Demir Yarasa Gerçekliği

Episode 6: Is She Fine?

Justice Mount, 2013

Artemis, içine çektiği derin nefesle sakin olmaya çalıştı. Yanındaki Oliver da ondan farklı olmamasına rağmen ifadesizlik maskesi sayesinde nefes egzersizlerine gerek duymuyordu. Green Arrow ve Artemis olarak gelmişlerdi buraya.

"Her şey iyi olacak," dedi Artemis'e fısıltıyla. Kız ona yalnızca kısa bir bakış atabildi. Yaklaşan diğer çocuklar çoktan onu germeye başlamıştı. Ve topladığı özgüveninin azaldığını da hissetmeye başladı.

Sakin ol, dedi içinden. Akşam yemeğini düşün. J ile güzel bir yemek geçirecek ve bu endişenin gereksizliğini anlayacaksın.

"Yeni takım arkadaşınız, Artemis." Dedi Red Tornado.

"Tam olarak kim?" Dedi Aqualad merakla.

"Yeğenim," dedi Oliver ifadesiz bir sesle.

"Green Arrow'un gerçekten oldukça fazla yeğeni var." Dedi Robin kaşlarını kaldırarak.

Oliver ve Artemis, birbirlerine bir bakış attılar. Bu seferkinin gerçek yeğeni olduğunu söylemek istese de sustu.

Işınlama platformu çalıştığında bakışlarını odaya çevirdi. "Tanımlandı. B-0-3, Kid Flash."

Wally, büyük bir neşeyle içeriye girdiğinde Artemis az kalsın sesli bir şekilde küfrediyordu. Yüzündeki maskeye dua etmeliydi belki ama kimliğini söylediğinde Wally'nin ne diyeceğini düşünmek daha önemliydi.

"Bir okçu daha mı?" Dedi Wally sinirle.

Bu iş gittikçe zorlaşıyor.

🌃

Gotham, 2013

Şirkete girişinden beri asistanı Brendon'un tembihlerine göz devirmekten başka bir şey yapamıyordu. İşleri batıran bir patron olabilirdi ancak kimliğinden ve kişiliğinde ödün veren biri de sayılmazdı. "Sen çeneni kapar mısın yoksa kovulduğunu gösteren belgeler seni susturur mu?"

"Keşke kovsan dediğim anlar var Jasmine." Dedi Brendon bıkkınca. İç çekti. "Hayır, Bayan O'Neill. Ancak Bay Wayne ile tekrar bir sorunumuz olursa, tazminat ödemek zorunda da kalabiliriz. Maneviyat davaları kesinlikle daha zorludur. Maddiyat kısmını dert etmeyeceğinizi biliyoruz."

"Ve proje için bir erkeğe ihtiyacım var." Diye huysuzca konuşmaya geri döndü Jasmine. Mühendislikte en iyi şirketlerden biri Wayne Enterprises idi ve daha güvenilir de yoktu. Piyasaya bu konuda sövse de, yapabileceği bir şey yoktu. İki ay boyunca Bruce Wayne ile yüz yüze onlarca görüşme yapmak zorundaydı. "O kibirli herif aylarca bizi koşturdu. Ben bile 'bu kadar naz usandırır' dedim. Zamanımızı çaldı ve ben ona nazik olmak zorundayım."

"Sadece dayansanız?" Dedi Brendon ikna olması için.

"Senden nefret ediyorum." Dedi homurdanarak.

"İş aramaktan nefret ettiğim için size katlanıyorum." Dedi Brendon da aynı tonda.

İkisi de yalan söylüyordu ve bunu biliyorlardı. Aralarında, beş yıla yakındır süren bir espri olmuştu bu artık.

Toplantı odasına geldiklerinde ikisi de kendilerine ayrılmış kısımlara geçtiler. Bruce Wayne hariç çoğu kişi gelmişti. Takip ettiği mühendisler de olduğu için ifadesi yavaşça sakinleşti. Hatta kısa bir an, Bruce Wayne ile çalışmaktan mutluluk duydu. Sadece kısa bir an.