Selâmlar canım okurlarım!..
Yine bomba gibi bir bölümle geldim.
Bakalım bu bölümde neler olacak?
Heyecan dorukta!..
Bu arada..
306 bin okunma olmuşuz.😍😍
Her geçen gün ailemiz daha da büyüyor.Kocaman bir aile olma yolunda hızla ilerliyoruz.
Beni yalnız bırakmadığınız için,hikayemi benden fazla sahip çıktığınız için sizlere ne kadar teşekkür etsem az canlarım.
Rabbim,benden eksikliğinizi göstermesin.🙏
Daha da büyüyen kocaman bir aile olmak dileğiyle inşallah!..❤️
Keyifli okumalar canlarım.😘
Yorum ve oylarınızı sevgiyle bekliyorum.
Görselde; Bölüm afişimiz var.
Bölüm müziğimiz; Tuğkan - Sen Benim
************************************
Tut ellerimden sevdiğim,
Kalbim kalbinde çağlasın
O cennet gözlerinden
Kalbime binlerce yıldız aksın!...
duslerkitapligi
************************************
Evimin önüne geldiğimizde,arabadan durduğunda Sırat benden önce inerek benimde inmeme yardım etti.Kendi başıma yürüyebileceğimi söylesem de beni bırakmadan belime sarılarak yürümeme yardım etti.Üzerime böyle titremesi,kırılmamdan korkarak beni sarıp sarmalaması yüreğime iyi geliyordu.Onun benim yanımda olması öyle güzeldi ki..
Evin anahtarını çıkarıp kapıyı açtı ve beraber içeri girdik.Oğlumun içeriden bıcır bıcır sesi geliyordu.Eşyalarımızı kapının yanındaki portmantoya eşyalarımızı bırakıp,ayakkabılarımızı çıkardık.
''Sen yukarı çıkıp bir duş al istersen hayatım,ben oğlumuzla ilgilenirim.''
''İyi olur canım,şu üzerimdekilerden bir an önce kurtulmak istiyorum.''dedim üzerimdeki tozlu kıyafetlere bakarak.''Biraz dönerim.''diyerek merdivenlere yöneldiğimde arkamdan ''Acele etme..''dediği duydum.Yukarı çıkarken aşağıdan oğlumun ''Babbaaaa!!''diye bağırdığını duyduğumda gülümsedim.Odaya girip hızlıca giyeceğimi giysileri hazırlayıp banyoya girdim. Üzerimdekilerden kurtulup onları banyonun köşesine bir yığın halinde attım.Sonra da duşu açıp altına girdim.Başımdan aşağı akan sıcak su bedenimi gevşetti.Bedenimin bütün kirlerden arındığımdan emin oluncaya kadar suyun altında kaldım.Suyu kapatıp çıktığımda havluya sarınıp banyodan çıktım.Yine hızlı bir şekilde üzerimi giyinip saçlarımı kuruttum.Başımı kaldırıp aynaya baktığımda artık daha iyi görünüyordum.Yatağımın üzerine çöker gibi oturdum.Başıma gelenleri geçiştirecek değildim.Ölümle tehdit edilmiş,ölümün kıyısından dönmüştüm.Bir kadının kendi hayatını yaşamak istemesi,sevmek,mutlu olmak istemesi bu kadar mı kötü bir şeydi. Herkesi arkamda bırakıp yeni bir sayfa açmıştım.Uğradığım,yaşatılmak zorunda bırakıldığım ihaneti bile sineye çekip,uzaklaşmıştım.O leş yeyicilerden uzaklaşmıştım.Ama nedense bir türlü peşimi bırakmıyorlardı.Aklıma geldikçe sinirleniyordum.Kalbim korkuyla çarpıyordu.Ya..Ya oğlumun yanına,sevdiğim yanına gelemeseydim?Onlara sarılamasaydım ne yapardım?İçine düştüğüm ruh halinden sıyrılmaya çalışarak yerimden kalkıp aşağıya indim.Bir saniye daha onlardan uzaktan geçiremeyecektim.Salonun kapısına geldiğimde olduğum yerde durdum.Karşımda öyle güzel bir manzara vardı ki..Boğazıma kadar gelen hıçkırığı basıtırıp, zorlukla yutkunarak dolan gözlerimi kırpıştırdım.Sırat yere sırt üstü yatmış oğlumda onun üzerindeydi ve ikisi yerde debeleniyorlardı.Yüzlerindeki gülümsemeden çok eğlendikleri belliydi.Daha fazla orada duramayarak yanlarına yaklaşırken sitemle evimin erkeklerine seslendim.
''Bakıyorum da bensiz keyfiniz yerinde beyler..Bana da yer var mı?''dediğimde oğlum babasının üzerinden kalkarak ''Anneee!!''diyerek paytak paytak bana koşturmasına sevgiyle baktım.Kollarımı açıp yere eğilip onun kucağıma gelmesini bekledim.
''Anneee..''diyerek bana sarılan oğluma sımsıkı sardım.
''Bebeğim..''
Kollarımdaki minik bedeni sarılıp sarmaladım ve mis gibi kokusunu doya doya içime çektim. O minicik kollarıyla boynuma sarılması ruhuma ilaç gibi geldi.Doğrulup ayağa kalkarak Sırat'ın yanına oturdum.Kucağımdaki oğluma daha sıkı sarıldım.O anda babaannemin söylediği bir söz aklıma geldi.''Karadutun lekesini sadece kendi yaprağı çıkarırmış.Babaannem,insan da bu ağaç gibi demişti bize..Yarasına ilacı başka yerde arayan her zaman yanılır..Yaranın merhemi kendi dalındadır.''demişti.Haklıydı.. Benimde dalım,yaprağım bana şifaydı.Canımdan can olan yavrum her derdime devaydı.Bir süre öylece sessizce oturduk.Oğlum kucağımda uyuya kalınca Sırat yerinden kalkıp,yavaşça oğlumu kucağına aldı.
''Ben yatırıp geliyorum hemen.''diyerek mırıldandığında başımı salladım.O Batın'ı odasına çıkarırken bende oturduğum yerden kalkıp,mutfağa geçtim.Dolaptan kahveyi çıkarıp,cezveye su doldurup ocağa koydum.Kahve piştiğinde çıkardığım fincanlara döktüm.Fincanları alıp salona geçip yerime oturdum.Aşağı inip yanıma gelip oturdu.
''Yerine yatırdım.''
''İyi yaptın canım.Uyku saatinde yatması iyi oldu.Gündüz uykusu uyumayınca akşam sersem gibi oluyor.''
''Uyuması iyi olmuş o zaman.''
''Hı hı..Türk kahvesi yaptım,içersin değil mi?''
''Senin ellerinde ne olursa içerim ben güzelim.''diye bana gülümseyerek uzanıp ortadaki sehpadan kahvesini aldı.Bir yudum alarak gözlerini yumdu.
''Hııımm..Çok güzel olmuş,ellerine sağlık bir tanem.''
''Afiyet olsun!..''dedim gülümseyerek.Bende kahvemden içerek derin bir aldım.
''Oh!..Bu iyi geldi gerçekten.
''Katılıyorum.''diye mırıldandım.Kahvelerimiz bittikten sonra birbirimize sarılarak oturduk.
''Sıhhatler olsun hayatım.''dediğinde Sırat'a döndüm.
''Sağ ol canım,banyo iyi geldi gerçekten.''
''Söylemiştim..''diyerek eğilip şakağımdan öptü.Kokumu derince içine çektiğinde ürperdim.Beni kendine çekip göğsüne yaslanmamı sağladı.
''Çok güzel kokuyorsun.''diye mırıldandı.
''Şampuandan dolayıdır.''dedim
''Hayır şampuan değil,bu senin kokun aşkım.Ev gibi,yuva gibi kokuyorsun güzelim.Ve ben bu kokuyu,senin portakal çiçeği kokunu ilk aldığımdan beri kendimi evimde hissediyorum..Sen benim evimsin,kalbimsin sevgilim..Hiç düşlemediğim o ailenin temelisin.Benim başıma gelen en büyük mucizesin..''diyerek alnını alnıma yaslayarak gözlerini kapatıp,derin bir nefes aldı.
''Sana bir şey olacak olsaydı eğer ne..ne yapardım bilmiyordum.Yanına gelirken öyle çok korktum ki sana bir şey olacak diye.Nefesim kesildi,kalbim öyle bir yandı ki.''
''Özür dilerim..''diye mırıldandım.Onun neler hissettiklerini,acısını yüreğimde hissediyordum.
''Şşştt!..Özür dileme..Senin değil bunu yapanların özür dilemesi lazım.Senin canını yakmaya çalışanlardan,bunu yapanlardan tek tek hesabı soracağım güzelim.Yemin ederim yapacağım.''dediğinde korkuyla gözlerimi açtım.Ama o bir şey dememe izin vermeden beni biraz daha kendine çekip soluğumu kesercesine beni öptü.Sonra geri çekilerek elleriyle yüzümü tutup yüzüme öpücükler kondurdu.Beni koltuğa oturtup önce ellerimden öptü.Avuçlarımın içine şefkatle dudaklarını bastıran bu adam çok güzel seviyordu.Önümde diz çöktüğünde şaşkınlıkla ona baksam da sesim çıkmadı.Eteğimin üzerini örten yaraları açığa çıkardı ve eğilip dizlerimin üstünü,tam yaralarımdan öptü.Nefesim kesildi ve duygu yoğunluğundan gözümün kıyısından bir damla yaş süzüldü.
''Yarandan öptüm sevdiğim..Acımasın,yanmasın canın bundan sonra.Ben yaralarını sararım.Yeter ki yara en derininde ruhunda olmasın.Gözlerindeki baharlar solmasın,ben sana her şey olurum.''dediğinde hıçkırarak ağlamaya başladım.Yerinden doğrulup beni kucakladığında kollarına atıldım.Onun güçlü göğsüne başımı yaslayıp,bedenine sarılarak içim çıkana ağladım.Saçlarımı okşayıp beni sakinleştirmeye çalışan sevdiğim adama sımsıkı sarıldım.
Bir müddet sonra durulduğumda beni banyoya götürdü.Yüzümü yıkamama yardımcı oldu.Salona geri dönüp yerime geçip oturduğumuz anda kapı çaldı.
''Mısra'yı aramıştım,gelen odur muhtemelen.''diyerek yanımdan kalkıp kapıyı açmaya gidince, bende yerimden kalkıp ardından gittim.İçeri giren arkadaşım tam Sırat'a beni soruyordu.
''Buradayım canım.''dedim yanlarına yaklaşırken.Endişeli gözlerle bana bakıp hızla yanıma geldi.Dikkatklice yüzüme ve vücuduma bakıp hasar tespiti yaptı.
''İyiyim ben canım,endişelenme.''dediğimde bana sıkıca sarıldı.
''Nasıl endişelenmeyeyim,şu haline bak!Ah onları bir elime geçirirsem var ya..''
''Sen kimseyi incitemezsin canım..''
''Evet,incitmem ama içeri tıkabilirim. Ellerine kelepçe takılana kadar bu işin peşini bırakmam.''dediğinde Sırat'ta onu onayladı.
''Adam elimizde zaten,sen yapmamız gerektiğini söyle yeter.''dediğinde Mısra yüzünde beliren gülümsemeyle ''İşte bu çok iyi bir haber!''dedi.
Sırat,başını sallayarak ''Evet,öyle..''diyerek bana döndü.''Benim biraz işim var hayatım,birkaç saate geri dönerim.''
''Tamam canım..''dedim gülümseyerek.Adam,bütün gün benimle ilgilenmekten işlerini yapamamıştı.
''Mısra yanında zaten ama yine de bir ihtiyacın olursa ara beni.''diyerek sarılıp saçlarımdan öperek gözlerime baktı.
''Sen gel yeter bana..''dediğimde gözlerinde ışıltıyla bana bakıp anlamlı bir şekilde gülümsedi.O kapıdan çıktıktan sonra bende Mısra ile birlikte mutfağa geçtim.
''Kahve içersin değil mi?''
''Sorman hata..Sabahtan beri adliyedeyim.İşim uzadıkça uzadı.Sırat aradığında bir davaya girmek üzereydim,nasıl korktum biliyor musun?''dediğinde içimden ''Bende çok korktum.''dedim.Hızlıca kahveleri hazırlayarak elime aldım ve karşısına geçip oturdum.Kahvesinden bir yudum aldıktan sonra meraklı gözlerini üzerime dikti.
''E hadi ama anlat neler oldu?''dediğinde derin bir nefes alıp olanları anlatmaya başladım.
************************************
Ezra'yı evde bırakıp çıktıktan sonra kapıda beni bekleyen arabaya ilerledim.Genco,hemen koşturarak yanıma geldi.
''Bana yerlerini bulduğunu söylece Genco.''
''Kadının yerini bulamadık maalesef abi.Ne iş yerinde ne de evinde yoktur.Kimse nereye gittiğini de bilmiyor.''dediğinde ''Siktir!.''dedim dişlerimin arasından.
''Adamın yerini bulduk,hala iş yerinde abi.''dediğinde başımı sallayarak ''Oktay beyi bir ziyaret etmek lazım..''diyerek arabanın kapısını açıp yan koltuğa geçtim.Bu sinirle araba kullanırsam kaza yapabilirdim.Genco hemen direksiyona geçip arabayı çalıştırdı.Yol boyunca sinirden yerimde zor durdum.Benim kadınıma,zarar vermeye çalışmışlar hatta öldürmeye kalkışma cüretini göstermişlerdi.O herifin ve yanındakilerinin artık aileme,sevdiğim kadına zarar vermesine dayanamıyordum.Ben gözümden sakındığım narin çiçeğime el uzatmaya kalkanın elini kırıp cebine koyardım.O şerefsizin çalıştığı şirkete ulaştığımızda yanımdaki adamımla birlikte içeri girdik.İkinci kata çıktığımızda oradaki görevlilerden odasını öğrendik.Bizi engellemeye çalışsalar da kapısını açıp içeri girdik.Masanın başında oturan ikili bizi görünce şok içinde bize baktı.Kadın,adamdan hızla uzaklaştığında onlara tiksinerek baktım.
''Abi bu o,aradağımız kadın.''diyerek yanımda sessizce konuşan Genco'ya bakmadan başımı salladım.Hala bize şok içinde bakan ikili arkamızdaki sekreterin sesiyle ona döndüler.
''Oktay bey,engellemeye çalıştım ama.''diyen kadını Genco kolundan tutup dışarı çıkardı.
''Ne işin var burada?''diye soran Oktay'ın ardından araya giren kadına ters ters baktım.
''Siz kimsiniz?!Kapıyı böyle nasıl açarsınız..''diye cırladığında yüzümü buruşturdum.
''Siz benim kim olduğumu daha iyi bilirsiniz hanımefendi.Ne de olsa nişanlımı öldürmeye teşebbüs edecek kadar delisiniz.''
Oktay şaşkınlıkla bana sonra da yanında ki kadına bakarak''Ne?Ne demek oluyor bu Tülay?Sen yine Ezra'nın yanına mı gittin!''diyerek yanındaki kadına bağırdı.
''Ben..''
''İki defa aynı hataya düşüp onu rahatsız ettiniz!Şimdi de nefretiniz ne kadar büyükse artık onu öldürmesi için adam tuttunuz.Söylesenize sizin derdiniz ne!''diyerek elimi önümdeki masaya sertçe vurduğumda yerinden sıçrayan kadını umursamadım.
''Sen kimsin ulan!Kimsin de benim sevdiğim kadına zarar vermeye kalkıyorsun!''diye kükrediğimde Oktay araya girmeye kalktı.''Bir yanlış anlaşılma olmalı o..''
''Kes sesini!Bu yanındaki iğrenç yaratığı da seni de ailemin etrafında bir defa daha görmeyeceğim demiştim.Peki siz ne yaptığınız?Ben söyleyeyim ona zarar vermeye kalktınız.Sizi bulamayacağımı falan mı sanıyordunuz?Yok öyle bir dünya!'ikiniz de bundan sıyrılamayacaksınız. Size dünyayı dar edeceğim!''
''O kadın ölmeyi hak..''
''Bir kelime..Bir kelime daha edersen kadın olduğunu unuturum ve o zaman da hiç iyi şeyler olmaz.''diye uyardım onu sertçe.
''Bu kadar yeter,tehdit etmeyi bırakıp çık git buradan.''
''Kolaysa çıkarsana lan!''diyerek kolumu tutmaya çalışan adamın bileğini tam tur kıvırıp ses gelene kadar bırakmadım.
''Ahh!!..''diye bağırmasından nedense zevk aldım.
''Ayy Oktay!''diye cırlayan kadını hiç umursamadan bileğini bırakmadan acıdan kıvranan adamın yüzüne doğru eğilip dişlerimin arasından konuştum.
''Seni uyardım!Bana,aileme bir daha bulaşırsan sana yapacaklarımdan o zaman kork demiştim.''
''Onlar benim ailem..''
''Siktir oradan!..Nereden senin ailen oluyor.O devir kapanalı çok oldu koçum.Senin bunu algılayacak kapasiten olmadığını biliyorum.Bunun senin yanına bırakmayacağım Oktay.Sen benim canımı yaktım bende seninkini yakacağım.''
''Yemin..Yemin ederim benim bu olayla bir alakam yok.Ben onlara zarar vermem.''
''Daha önce verdiğini ne çabuk unuttun!''
''Bunu ben yapmadım.Tülay kendi başına yapmıştır.''dediğinde odanın diğer köşesine kaçan kadını göz hapsine aldım.
''O..O benim erkeğimi elimden almaya kalktı.Hala peşindeydi..''
''Hoşt lan!..''diye bağırarak elimi bırakmadan Oktay'ı da sürükleyerek yanına yaklaştım hızla.''Bir daha Ezra'ya dil uzatırsan o senin dilini koparıveririm anladın mı beni!Senin gibi biri,benim kadınımın namusuna dil uzatamaz! Ezra, bu herifin yüzünü bile görmek istemiyor bir de peşinde mi koşacak?Esas senin yanındaki bu herif Ezra'nın peşini bırakmıyor.Siz kendinizi çok yüksek yerde görüyorsunuz ama dünya sizin etrafınızda dönmüyor.''diyerek tiksintiyle hala kolundan sıkıca tuttuğum herifi kadına yanına ittim.Elimi pantolonuma dilerek kapıya doğru ilerleyip açtım.Onlar benim gideceği sanırken içeri giren polislerle yüzlerinin renginin atmasını zevkle izledim.Ellerine kelepçe takılırken ''Bize bulaşmamanızı söylemiştim.İçeride bol bol duvarlara bakıp bunu hatırlarsanız iyi edersiniz.''dedim.Onlar ellerinde kelepçeyle götürülürken şirketteki çalışanlar onlara merakla bakıp fısıldaşıyorlardı. Genco ile birlikte polislerin ardından oradan çıkıp yola koyulduk.Önce benim eve uğradık.Üzerimi değiştirdikten sonra yardımcıma hazırlattığım yemekleri alıp eve doğru yola koyuldum.Yolda yanından geçtiğimiz bir oyuncakçı dikkatimi çekince Genco'ya arabayı durdurmasını söyledim.Elimdeki torbalarla mağazadan çıkıp arabaya yerleştirdim.Eve ulaştığımızda arabadan inip eve doğru yürüdüğümde kendimi rahatlamış hissediyordum.Kapısında durduğum bu yer evimdi,içindekilerse ailem..Bu duygu benim için hem çok yabancı hem de çok tanıdıktı.Sanki hep bu anı beklemişim gibi..Dünyaya ilk gözlerimi açtığım zamandan beri bu anı,bu huzuru beklemişim gibi.Bazı duygular pahabilemeyecek kadar değerlidir.İşte göğsümü dolduran bu sevgi de öyle değerliydi benim için ve ben sevdiklerimi,en değerlilerimi korumak için gerekirse her şeyle,herkes mücadele ederdim. Yeter ki onlar hep yanımda olsunlar.
************************************
Evet..
Bir bölümün daha sonuna geldik.
Nasıldı bölüm canlar?
Sırat'ın tepkisini beğenenler?
Sizce yeni bölümde neler olacak?
Tahminleriniz neler?
Yorum ve oylarınızı yazarsanız çok sevinirim.😊
Gelecek bölümden görüşmek üzere sağlıcakla kalın canlarım.😘😘
Not; bu hafta hem dershanem başladığı için hem de sınavlarım olduğu için çok yoğundum o yüzden bölüm biraz gecikti.Hepinize anlayışınız için çok teşekkür ederim. Seviliyorsunuz.🤗❤️