10- Bu Normal mi?

9.6K 1K 1.7K
                                    

Selam fıstıklarım biz geldik.

Biz sizi çok özledik umarım siz de bizi özlemişsinizdir..

Oy sınırı +350 yine ve lütfen yorum yapın. Beni yorumsuz bırakmayın üzülüyorum sonra ;(

İyi okumalar bebeklerim

10- Bu Normal mi?

"Ne?"

Bir fısıltı gibi çıkmıştı bu kelime ağzımdan. Dehşetle açılmış gözlerimle en yakın arkadaşımın gözlerine bakıyordum şimdi. Bir işaret arıyordum. Benimle dalga geçtiğine dair herhangi bir işaret.

Ama yoktu.

Şaka falan yapar gibi bir hali yoktu ve öyle bir ifadeyle bakıyordu ki bana, her saniye biraz daha dehşete düşüyordum.

"Duydun." Dedi kararlılıkla omuz silkerek. Yüzlerimiz arasında birkaç santim vardı yalnızca ve ben geri çekilmek istesem de ayaklarıma ket vurulmuş gibi hareket edemiyordum.

"İlk öpücüğünü vermek istemiyor muydun? İllaki biriyle öpüşeceksen benimle öpüş işte."

Tanrım, çıldırıcaktım şimdi.

Ciddiydi. Jeon Jungkook şu an oldukça ciddiydi. Bana bu teklifi gerçekten yapmıştı ve bunu öyle basit bir şeymiş gibi dile getiriyordu ki, şimdi tam karşımda duran kusursuz suratına sağlam bir yumruk geçirmek istedim.

"Sen benimle taşak mı geçiyorsun?" Diye sordum an be an çatılan kaşlarımla. Rahatlığı beni delirtmişti.

"Sence geçiyor muyum Jimin?" Diye sordu parmaklarını ıslak saçlarının arasından geçirip diliyle dudaklarının üzerinden geçerken. Gözlerim istemsizce dudaklarına kaydığında kaşlarım olabilirmiş gibi daha da çatıldı.

"Sen.." dedim nihayet uzuvlarımı hareket ettirmeyi başarıp bir adım geri çekilerek. Gözlerim hala gözlerindeydi. Şok içindeydim. "Sen ciddisin."

"Neden bu kadar şaşırdın ki? Sonuçta bir öpücük. Üstelik bu sıralar buna oldukça takılmış durumdasın ve ben senin hata yapmanı istemiyorum hepsi bu."

"Hata yapmamı istemiyorsun öyle mi?" Diye kıkırdadım. Sinirlerim bozulmuştu. Sinirlerim fena halde bozulmuştu yine.

"Sırf bunu denemek için saçma sapan insanlarla takılmana gerek yok Jimin. Yönelimini bilmediğini söylüyorsun ben de sana öğrenmen için bir yol sunuyorum işte."

"Jungkook.." dedim gözlerimi sakin olmak adına kapatıp derin bir nefes alırken. "Sen ne dediğinin farkında mısın? Bana hata yapmamı istemediğini söylüyorsun ama benimle öpüş diyorsun. Asıl hata tam da burda." Diyerek öfkeyle volta atmaya başladım odanın içinde. Sonra duraksayarak bedenimi yine ona döndürdüm.

"Tanrı aşkına, biz en yakın arkadaşlarız ve en yakın arkadaşlar birbirlerini öpmezler."

Bana bunu nasıl sorabilirdi? Benimle öpüşmeyi ciddi ciddi nasıl düşünebilirdi?

"Doğru, en yakın arkadaşımın ilk öpücüğünü gidip piç kurusunun birine vermesi çok daha mantıklı haklısın."

"Jungkook sen cidden iyi değilsin." Dedim başımı inanamıyor gibi iki yana sallarken. Artık bu sahiplenme işinin gerçekten boku çıkmıştı çünkü.

"Şimdi de sırf başkasıyla öpüşmeyeyim diye, bana benimle öpüşmeyi mi teklif ediyorsun? Sence normal bir şey yani bu öyle mi?"

"Tamam." Dedi gözlerini gözlerimden kaçırıp belindeki havluyu sıkarken. Ve sonra bana arkasını dönüp dolabına yürüdü. "Tamam, unut gitsin haklısın. Ben iyi değilim."

My Youth Is Yours | JikookWhere stories live. Discover now