85.BÖLÜM

2.7K 120 8
                                    


Selamlar güzel okurlarım..🤗
Nasılsınız bakalım?

Bu bölümde çok şey olacak..

Aşk, heyecan ve aksiyon dolu bir bölüme hazır mısınız bakalım?
Şimdiden söylüyorum kendinizi her şeye hazırlayın! Çünkü bomba gibi bir bölüm geliyor.

Keyifli okumalar canlarım..

Yorumlarınızı ve oylarınız sevgiyle bekliyorum.

Görselde; Afişimiz var.  
Müzik; Muhabbet & Berrin Keklikler - Beni Bırakıp Gitme

*****

İçimde sana doğru çağlayan binlerce nehir..

Başka yolu yok!

Senle birlikte atmalı bu sefil yüreğim.

Gel, bırakma ellerimi sevdiğim..

Gözlerini görmeden nefes alamaz 

Solar gider kalbim..

                                                      duslerkitapligi

*****

Gelecek, içinde neler barındırdığı bilinmeyen denkler dizisi gibidir. Bundandır korkumuz.. Bir adım sonrasında önünü görememenin korkusu işler içimize. Kendimizi, ailemizi, tüm sevdiklerimizi koruma dürtüsü oluşur. Yine de ellerimizden akıp gitmesine engel olamayız zamanın, sevdiklerimizin.. Tutamayız olanları.. Sonrasındaysa başlar keşkeler...

Bir saat sonra kahvaltı masasına oturduk. Sırat, Rana ve Belma ablayı organize edip mükellef bir sofra hazırlamıştı. Onlara kalmadan canım kocam, önümdeki tabağı alıp sofrada ne varsa doldurdu. Gözlerimi açarak önüme konulan tabağa bakakaldım. Ben bu kadar şeyi yiyemezdim ki! Hem yesem bile kaç kilo alırdım Allah bilir. Zaten şimdiden şişmiş vaziyetteydim. 

''Bu çok fazla hayatım, bitiremem.'' dediğimde gülümsedi. Yüzüme düşen saçı kulağımın arkasına sıkıştırarak gözleriyle şişmiş karnımı işaret etti.

 ''Senin değilse bile bebeklerimizin besine ihtiyacı var güzelim. O tabaktakileri yiyebileceğini biliyorum. ''diyerek kaşlarını muzipçe kaldırdığında  neyi ima ettiğini anlayarak mahcup bir ifadeyle gözlerimi kaçırdım. Bunu söylemesinin sebebi, geçen hafta gecenin bir yarısı midemin kazıntısıyla buzdolabına dadanmamdı. Anneciğimin elleriyle yaptığı dolmaların tadına bakmak istemiştim ama sonunda tencerenin dibini bulmuştum. Tabi tencerenin başında beni o halde yakaladığında çıldırmıştı. O saat doktoru ayağa kaldırıp bir şey olmadığına ikna olana kadar başımda nöbet tutmuştu. O hali gözümün önüne gelince gülmemek için dudağımı ısırdım.  

''Lütfen hayatım, yapma şöyle şeyler.'' diye kulağıma fısıldadığında kızarmış yanaklarla tabağıma gömüldüm. Midem açlık sinyallerini kesip kükremeye başladığında şaşkınlıkla karnıma bakıp somurttum. Onlarsa bu halime daha fazla güldüler. Keyifle yaptığımız kahvaltının sonunda kapı çaldı. 

Rana ''Ben bakarım!'' diyerek yerinden kalkıp koşarak kapıyı açtı. Elinde bir demet çiçek ve paketle içeriye giren adamla hepimiz sevinçle ayağa kalktık. 

''Dayiiiii...'' diyerek ona doğru koşan oğlumu kucağına almak için elindekileri kardeşimin eline tutuşturdu. Eğilip yeğenini kollarına aldığı gibi ayağa kalkıp kucağında hoplattı. 

''Aslanım benim, off sen görmeyeli baya büyümüşsün dayıcım yaa.. Bakayım şu kaslara, hey maşallah! Kime çekmiş acaba?'' dediğinde Rana ile ikimiz gözlerimizi devirip güldük. 

EZRA (KALBİMİN PUSULASI SERİSİ 1)On viuen les histories. Descobreix ara