36

10K 678 117
                                    

36. Bölüm: Final

5 yıl sonra

Barlas'ın yakasını düzeltirken bir yandan onu tembihliyordum.

"Söz ver anneye, yaramazlık yapmak yok." Barlas yaşına göre olgun bir çocuktu, başını salladı ve hafifçe tebessüm etti. İlk defa okula giden oydu ancak ben ondan daha heyecanlıydım. Atlas Mert abinin elini bırakıp abisine koştu ve sıkıca sarıldılar.

En büyük şansım ikisinin iyi anlaşılmasıydı. Birbirlerini kıskanmamışlardı bile. Aralarında bir yaş olmasına rağmen Atlas çok daha küçük görünüyordu. Yaşıtlarından daha narin bir çocuktu, bana benziyordu.

"Çabuk gel." Dedi Atlas dudaklarını büzerek abisinden ayrılırken. "Geleceğim Atlas." Demişti Barlas da. Vedalaşma faslı bittiğinde zil çalmıştı. Atlas'ı kucağıma aldım ve Barlas sınıfına girerken ona el salladık. Kenara geçip Ege'nin, Ayas'la vedalaşmasını beklerken Ege sonunda sınıftan fırlamıştı.

"Of bırakmasa mıydım, evde mi eğitim görseydi? 6 saat nasıl ayrı kalacağım ben şimdi?" Söylediklerine kıkırdadım.

"Ama olmaz ki, sen istiyorsun diye okul ortamından uzak mı kalsın? En önemlisi arkadaşı olmasın mı? Gör bak böyle daha mutlu olacak."

"Orası öyle tabii." Dedi Ege, yavaş adımlarla okul binasından çıktık. Mert abi ve Ege'nin koruması arkamızdan geliyordu.

Aslında Ege'yle uzun süre küs kalmıştık ve buna rağmen içimde ona karşı bir kin yoktu. Annem olacak kadınla birlik olsa da o benim kardeşimdi. Sadece beni düşündüğünü anlayabilmem iki yıl sürmüştü. İki yıl.

Geçmiş:

Atlas yeni doğduğu için evden dışarı çıkmıyordum. Ege çok önemli bir konu konuşmak istediğini söyleyince mecburen gitmiştim. Panik bile olmuştum aceleyle çağırdığı için. Acaba Ata'yla mı kavga ettiler? Ayas'ın bir sorunu mu oldu? Derin teyzeye mi bir şey oldu? Derken içim içimi yemişti gelene kadar. Yanımda Kaya abi vardı o gün.

Kafeye girdiğimde kenarda köşede oturan arkadaşımı görmüş ve koşarak yanına gitmiştim. Çok gergin görünüyordu, sanki bir şey yapacak da emin olamıyor gibiydi.

"Ege." Dedim nefes nefese "Ne oldu?"

Ege gülümsemeye çalıştı ve "Sakin ol" dedi. Nefeslerimi düzene sokana kadar ağzımı açmadım.

"Kayra, anneni 22 senedir görmüyorsun. Hiç düşündün mü bunu?"

Anne sözünü duyunca kaşlarımı çattım. Anne, benim annem, beni dünyaya getiren kişi. Hiç ayrıntılı düşünmemiştim onu. Küçük bir çocukken bile hayalini kurmamıştım. Acımasızca gerçekler yüzüme vurulmuştu.

'İstememiş seni annen, bırakıp gitmiş.'

Kayra kendisini dünyada yanlız bırakan bu kadından, tanımadığı bu kadından nefret ediyordu.

"Hayır hiç düşünmedim." Dedim katı bir sesle.

Ege elimi tuttu "Bunu nasıl söyleyeceğim bilmiyorum ama.."

Şüphelenmeye başlamıştım o an. Korku sarmıştı bedenimi. Ya geldiyse? Ya tekrar girmek isterse hayatıma? Onunla yüzleşmeye hazır olmadığımı ilk kez hissetmiştim.

"O geldi." Dedi Kayra. Sözünü bitirir bitirmez masamıza yaşlı bir kadın geldi. Kayra tedirgin bir şekilde bana bakıyordu.

"Oğlum." Dedi kadın, ayağa kalktığımda boynuna sarılacak oldu ama onu ittim.

Süt Anne [BxB] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin