Hayalperest

By yazmasamdelirecektim

1.3M 32.2K 6.1K

Bir tarafta liseli bir kız ... Bir tarafta aşırı karizmatik ünlü bir oyuncu . Bu iki insanın yolları bi nokta... More

Hayalperest
1|Hoop İstanbul ben geldim
2|Ne işim varmış benim burda
3|Meraba ben kas yığını
4|Sıkı tutunun , biz geliyoruz
5|O ego sana ağır gelmiyo mu ya
6|Rüyalar , gerçek olur mu ?
7|Liseli mi oldun , kas yığını
9|Kusura bakma , tipim değilsin
10|Seni önemsiyorum aptal
11|Gizli hayranım mı varmış ?
12|Sen nerden çıktın Barış ?
13|Geçmiş olsun güzelim
14|İlk öpücük
15|Saçmaladım, özür dilerim
16|Günaydın güzelim
17|Laboratuvar fantezisi
18|Aşk , birlikte lahmacun yapmaktır
19|Gecenin Başlangıcı:Çıplak Kerem
20|Sen sus dudakların konuşsun
21|Meraba Melis
22|Esas Oğlan & Figüran Kız
23|İşte şimdi sıçtık
24|Bu gece misafiriz
25|Şişe çevirmece oynayalım
26|Kim sever seni,benim sevebildiğim kadar
27|Ben senden vazgeçmem
28|Arsız gönül iflah olmuyor
29|Özel Zeynep Dersanesi
30|Köfte ve patatesin aşkı
31|Herşey için çok geç artık
32|Herşeyin bittiği gün
33|Oğlan kızı kaybeder
34|Hoşbulduk sevgilim
35|Bize bi tatil lazım
36|İtalya yolcusu kalmasııın
37|Kışkançlık krizleri
38|Oyun başlasın Zeynep!
39|Artık Benimsin
40|Baklavalara zarar gelmesin
41|Ben neden evlenemiyorum?
42|Sevişmeden uyumayalım
43|Eyvah!Aldatıldım!
44|Dönüşü olmayan yol
45|Ayrılsak da beraberiz!
46|Karmakarışık aşk hayatım
47||Komşu komşu huuu!
48||Evet mi Hayır mı ?
49||Bir Aşk Hikayesi
50||Kıskanç Kerem çok yakında...
51||Alev alev yanıyoruz
52||Yaz başlasın o zaman.
53||Sen de nereden çıktın Devlin?!
54||Ay hadi inşallah!
56||Biz her mevsim güzeliz
57||Peri masalında yaşamak...
58||Organize işler bunlar...
59||Dejavu
60||Gitmek istedin ve gittin
61||Hayalperestin gerçek dünyasına giriş
62||Bir masal daha bitti
63||Kadere inanır mısın?
64||Hayallerinin peşinden koşmak pişmanlıktır
65||Huysuz ve tatlı kadın
66||Sen benim kanayan yaramsın
67||Canımın içi böyle şeyler yalnızca filmlerde olur

55||Sen benim sarhoşluğumsun ...

10.2K 436 95
By yazmasamdelirecektim

ithaf listemi kaybettiğim için yeni ithaflar alıcam... ilk yorumu yapan ithafı kapar , uzun yorumları sebebiyle açılışı bayanparanoyak la yapıyorum.bu arada bölüm feci şekilde +18 kızlar... uyarıyım da ben :) iyi okumalar :)

Kerem hesabı ödedikten sonra kolunu omzuma attı ve sahil şeridinde otele doğru yürümeye başladık.Aklımda ne biraz şüphe veya endişe ne de korku vardı.Hiç konuşmadan kendi sessizliğimize eşlik eden dalga gürültüleriyle uzun bir süre yürüdük.Keremi istiyordum ve gün geçtikçe bunu inkar etmek zorlaşıyordu.Onu istiyordum ve bu utanılması gereken birşey değildi.

Hayatımda en nefret ettiğim algılardan biri , seksin sadece erkeğe ait bi zevk olduğu düşüncesiydi.Kadın buna mecbur bırakılıyor , asla zevk almıyor , erkekse zevkten uçuyor gibi gösterildi her zaman.Öyle lanse edildi bize.Erkek her zaman yalvaran taraftı , kadın ise başım ağrıyor başka zaman diyen.Çünkü kızlara daha küçükken verilen ana fikir buydu.Evlenirsin ve çocuğun olsun diye sevişirsin/birlikte olursun.Öyle hergün yapılacak birşey değil bu.Hatta bazı yobaz ülkelerde kadının bu işten hiç zevk almaması için vajina dudakları kesilerek kadını sadece çocuk doğuran bi makineye dönüştürdükleri de doğrudur.Kadın sünneti deniliyor buna , kesin duymuşsunuzdur.

İşi çok ciddi / sıkıcı bir noktaya çektiğimin farkındayım , genelde de hep makaraya vuruyorum tüm hayatımı biliyorsunuz.Ama bu sefer başka , bu önemli birşey benim için.Yabancı ülkelerde pek önemsiz görülse de bizim yetiştirilme tarzımız için büyük bir şeydir sevdiğin kişiyle sevişmek.Hele eğer nikahsızsan , "Aman günahtır!Zinadır! " diye yırtınırlar.Dizilerde ve hikayeler de hiç bunlara değinilmez , ateşli bi öpüşme sonucu kendilerini yatakta buluverirler ve olur biter . Kimse günahmış , zinaymış , ay kapı komşumuz Ayşe Teyze kızlık zarım hakkında ne düşünür diye düşünmez... Düşünmemeli de zaten... Ben demiyorum bulduğunuz ilk erkeğin koynuna girin , günah değildir , yasak değildir... Ben sadece sizin vajinanızın giriş/çıkış izinlerine elalem karar vermesin diyorum.

Ben 24 yaşında , herşeyin bilincinde ve hayatının aşkını çoktan bulmuş bir kadın olarak söyleyebilirim ki kendimi Kereme tamamen teslim etmemem için hiçbir sebep yok.Onu seviyor muyum ,evet.Hatta sevmekten de öte aşığım ona.Ona güveniyor muyum , evet.Anneme ne kadar güveniyorsam Kereme de o kadar güveniyorum.Canımı yakmayacağını beni üzmeyeceğini biliyorum.İkimiz de yetişkin insanlarız ve bunun için hiçbir engel yok.Evlenmeden yasak / zina diyenler olacak aranızda ... Bunları ben de biliyorum... Sevdiğim adamla sevişmek günahsa , evet ben bir günahkarım o zaman diyip tüm sorularınızı da böylece cevaplıyorum.

"Daldın gittin" dedi Kerem cebinden çıkardığı kartla otelin en pahalı odasının kapısını açarken.Valla çok derinlere daldım Keremcim , anca o güzel sesin çıkarırdı beni zaten o derin sulardan.Bi anda da acayip ciddileştim , üstüme garip bi ciddiyet düştü.Hayırdır hayır olsun.

"Hiiç " Açılan kapıdan içeri girerek mini bardan buz gibi bi su çıkarıp içmeye başladım.Kerem de otel görevlilerinin televizyon ünitesine dizdiği filmlere bakmaya başladı.Ah benim saf aşkım , bak evde gösteririm falan dedi ama hiç beni zorlamıyor.Ben bu adamı sevmeyeyim de kimi seveyim ? Psikopat bi Brunom vardı onu mu seveydim? Fantezi olarak birbirimize bıçak dayamacalar falan oynardık İtalyalı sefgilimle...Neyse diyerek kafamı salladım -bu hareketi umarım Kerem görmedi - ve mikrodalgaya hazır popcornlardan koyup ısıtmaya başladım.Kerem hiç sevişmeye niyetli değil gibi yatağa uzandı ve DVDnin ana menüsünden filmi açma çabalarına girişti.Te Allahım ben buraya yürürken yarım saat nasıl sevişicez/neden sevişilir/sevişirsem cehenneme gider miyim / camide imam nikahı kıydırmak istesem kerem benden soğurmu tarzı binlerce şey düşünüp en son ' gireceksek girelim gel kız günaha' moduna bağlamışım.Çocuk uslu uslu film açıyor.Bendeki şans kimse de yok valla yok...Derin bir nefes alıp gözlerimi devirdim ve 'Allahım sen bana sabır ver' diye içimden geçiricektim ki etraftan bi cin min 'sen Allahı yok sayıp zina yapmaya karar ver sonra da sabır dilen , siz insanları da hiç anlamıyorum la' diyecek diye düşünüp tırstım ve duamı kalbime gömdüm.

"Eee ne izliyoruz?" dedim ve elimdeki patlamış mısır dolu kaseler ve buzlu kola dolu bardaklarla , yatağa uzanmış ve yatak başlığına kollarını dayayarak başını destekleyen Keremin yanına uzandım.

"Valla hiç güzel film bulamadım be televizyon mu izlesek ?"

"Of tamam" dedim gözlerimi devirip.Filmde öpüşme sahnesi olur , ben de belki oradan yürürüm diye düşünmüştüm ama olmadı.Bakın gördüğünüz gibi bazen kızlar da sevişmek ister ama dillendiremez.Utanır.Oysa sevişmek istediğini belli etmek neden utanılacak birşey oluyor ki? Kuduruk mu oluyoruz yani ? Alın yine çok saçma bir laf.

"Heh , tamam bunu izleyelim."

"Saçmalama Kerem" dedim , are you serious ? yani ciddi misin la bebe adlı bakışı fırlatarak."Doktorlar mı izleyeceğiz saçmalama lütfen.TV2de Aşkı Memnu var onu aç bari" Burada Aşkı Memnu açtırmamın tek sebebi tabi ki Behlül-Bihter sevişmesine rastlanırız ben de nasiplenirim düşüncesi değil.Ben orada 'ednan bey' diyen adamı komik buluyorum , güleriz diye düşündüm.

"Ya Aşk-ı Memnuyu kaçıncıya izliyorsun Zeynep ... " diyip kumandayı çekeleyen Kereme doğru kumandayı almak için uzandım."Ya asıl Doktorları kaçıncıya izliyorsun Kerem...Sen bu bilgiyle ünlü cerrahlara rakip çıkıcak seviyedesin.Yaralı görsen 'açılın ben doktorum' diyebilicek potansiyele gelmişsin daha izlemene gerek yok." dedim ve kumandayı almak için yine hamle yaptım ama Kerem "Ya valla bu bölümü izlemedim" diyip kumandayı çekti.

Biz Keremle böyle 'yok izledin' ' yok geçen gün izlemiştin ben gördüm ' 'yok sen erken uyudun benim de uykum kaçtı diye izledim ama ben de uyumuşum o yüzden kaçırdım o bölümü' 'yok ben seni internetten izlerken gördüm ama' gibisinden sevgiliyle hiç girilmeyecek oldukça saçma ve ortayaşlı ev hanımı ablalardan daha çok dizi tekrarı izlediğimiz gerçeğiyle karşıkarşıyaydık.Ne sandınız yani ünlüler tüm yaz çakkıdı çakkıdı barlara akmıyor...Sizin gibi evde dizi tekrarı izleyenler de var...Yani bence ünlülerin çoğu öyle...Öyledir ya...Biz öyleymişiz yani...

Neyse sen izlemiyceksin , ben izliycem falan derken bi çekişmedir ki Kerem en son hışımla kumandayı çekti ve tepsideki tüm buzlu kolalar önce havada küçük bi dönüş yaparak baştan aşağı üstüme döküldü diyebilirim.Bi an İce Bucket Challenge yapan Hülya Avşar gibi hissettiğim tamamen doğrudur.Kerem tepsiyi hemen kenara koyarken ben de "Ya yaptığını beğendin mi" diyerek üstümdeki sırılsıklam olmuş tülü çıkardım ve yere fırlattım.O an bana yapılacak en mantıklı şey gibi gelen tülü çıkarmak , Keremin bakışlarını üstümde görünce yanaklarıma hücüm eden kana dönüşmüştü... Denize girerken , sahilde hepimiz aynı bu şekil çıplaktık ve herkesin ortasında beni utandırmayan şey sevdiğim adamın bakışları vücudumda gezinirken beni utandırıyordu.Ne kadar da garip.

Aslında kısacık fakat bana yıllar gibi gelen bi sürede Kerem tüm vücudumu tamamen süzmüş ve en sonunda gözleri gözlerimle buluşmuştu.Birbirini uzun zamandır tanıyan insanlar gözleriyle konuşurmuş ya , ben Kereme gözlerimle vücuduma dokunma iznini çoktan vermiştim.Tüm kalbimle istiyordum onu , mantığım da bu tutku karşısında çoktan beyaz bayrak sallama başlamıştı.Kerem usulca yaklaşıp , geniş avuçlarıyla yüzümü elleri arasına alırken gözlerimi kapattım ve kendimi bu anın derin huzuruna bıraktım.Sevmek...Sevilmek...Bi insanın sana dokunurken , kristal bir bardağı tutarken ki kadar dikkatli davranması... Bunlar sahip olunan en güzel şeylerdi...En büyük servetimdi... Ben de aynı özenle ve çıldırılacak derecede bir yavaşlıkla ellerimi Keremin istemsiz kızaran yanaklarına götürdüm.İkimiz de birbirimizi deli gibi istiyorduk fakat birbirimize asla hayvani bi içgüdüyle yaklaşmıyorduk.Saf , katkısız ve temiz bi sevginin dışavurumuydu.

Kerem beni delirtecek bir yavaşlıkla dudaklarını dudaklarıma yaklaştırırken ben de alnımı alnına dayayıp kokusunu içime çekmekle meşguldüm.Bu anları yavaş yavaş yaşamak , en sevdiğim yemeği yavaşça yememe benziyordu.Her anın tadını çıkartmak istiyordum.

Kerem en sonunda dudaklarını dudaklarıma değdirip elleriyle hapsettiği yanaklarımı kendine çekti. Bu havai fişeklerin patlaması gibiydi...Üstümü çıkarmamla fitili ateşlemiştim ve Kerem dudaklarını dudaklarıma değdiği anda gökyüzünde binlerce renk oluşturacak etkide bi havaişek tam midemin üst taraflarında bi yerde patlamıştı.Tamamen kuru bir çölde , su bulmuş iki insanın suya koşması gibi birbirimize yapışmamız çok sürmemişti.Önceleri yavaş yavaş davranan biz , şimdi kendimizi anın büyüsüne kaptırıp dizginleyemediğimiz hormonlarımızı umursamamaya karar vermiştik.Her öpüştüğümüzde , beni öptüğü ilk gün ki gibi heyecanlanmam ...Evet , o da sevdaya dahildi . Kerem ellerini yanaklarımdan çekip yavaşça belime doğru indirdi ve beni sıkıca kavrayarak yüzüm ona dönük bir şekilde kucağına oturttu.İki elini tam belimin arkasında kavuşturup kendini bana çekerken , ben de kollarımı ensesine dolamış , bu anların muhteşem hazzını yaşıyordum.Kerem belimi bırakıp tekrar ellerini boynuma getirdiğinde yapış yapış olmuş ellerini hissederek ürperdim.

"Yapış yapışım" dedim nefes nefese...Dudaklarını çektiği minik bi ara bulup bunu söylemem bile büyük bir şanstı.

"Öylesin" diyip umursamadan boynuma küçük öpücükler kondurarak beni baştan çıkarmaya devam ediyordu.Kafamı geriye atıp , istemsiz bir şekilde küçük bi inilti çıkardım.Keremin elleri vücudumda dolaşırken , her an orgazm yaşamamak imkansızdı.Tüylerimin diken diken oluşunu nefes nefese izledim.Dudaklarıyla yarattığı etki bile beni çılgınlıklara sürüklerken devamında nasıl hissedeceğimi hayal bile edemiyordum zaten.

"Pis hissediyorum." dedim ellerimi Keremin yanaklarına koyup gözlerini gözlerimde sabitlemeye çalışarak.Neyse ki başarılı da olmuştum.Kerem derin bi hipnozdan çıkar gibi hafifçe alnını sıvazladı ve "Duş alabilirsin" dedi.Yine ondan ve onun etkilerinden kaçtığımı düşündüğüne emindim , korktuğumu sanıyordu.Evet önceden korkuyordum.Fakat şimdi beş dakikalık duş için bile yanından ayrılmak istemiyordum.Yavaşça üzerinden sıyrılırken sertleşmiş erkekliğini farketmemek imkansızdı.Yanından ayrılmak o kadar zor geliyordu ki ... Keremin 'acaba yanlış birşey mi yaptım ' gibisinden sessizce beni süzmesine karşılık yanına yaklaştım ve dudaklarına sert bir öpücük bıraktım.

"Seni seviyorum.Üzerimdekilerden kurtulduktan sonra hemen dönücem" diyip göz kırptıktan sonra Keremin istemsiz sırıtışını gördüm ve memnuniyetle yıkanmak için banyoya doğru şarkı mırıldanarak yürümeye başladım.Arkamdan beni süzdüğüne yemin edebilirim.Hemen suyu açıp , ısınmasını beklemeden altına girdiğim de 'Allahım doğru mu yapıyorum?' diye bir kez bile düşünmedim.Tek düşündüğüm çabucak yıkanıp , içeri dönmekti.Üzerimdeki yapış yapış kolanın iyice arındığını düşündükten sonra ıslak saçlarımı havluyla kuruladım ve siyah bornozumu giyerek banyodan çıktım.

Kerem pozisyonunu hiç bozmamış şekilde gri dar tişörtü ve siyah şortuyla yatakta dik bir şekilde oturuyordu.Girerken aralık bıraktığım banyo kapısını Keremin beni farketmesi için sertçe kapadım ve bakışlarının bana doğru dönmesini sağladım.Kerem baştan aşağı beni süzerken hafifçe doğruldu ve yataktan kalktı.Bende yatağın önüne doğru yürüdüm ve tam Keremin önünde durdum.Resmi olarak , tamamen kendimi onun ellerine bıraktığımın bir nişanesi olarak Keremin gözlerine bakmayı bir saniye bırakmadan bornozumun ipini açtım ve gülümsedim.Kerem bornozu omuzlarımdan yavaşça sıyırarak siyah bornozumu özgür bıraktı.Tüm bunlar olurken bi an olsun göz kontağını kesmeden ben de Keremin gri tişörtünü çıkardım ve bornozumun yanına attım.Herşey çok yavaş oluyordu , aynen öpüşmemizden önceki gibi.Birbirimize dokunduğumuzda tekrar havaifişekler patlayacaktı ve ondan sonra bu yoldan dönmek imkansız olacaktı.Zaten dönmek isteyen kimdi ki ?

Kerem ani bi hareketle şortunu da çıkartıp Tommy Hilfiger marka boxerıyla karşımda durmaya devam etti.Bana dokunmak için küçücük bir bakış bekleyen Kereme doğru bir adım attım ve aramızdaki mesafeyi çıplak göğüslerimin onun kaslı , çıplak vücuduna değicek kadar azalttım.Bu adımı bekliyormuş gibi kalçalarımdan sıkıca kavrayıp beni kucağına aldı ve yatağın yanındaki duvara yaslayıp öpmeye başladı.O kadar güçlüydü ki , beni duvara yaslamak onun için hiç zorlayıcı bi hareket olmamıştı.Dilini ağzımda gezdirerek , dudaklarıma sert darbeler bırakırken bir yandan da kalçalarımı sıkıyordu.Canını yakmak ve zevk vermek arasındaki o ince çizgiyi çok iyi yakalayan hareketlerle beni zevkten çıldıracak hale nasıl getireceğini çok biliyordu.Onun yanında ben çok acemi kalıyordum.Kollarımı boynunda dolayarak kendimi ona daha da bastırdım ve o da köprücük kemiğime küçük ama etkili öpücükler bırakarak bana dünyadaki en yüksek gökdelenden aşağıya bakmak gibi içinde garip hisler uyandıran duygularla kaplıyordu.

Kerem beni yasladığı duvardan hafifçe sıyırıp geniş yatağımızın üstüne doğru bıraktı ve o da boxerını çıkarıp arkaya fırlatarak üstüme doğru gelmeye başladı.Kollarını tam başımın iki yanına dayayıp dudaklarıyla beni öpmeye başlayan Kereme kendimi tamamen bırakmanın garip mutluluğunu en derinde bi yerlerde hissediyordum.Evet ona aşıktım ve kızlık zarı bir hediyeyse , o bu hediyeyi almayı hakeden en doğru adamdı.Kerem dudaklarımdan köprücük kemiğime ve daha sonra göğüslerime inen dil darbeleriyle , parmaklarımı siyah saten çarşafa geçirmeme neden oluyordu.Hayatımda daha önce hiç hissetmediğim duyguları tadıyordum . Göğüs uçlarıma minik ısırıklar bırakarak vücudumun daha da kasılmasına ve titrememe neden oluyordu.Kerem tüm bunları yaparken ben ise çarşafı sıkmayı bırakıp ellerimi Keremin kaslı sırtında bi yolculuğa çıkarmıştım.Pürüzsüz ve biraz güneşten bronzlaşmış teniyle çok yakışıklı göründüğünün farkında mıydı acaba?

Kerem göğüslerimden bi an olsun dudaklarını çektiğin de bir daha asla nefes alamayacakmışım gibi derin bir nefes aldım.El değmemiş vücuduma değen her hücresi tahmin edemeyeceğiniz kadar çok kelebeği mideme yolluyordu.Kerem dudaklarıyla göğüslerimden göbeğime ve ordan da zevkten ıslanmış vajinama doğru hiç bitmeyecekmiş gibi uzun bir yol çizdi.İzin istercesine gözlerime baktığında nefes nefese kalmış bir şekilde 'seni seviyorum ' dedim.Bu Kerem için yeterli bi cevaptı.Önce elleriyle minik bir keşfe çıktığı pürüzsüz tenime dilini değdirdiğinde istemsizce içimden gelen inlemeye engel olamadım . Tek düşündüğüm her an bi öncekinden daha artan zevkin ne boyuta gelebileceğiydi...Yoğun bi zevk dalgasına maruz kalan bedenim aciz bi şekilde titredi.Diliyle yaptığı her darbede kasılan vücudumu engellemek için saten çarşafa sıkıca parmaklarımı geçirmem gerekiyordu.Ama engellemek imkansızdı.Kerem vücudumda dolaşan uyuşturucu gibiydi ve ona engel olamıyordum.

Uzunca bir süre maruz kaldığım dil darbeleri beni çıldırtmıştı . Artık ne olacaksa olsun , istiyorum işte diye bağrınacak kıvama gelmiştim.Beni bu hale getiren Kerem ise tekrar üzerime gelerek sert bir şekilde dudaklarımı öpmeye başladı.Bu sefer onu yatağın yukarısına doğru ittirip sırtını yatağın başlığına dayadım ve kucağına oturdum.Vajinama baskı yapan sertleşmiş erkekliği beni zevkten deliye döndürdükçe çok daha sert darbelerle onu öpmeye ve vücudunu keşfetmeye devam ediyordum.İlk solo uçuşunu gerçekleştiren acemi bi pilot gibi olsam da Keremin üstünde yarattığım etkiden güç alıyordum.Nefes nefese kalması ve kızaran kulakları benim için yeterliydi.Zevk aldığını biliyordum.

Kalçamı erkekliğine sürterek kendimi biraz geriye ittirdim ve eğilerek kaslı vücudunu öpmeye başladım.Onun bana yaptığı gibi delirtecek derecedeki öpücüklerimi göbeğinden aşağı bir yol çiziyormuşçasına devam ettirdim.Elime aldığım sertleşmiş erkekliğine küçük öpücükler kondurup Keremin gözlerini kapatarak , başını geriye atışını zevkle izledim. Erkekliğine bıraktığım narin ve yavaş dil darbeleriyle Keremin kasılan vücudunda bıraktığım etkileri görmek beni daha da cesaretlendiriyordu.Ellerimin arasına hapsettiğim erkekliğini dudaklarıma değdirip , daha derinlere çekerken gözlerine baktım.Gerçekten Keremin üstünde büyük etkiler bırakıyordum.

Keremden aldığım cesaretle uzun süre devam ettiğim gösterime Keremin doğrulup beni altına almasıyla son verdim.İkimiz de daha fazla beklemek istemiyorduk...Bunu anlamamak imkansızdı...Kerem bacaklarımın arasına erkekliğini yerleştirdikten sonra yavaşça üzerime uzanmaya devam etti ve tam göz göze gelicek şekilde üstüme çıktı.Her yeni hareketinde duraksayıp , benden bi adım beklemesi ve kendine hakim olabilmesi içten içe hoşuma gitmiyor da değildi..Kerem gözlerimin içine baktıktan sonra beni sert bir şekilde öpmeye başladığında istemsiz bir şekilde vajinama sürtünen erkekliği yüzünden deliye dönmüş bi şekilde kıvranıyordum.Artık onu içimde istiyordum ve daha fazla bekleyemezdim.Olmalıydı.Hemen!Şimdi!

Kerem dudaklarımı öpmeye devam ederken yanaklarını kavrayıp onu geri çektim ve dudaklarımı kulağına değdirerek "Seni seviyorum Kerem Bürsin..." dedim ve tekrar öptüm.Duraksayıp onu tekrar ittiğim de aynı şekilde "ve artık zamanı geldi..." diye fısıldadım.

"Seni seviyorum Zeynep Yılmaz" diyip beni öpmeye devam etti ve biraz sonra hızlıca çekmeceden çıkarttığı prezervatifi taktı .Erkekliğini iyice vajinama yerleştirerek iki eliyle ellerimizi birbirine kenetleyerek beni öptü ve kendini yavaşça ileri doğru itmeye başladı.İlk başta canım yansa da gözlerimle Kereme devam etmesini belirttim ve parmaklarımı ellerinden çekerek sırtında gezindirmeye başladım.Kerem ellerini yatağa bastırarak güç aldıkça her seferinde bi öncekinden daha derine gidiyordu.O derine gittikçe , tırnaklarımı sırtına geçirmemek için üstün bi çaba sarfetsem de beceremiyor , pürüzsüz sırtını tırnak izlerimle süslüyordum.Kerem en derine doğru çıktığı yolculukta her adımda hızlanırken ben de kendimi ritme kaptırmış bir şekilde Keremin boynuna sert dil darbeleri bırakıyordum.Ağzımdan çıkan vahşi iniltileri engelleyememek yüzümü kızartsa da Keremin de aynı çaresizlikte olduğunu görünce rahatlamıştım.İkimiz de en saf halimizleydik ve birbirimizi tamamlamak için çıktığımız yolculukta emin adımlarla ilerliyorduk.Kerem zirveye tırmanan hız treni gibiydi , gittikçe hızlanıyordu... O hızlandıkça biz hız treninin en tepesine tırmanıyorduk birlikte...Ta ki ... En tepede bir an duraksayıp , sonra en aşağıya doğru düşermiş gibi...İkimizde aynı anda orgazm olmuştuk ve bu bildiğim kadarıyla ilk sevişme için çok nadir rastlanan birşeydi.Genelde erkekler önce orgazm olurdu ve kadın olamazdı.Ama Kerem boşalmadan önce onlarca kez orgazm olduğuma yemin edebilirim.Kerem kendini hemen kenarıma bıraktı ve derin derin nefes almaya başladık.Parkta oyun oynayan iki çocuktan farksızdık... Ne kadar yorulursak yorulalım , ne kadar nefes nefese kalırsak kalalım durmayacaktık... Beş dakika kadar nefesimizi düzenlemeye çalıştıktan sonra Kerem yataktan kalkıp minibardan soğuk su çıkardı ve bardaklara dökerek yatağa getirdi.

"Susamışsındır patates " diyip gülerek bardağı uzattı.Ben de yatakta doğrulup , yatağın başlığına yaslandım ve suyu bi çırpıda kafama diktim.Kerem de aynı şekilde bardağı diktikten sonra başka su isteyip istemediğimi sordu , hayır dercesine kafamı salladım ve elinden tutup tekrar yanıma çektim.İkimizde çırılçıplaktık fakat bu bizi rahatsız etmiyordu.Keremi masumca dudağından öptükten sonra "Yoruldun mu?" diye sordum."Yoo" cevabını alınca , küçük çocuklar gibi el çırptım ve gözlerine bakarak "O zaman hadi bir daha " dedim.Kerem kaşlarını kaldırıp küçük bir kahkaha attı ve beni çevirerek kucağına aldı...

.. ve bir film karesi gibi kamera bulanıklaşarak yavaşça yataktan uzaklaşır bu sırada balkona doğru döner ve deniz manzarasını çekmeye başlar...ve arkadan Keremin tok sesiyle Nazım hikmetin şu dizeleri duyulur... 'Sen benim sarhoşluğumsun , ne ayıldım , ne ayılabilirim , ne ayılmak isterim'

Continue Reading

You'll Also Like

28.7K 1.2K 38
Bu kitap Yabani dizisinin 28. bölümünden sonra ASLAZ cephesinde yaşanan olayları konu aldığım bir kitaptır. Görmek istediğimiz fakat tüm beklentileri...
414K 41.9K 61
Taehyung iki yıllık ilişkisini ayakta tutmaya o kadar odaklanmıştı ki yanı başındaki gerçek aşkını fark edememişti bile. |omegaverse| |omegatae&alfak...
52K 2.5K 15
"kurtarıcısına aşık kız... klişe hikaye." "komşu kızına platonik aşık çocuk mu söylüyor bunu?" ya da asi'nin şebnem'in kızı olarak doğup büyüdüğü ve...
878K 70.4K 14
arkadaşlarıyla birlikte orduya katılan jungkook, ilk görüşte etkilendiği komutan kim taehyung'a cinsel içerikli mesajlar atmaya başlar. taekook, tex...