonucuna göre, ya kafa dağıtmaya, ya da kutlamaya gider, diğerleriyle."

"Arda'mda onlarla olur muuu" dediğinde Sema, Ceren dalga geçerek "Aşkım onun yaşı yetiyor mudur ki?" dediğinde Sema bize pis pis bakarken, Lorin "Oyy o büyümüşte kafa dağıtmaya içmeye mi gidicekmişşş" diye ekledi.

"Arda 18 olalı iki ay oluyor, kaşarlık yapmayın." dediğinde kahkaha patlatmıştık üçümüz de ve o da bize katıldı tabii ki.

Arabayı çalıştırıp, bizim 'Therapy' albümünü açtım. Biz şarkılara eşlik ederken, aşkım arabam da yolda mis gibi kaydı da kaydı.

Bugün Fenerbahçe-Galatasaray derbisi vardı. Maç Kadıköyde, Şükrü Saraçoğlu Stadyumundaydı. Evimizdeydik anlayacağınız bu maçta ve biz evde kolay kolay maç vermezdik.

Abimler haftalardır bu maç için deli gibi idman yapıyorlardı. Mert bey, adam akıllı eve uğramıyordu bile, o derece.

Ceren'le ben hiçbir maçı kaçırmıyorduk zaten. Fenerbahçenin her maçına gidiyorduk, kızlarla ise zaten sabah akşam birlikteydik, bu dörtlü olarak.

Ceren her maça geliyordu ama, daha açıkçası abim haricinde kimseyle tanıştırmak nasip olmamıştı. Abimi de eskiden beri tanıyordu zaten.

Bugün kızlara söz vermiştim, bizimkilerle tanıştırıcam diye. Ayrıca Derbi olduğu için ikisi de gelmişti zaten, Sema Galatasaray'lıydı ama Lorin Beşiktaşlıydı ve "Lorin" yazan Beşiktaş formasını giymeyi tercih etmişti.

Ceren, "Ceren" yazan yeni sezon formasını, ben ise "C. Yandaş" yazan yeni sezon formamı giymiştim.

Sema ise, muhtemelen herkesin görünce gülme krizine gireceği, Galatasaray formasını giymişti. Hayır komik olan, Galatasaray forması veya Fenerbahçe tarafında olucak oluşu değildi.

Komik olan, Galatasaray formasının arkasında "A. Güler" yazıyor olmasıydı. Sema deli divane Arda fanıydı, aşıktı kız Arda'ya resmen.

Arda'nın göreceği anı iple çekiyordum diyebilirim. Gerçi Yunus abisinin de göreceği anı merak etmiyor değildim hani. Evet, Yunus Akgün olan Yunus. Sema'nın kuzeniydi, normalde her zaman Galatasaray maçlarında, onların teknik alanda olurdu. Bu sefer sadece, bizimle tanışmak için yapıcaktı bu çılgınlığı. Diğerleri umurunda değildi gerçi de, Arda içindi her şey.

Ben ve Ceren nasıl fanatiksek, o da o kadar fanatikti. Yunus benle yaşıttı, o yüzden ben abi demiyordum ona. Ama Sema 18, Ceren ve Lorin 21 yaşındaydılar. Onlar ona abi diyordu. Yunus Sema'yı her istediği zaman sokuyordu içeriye, tıpkı abimin bana yaptığı gibi.

Zaten beni Takım, hatta Jesus dedem bile tanıyordu artık. Çünkü her fırsatta tesise geliyordum, hatta kaçırabildiğimde Ceren'i de arada sokuyordum. İdmanları izleyebilelim birlikte, diye. Ama tabii Ceren'i bir iki defa getirebilmiştim tesise.

Beni kullanıyormuş gibi hissediyormuş, bu kızın bu kadar ince düşünmesi beni öldürüyordu. Çocukluk arkadaşıydık biz dördümüz, hayır yani ne kullanmasından bahsediyorsun değil mi ama?

Her neyse, 'Mert Hakan'ın kardeşi' vasfından da başka vasıflarım elbette var. Çeşitli sporlarla ilgileniyordum, dahası prodüktörlük yapıyordum. Ama sporda asıl olarak, tıpkı abim gibi futbolda ilerlemiştim. Hatta abim sayesinde, bir dönem Fenerbahçe kadınlar futbol takımında oynamam bile düşünülmüştü. Ama sonra çok yoğunluktan, bu mümkün olmamıştı.

Arada gidip, amatör ligde maçlara katılıyordum. Tamamen eğlencesine ama. Zaten az çok tanınıyordum, ama en azından Tesiste ve maçlarda çok işime yarıyordu, Mert Hakan'ın kardeşi olmak.

Mesela dakikalar sonra, Teknik alana bir Galatasaray'lı bir de Beşiktaşlı sokacaktım.

Abim sağ olsun!

Stada geldiğimizde, abimi aradım. İkinci çalışta açmıştı.

"Geldiniz mi abim?"

"Geldik abilerin bitanesi! Giricez birazdan içeri, direkt sizin yanınıza gelelim mi? Şans öpücüğü vereyim mi sana" dediğimde abim gülmüştü ve arkadan da gülme sesleri gelmişti.

Hoparlörde konuşuyordu eşşek adam, muhtemelen ayakkabısını falan bağlıyordu. "Ne gülüyorsunuz be, size de vereyim çok istiyorsanız?" dediğimde abim, "Hoşt, kim kimi öpüyo kızım" dediğinde ben de hoparlöre aldığım için, kızlar da buna gülmüştü işte.

Kıskanç herif.

"Kıskanç herif, ne var! Onlar da benim abim değil mi!"

Arda olduğunu tahmin ettiğim bir ses, "Aslında değil, sen benim ablam sayılıyorsun" dediğinde Sema, çığlık atıcak kıvamdaydı.

"Ardacım sen istisnasın ablacım" hepimiz gülmüştük. "Neyse, geliyoruz biz, hadi öptüm" diyip kapattım telefonu.

Kızlara, güvenceleri olan kartları verdiğimde hemen boyunlarına takmışlardı. İçeri geçtik ve yürümeye başladık.

Sema bi tık korka korka yürüyordu, çünkü Fenerbahçe kısmındaydık ve diğerleri şaşkın şaşkın bakıyordu.

Futbolcuların hazırlandığı kısma girdiğimizde yüksek sesle "Şans meleğiniz geldi amk!" diye bağırdım.

|Bölüm Sonu|

Bu ilk bölüm olduğu için, giriş ve tanıtım şeklinde düşünün.

Ayrıca umarım beğenmişsinizdir, öptüm sizi kocaman!

immahza
esenyurtrap
benimadimlucifer

Kumralım, Kerem AktürkoğluWhere stories live. Discover now