ECELLE NİŞANLI

47. Bölüm (Sen beni bırakmadın!)

Keyifli okumalar...

°°°

Amir'den...

Arya'yı odaya çıkarıp yatağa uzattım. Üstünü örttüğümde gözlerim karnına takıldı. 5 sene önce istediğim şey bu gün mümkün olmuştu. Arya'm ikimiziden bir parça taşıyordu. Açıkçası çocukları pek sevmezdim, ama o Arya'mdan bir parçaydı. O çocuk benim her zaman Arya'yla bağlantımın garantisiydi.

Elim Arya'nın karnına gittiğinde, 'bebeğimiz' dediğim zaman onun yüz ifadesi zihnimde canlandı. Nasıl bildiğimi merak ediyor olmalıydı. Aslında bilmiyordum, bir tahmin yapmıştım ve o da gerçek çıkmıştı. O gece Arya'yla birlikte olduğumuz zaman hamile kalmamak için ilaç kullanacağını biliyordum. O yüzden ilaçları vitaminlerle değiştirmiştim. Bu hayatta yaptığım en akıllıca hamle olmuş olabilirdi.

Elimi karnından çekip saçını okşadığımda kapı çalmıştı. Yavaşça gel dediğimde bir kadın ve Baran içeri geçmişti. Kadının bakışları Arya'ya kaydığında kaşları çatılmıştı. Baran kadına anlamaz ifadelerle baktığımı gördüğünde "Abi doktor istemiştin. Bu Mihri hanım. Daha önce de yengemle iygilenen doktor." dediğinde ayağa kalkıp "Arya'nın hamile olduğunu biliyor muydun?" diye sordum. Eğer böyle bir şeyi bana söylememişse onu bu dünyadan silerdim.

"Abi haberim olsa sana söylemez miyim? Engin hastaneye gitmişti ya, o zaman yengemi görmüş. Yengemin hamile olduğunu doktorun verdiği reçeteden öğrenmiş. Sen polislere yapacağın oyun için Engini merkeze gönderdiğinde haberi bize söylemek için geç kalmış." dediğinde gözlerimi doktorun üstünde sabitledim. Ona baktığımı gördüğü zaman elini öne uzatıp "Merhaba ben Mihri Karadayı." dediğinde eline baktım. Arya'mdan başka kadına dokunmak benim için haramdı.

Bakışlarımı elinden çekip yüzüne sabitleyerek "Bundan sonra karımın doktoru sensin. Ben seni ne zaman arayacaksam, sen o zaman bu evde olacaksın." Dediğimde kaşlarını çatıp "Arya hanım evli olmadığını söylemişti." dedi şüpheyle.

Bakışlarımın değiştiğini hiss ederken "O bebeğin babası bensem, kocası da benim! Sen bir doktorsan sadece işini yap! Seni alakadar etmeyen şeylerle ilgilenmene gerek yok!" dediğimde bana aynı ifadeyle baktığını gördüm.

Onun bakışlarını umursamayıp "Karım on dakikaya yakın bir süredir baygın." dedim 'karım' sözüne baskı yaparak. Devam edip "Tartıştığımız için sinirlenip bayılmış olmalı. Bebeğe bir şey olmamıştır değil mi?" diye sordum. Bebeğe hiçbir şey olmamalıydı.

Doktor "Arya hanım bebeği aldırmak isti..." dediğinde hemen lafını kesip "Doktor o çocuğa bir şey olmayacak diyorum, sen ne diyorsun? Arya'nın öyle bir düşüncesi yok. Bu bebek sağlıklı bir şekilde dünyaya gelecek!" dedim sinirle. Arya'nın bizim bebeğimizi aldıracağını düşünmüyordum. O bir cana kıyamazdı.

Benim canımı bile küçük bedeniyle korumya çalışmıştı.

Kapıya doğru ilerleyeceğim zaman "Karımı güzelce kontrol et. Bir şeye ihtiyaç olursa aşağıdakilere söylemen yeterli." dediğimde Baran benim için kapıyı açmıştı. Kapıdan çıktığımda Baranın boynunun arkasına vurup "Tüm planı anlatsaydın, Baran? O kadın bir doktor ve sen polislerle olan münakaşamızdan bahsediyorsun. Bir daha sakın böyle bir hata yapma!" dediğimde Baran başını sallayarak "Özür dilerim, abi. Sen öyle sorunca boşluğuma geldi anlattım." dediğinde başımı iki yana sallayıp çalışma odasına doğru yürümeye başladım.