SON

17.6K 1K 731
                                    

Bölüm şarkısı; Oy u Hayu Pry Dunayu- Burcu Yıldız

"Ve terbiyecesi bir gün kendine yetiştirebileceği bir eğitimsiz, kendine güveni olmayan bir aslan bulur. Aslanın gözlerinin içine baktığında kendi şeytanını görür..."

Pusat sırtımı okşamaya devam ederek çizgi film izleyemiyoruz diye masal anlatıyordu. Sadece benimle ilgileniyordu. Yalnız benim iyi olmamı istiyordu.

"Gün geçtikten küçük aslanın üzerinde hakimiyetini kurar. Aslanın buna dayanamaması sonucunda sadece onu avlamayı düşünür, terbiyecisi için bu çok olağan bir durumdur çünkü. Güçsüz olanın yaşamasına gerek yoktur onun için. Terbiyecisi sadece kendisini alt etmek için kendinden güçlü bir şeytan daha yetiştirmek, terbiye etmek ister... Ama zamanla tam tersine döner olay. Küçük aslan, terbiyecisini eğitmeye başlar. Kalbinin en kör noktasına bir duygu tohumu güverir. Ve zamanla terbiyecesi aslana aşık olur."

Afalladığımda kafamı kaldırıp yüzüne bakmak istedim ama cesaret edemedim. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atarken sadece ona daha sıkı sarıldım.

"Aşk onun için bekletilmiş ve daha acı dolu bir ölüm olur. Terbiyeciyi şaşkına çeviren bir şey daha olur. Kendisinden daha çok onu düşünmeye başlar. Önceki planı kendi yetiştirdiği aslanın ellerinde ölmektir, ama küçük aslan terbiyecisi öldüğünde, kendisi öldürünce yıkılacaktır. Bu yüzden terbiyecisi bir karar verir ve diğer tüm insanların canının onun bir nefesine kurban edebileceğini anlar. Küçük aslandan uzaklaşır. Çünkü eğer kalırsa içindeki şeytan yüzünden ya onu öldürecektir, ya da kendisini öldürtecektir. Gün gelir hiçbir iz bırakmadan çekip gider. Onu uzaktan izler. Küçük aslanın yıkıldığını gördüğünde ise inanılmaz bir azap duyar. Onu kaybettiğinde ise kendini de kaybeder.Ve gün gelir onu tekrardan bulur. Küçük aslan tam da istediği gibi bir avcıya dönüşmüştür. Terbiyecisi o an düşünür, acaba öldürebilir mi kendisini?... Yok öldüremezmiş." dedi gülerek ve boynumdan sıkıca öptü. Derin bir nefes aldı. Nefesi titriyordu.

"Terbiyecinin peşinde olan düşmanları, onu eğitip üzerine salıp öldürmesini isterler. Ama küçük aslan yine ihanet edemez. Ve bir gün gelir o düşmanlar terbiyecinin zaafını bulurlar. Bu zaafı kullanıp onu kapana kıstırırlar. Terbiyeci uzun uzun düşünür ve yıllardır engellediği o gerçek ile baş başa kalır. Bir karar verir. Kendisi ölecektir ama içinden küçük aslan ne olursa olsun nefes alacak diye düşünür-"

"Hayır." dedim bağırarak. Kafamı çekip yüzüne kaşlarım çatık, biraz da korkuyla baktım. "Hayır, olmaz."

Gözleri yüzümün her köşesinde turladı ve gülümsedi. Yüzüklü elini uzatıp yanağıma koydu ve okşadı.

"Yaşaman lazım bebeğim. Ben ölümüme engel olamayacağım ama senin yaşaman lazım." kafamı olumsuz anlamda hızlı hızlı salladım.

"Sen olmadan yaşayabileceğimi düşünüyor musun? Ben eğer gittiğin o bir yılda yaşadıysam seni bir gün bulmak umuduyla yaşadım. Nefes alan bir ölü gibiydim. Kalbim atmıyordu, sadece yaşıyordum." yüzündeki gülümseme soldu, yutkundu. Ama halâ baş parmağı ile dudağımın kenarını okşuyordu.

"Senin ölümünü bile düşünmek bana acı verip, sırf düşünmemek için beynimi parçalama isteğimi kamçılıyor... Ben sen ölürsen, dayanamam."

Bir süre sadece gözlerimin içine baktı. O an günlerdir düşündüğü planının saniyeler içinde değiştiğini anlamıştım. Pes etmiş bir nefes alıp beni kendine çekti ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

İlk defa onun gibi karşılık verdim. Alt dudağını ağzıma alırken daha da yapıştım. Öyle yumuşak ve özlem dolu öpüyordu ki, soğuk depo birden sıcacık olmuştu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jun 13, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ŞEYTAN RUHLU ADAM Where stories live. Discover now