17. Bölüm (Ruhumun katili)

34.3K 819 353
                                    

Keyifli okumalar...

°°°

"Ne!?"

Yanlış duydum. Evet, kesinlikle yanlış duydum. Öyle bir şey söylemiş olamaz!

Amir üstüme yürümeye başladığında, ben de geri geri gitmeye başlamıştım. Şuan istediğim tek şey bu saçmalığın son bulmasıydı.

Amir "Kendi isteğinle birlikte olalım istiyorum. Tüm vücudun benim olsun istiyorum." dedi sakince. Ne diyordu bu adam? O bana zaten tecavüz etmemiş miydi?

Bir adım daha geri gidip "İstemiyorum!" dedim kesin bir dille.

Amir Murat'a el hareketi yaparak "Sıkın bunun kafasına!" diye emretti. Muratla Batuhan hemen başını sallayıp gidecekken "Durun!" diye bağırdım.

Amir şaşkınlıkla "Kabul ediyor musun?" diye sordu.

Onun bu isteğini yapamazdım. Bir kez bana tecavüz etmiş iken ikinci kez buna dayanamazdım. Ruhum ölmüşken bedenimi bir daha öldüremezdim. Hem o gün şahit olmamıştım diye acısını hissetmiyordum. Ama şimdi bilincim açıkken bu olursa yaşamam imkansızdı.

"Sen ne bana soru sordun, ne de karşıma seçenek koydun. Senin benim karşıma koyduğun tüm seçenekler sana çıkıyor Amir Ateş!" diye onu oyalamaya çalıştım. Ne Batunun benim yüzümden ölmesine izin verebilirdim, ne de kendime ihanet edebilirdim. Ne yapacağımı bilmiyordum.

Amir üstüme doğru bir kaç adım daha atınca korkarak geri geri gitmeye çalıştım. Boynunda çıkan damarlar yutkunmama sebep oldu.

"Kabul mü ediyorsun." diye sertçe konuştu. Sormadı sadece yineledi.

Başımı hızla iki yana sallayıp "Hayır!" dedim içimdeki son cesaretle.

Gözlerimin içine bakarak "Sık kafasına Batuhan!" diye emredince gözlerim kocaman açıldı. Bu gün duyduğum hiçbir şeyi hazmedemeyecektim.

Dudaklarımdan "Hayır, yapma!" diye kelimeler dökülünce gözlerim korkuyla Batuyu buldu. Yarı baygın bir şekilde yerdeydi. Bilinci açık olsa da duyduklarını anlamıyor gibiydi.

Amir elinin tersiyle yanağımı okşayıp "Karar ver, Arya. Benimle birlikte olur musun?" diye sordu.

•••

Yazar'dan...

Amir bu soruyu korkuyla sordu. Karısına yansıtmasa da, kendisini seçmesini istiyordu. Batu denilen bu adam için kendisini feda etmesini istemiyordu. Karısının kalbinin o adama kaydığını düşünmek bile onu çıldırtıyordu.

Arya Amiri ikna etmeliydi, yoksa bu adamın ona ikinci kez tecavüzüne kendi izin verecekti.

"Amir dinle beni." deyip derin bir nefes aldı. Cümlesine devam etti. "Sabredeceğini söylemiştin. Bana zaman vereceğini söylemiştin. Neden böyle yapıyorsun yine? Seni sevmeyen bir kadına dokunmak, seni tatmin edecek mi?" dediğinde Amir gülümseyerek burnunu Arayanın saçlarına doğru yaklaştırdı. Derin bir nefes aldığında Arya'nın karnına ağrılar girmişti. Yanında olması ona yetmeliydi. Ama yetmiyordu.

Amir başını çekmeden, Arya'nın kulağına "Bu koku için kendimi bile öldürürüm. Bu kokunun kaynağının derinliklerini keşfetmek için bu dünyayı bile yıkarım!" diye fısıldadı.

Arya tüylerinin diken diken olduğunu farketti. Bedeni titredi. Geri çekilmek için hamle bile yapsa gidecek yeri kalmamıştı. Zaten niye insanlar dersten çıkmıyordu bunu da anlamıyordu.

ECELLE NİŞANLIWhere stories live. Discover now