İnönü'den Önceki Beyaz Ev | S...

ashrari2 által

4K 370 360

Çocukluğundan beri yurt dışında yaşamını sürdüren Semih, dedesinin ölüm haberi ile birlikte İstanbul'a gelir... Több

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46

35

36 5 52
ashrari2 által

O günden sonra öncelikli iş olarak, Beyaz Ev'in içindeki kamera bağlantılarını gizlice iptal ettiler. Mahkemeden izleme kararını sonlandırdılar. Arda ve Kenan dışında evin içinin izlendiğini kimsenin bilmemesi gerekiyordu.

Arda, parça parça ellerindeki önemli evrakların fotokopilerini çekti. Atölyede çalışan diğer polislere belli etmeden arabanın bagajına attı. Kenan ise diğer rütbeliler ile yalandan toplantılara katılıyor, onların verdiği talimatları yerine getiriyordu.

Ertesi günün akşamında, Semih'in odasının karşısındaki iki oda çoktan yeni bir ofise dönüşmüştü. Semih, Halil'e kimsenin bu kata çıkmaması talimatını vermiş, dedesinin zamanında koyduğu merak etmeme ve konuşmama kurallarını yeniden getirmiş, Kenan ve Arda için olabilecek en iyi şartları sağlamıştı.

Aradan günler geçti. Kenan ve Arda, normal mesai saatlerinde diğer ekiplerle birlikte çalışırlarken akşamları gelip Beyaz Ev'de çalışmaya devam ettiler. Bu zamanlarda Semih de hep yanlarındaydı. Sürekli olarak onlara yardımcı oldu.

Tek istisnası Arden'in Semih'te kaldığı gecelerdi. İçeride gizli bir çalışma yürüttüklerini Arden'den saklamıştı. Arden ile vakit geçirmek için alt kattaki odalardan birini ayarlamıştı. Üst kata çıkmasına hiç izin vermiyordu. Ancak Arden, Semih'in tuhaf davranışları, aklının sürekli başka şeylerle meşgul olması ve bazı zamanlarda lavaboya gidiyorum diyerek yarım saat ila bir saat arası ortadan kaybolmalarından işkillenmişti.

Bir gece, "Semih, bana anlatmadığın bazı şeyler olabilir mi?"diye sordu.

Semih, "Nasıl yani? Neyi anlatmamış olabilirim ki?"diyerek karşılık verdi.

"Ne bileyim. Son zamanlarda çok farklısın. Yanımdasın ama yanımda değilsin gibi. Benim ofisime de neredeyse hiç uğramaz oldun. Ben buraya gelmesem aklına düşeceğim bile yok."

Semih, "Yok canım, sen öyle hissetmişsin. Değişen bir şey yok,"diyerek geçiştirmişti.

Ellerinde yüzlerce sayfalık kayıp şahısların dosyaları vardı. Her gece onları okuyorlar, son yıllarda kaybolan kişilerle Beyaz Ev arasında bir bağlantı kurmaya çalışıyorlardı. Semih kendini dosyalara fena kaptırmıştı. Neredeyse kaybolan yüzlerce insanın hayatlarını artık ezbere biliyordu.

Yine böyle bir gecede Arden Beyaz Ev'e geldi. Semih'in aklı, kayıp şahıs dosyalarındaydı. Arden Semih'in derin düşüncelerle boğuştuğunu fark etti. Ancak bu kez ne bir soru sordu ne de açıklama yapması için ısrar etti. Sadece Semih'in yine bir bahaneyle bir süre kaybolmasını bekledi.

Beklediği olmuştu. Semih lavaboya gideceğim diyerek Arden'in yanından ayrıldı. Arden, gizlice Semih'in peşinden kapıya yöneldi. Üzerimde sadece Semih'in bol bir gömleği vardı. Ses çıkarmamak için ayakkabılarını giymemişti. Daha sonra onu takip ederek üst kata çıktı. Semih'in lavabo yerine başka bir odaya girdiğini gördü. Peşinden yürüdü. Kulağını kapıya dayayarak, içeriyi dinledi. Semih dışında başka birilerinin de var olduğunu anlaması uzun sürmedi. Seslere dikkat kesilince, içeridekilerden birinin Kenan olduğunu anladı.

Semih, Kenan ve Arda'yla bir kayıp vakası üzerine heyecanlı bir tartışmaya girmişti. Bu esnada kapı yavaşça açıldı. Arden, üzerinde bacaklarına zar zor değen bol gömlekle kapıdan içeriye girdi. "Aa, kimler varmış burada?"dedi, "Komiserimin burada olduğunu neden söylemedin Semih?"

Kenan ve Arda bir anda bakışlarını Arden'e çevirdiler. Semih, Arden'in sesini duyunca, "İşte bu olmadı," diye mırıldandı. Bir anda çift yönlü bir suçluluk duygusuna kapıldı. "Arden, senin ne işin var bu odada?"

"Merak ettim ve arkandan geldim. Rahatsız etmiyorum değil mi?"

Arden çoktan odanın içerisine kadar girmişti. Masaların üzerine yığılmış evraklara ve klasörlere bakındı.

Halil'in getirdiği süt ve çikolatalı kurabiyeleri tıkınmakla meşgul olan Arda, Arden'i bu hâlde görünce, gözlerini bir süre Arden'den alamadı.

Semih, göz ucuyla Kenan'ı kontrol etti. Onun vereceği tepkiyi merak ediyordu. Bir yandan da mahçup tavırları devam ediyordu.

Kenan, gergin bir bakışla Arden'i süzdü. Ancak hiçbir tepki vermedi. Sadece başını öne doğru eğerek genç kadını selamladı.

"Arden, hadi aşağıya inelim biz."

Arden masadaki evraklardan birine uzanmıştı. "Bunlar gizli evraklar falan mı yoksa?"dedi, "Çok heyecanlı!"

Semih hemen peşinden hamle yaptı. Eline aldığı evrakı masaya bıraktı. "Senlik bir şey yok burada,"dedi,"Hadi çıkalım." Hemen ardından Arden'in bileğinden tutarak çekiştirdi.

Arden kapıdan çıkarken, "Kolay gelsin size,"diyerek el salladı. Gizli bir toplantıyı böldüğünün farkındaydı. Sempatik tavırlarla durumu kurtarmaya çalışıyordu.

Odadan çıkıp merdivenlere yöneldikleri esnada Semih, "Sen ne diye beni takip ediyorsun?"diyerek tepki gösterdi.

Arden, "Ortaklıktan kaybolup ne hatlar karıştırdığını merak ettim,"diye yanıtladı.

"Bir şey yaptığım yok. Gördüğün gibi polislere yardımcı oluyorum sadece!"

"Olayların peşini bıraktığını sanıyordum. Ama sen adamlara özel oda tahsis etmişsin. Benden bile saklıyorsun. Beni bırakıp onların yanına kaçıyorsun!"

"Bildiğin gibi değil durumlar. Yani aslında bildiğin gibi ama işte... Gizli kalması gerekiyordu."

"Koca koca güvenli emniyet binaları dururken şimdi adamlar senin evinde gizlice çalışacaklar öyle mi?"

"Mesele bina yokluğu değil. Ormana yakın olmak."

Semih, Arden'i çekiştire çekiştire alt kattaki odaya kadar götürdü. "Bak Arden, bir daha üst kata çıkmanı ve o odaya girmeni istemiyorum. Anlaştık mı?"

Arden, "Tamam, tamam; meraklanma çıkmam yukarıya falan,"diyerek karşılık verdi,"ama bu gece bana vakit ayırmanı istiyorum. Onlara değil."

Günler akıp gitmeye devam etti. Çalışmalarına devam ettiler. Artık Arden de evin içerisindeki ofisi biliyordu. Her geldiğinde sık sık Semih'e sataşıyordu. Semih de belirli bir süreden sonra detayları saklamaktan çekinmemişti. Hatta Arden'in olduğu günlerde, Kenan ve Arda da dahil olmak üzere hep birlikte yemek yiyip, gecenin geç saatlerine kadar oturmuşlardı. Bu dinlenme saatleri bile onlar için iş gibiydi. Çoğunlukla Beyaz Ev'in laneti ve çalışmaları üzerine sohbet edercesine fikirler yürütmeye devam ediyorlar, aralarda Arden'in bazı İnşaat projelerinde yaşadığı komik anılarıyla kafa dağıtıyorlardı.

Yaklaşık 2 hafta böylece geçmişti. Bir akşam yine odaya çekilmişler, kayıp şahısların dosyalarını okumaya devam ediyorlardı. Gün geçtikçe Kenan'ın üzerindeki stres artmıştı. Özellikle başka kişilerin soruşturmaya müdahalesi, üzerindeki psikolojik baskıyı zirveye taşımıştı. Semih ve Arda da bu durumun farkındalardı. Neredeyse nefes almadan, ufacık bir iz yakalamak için sabahlamışlardı.

Güneş doğmaya yakın, Semih kayıp şahıslar dosyasından sıkılmıştı. Eski dosyaları kurcalamaya başladı. Zamanında Beyaz Ev'in tamirat işlerinde geçici çalışan; ancak sonradan öldükleri anlaşılan kişilerin dosyasını açtı. Yeniden, dosyada ne varsa merakla okumaya başladı.

Arda çok kapsamlı bir dosya hazırlamıştı. Ölen kişilerle alakalı onlarca farklı bilgiyi derlemişti. Son ikamet adresleri, hastane kayıtları, sosyal güvenlik kayıtları...

Semih, son olarak sosyal güvenlik kayıtlarına bakılırken bir şey dikkatini çekti. Emin olmak için yeniden kontrol etti. Yanılmamıştı. "Bu biraz tuhaf değil mi?"diyerek Kenan ve Arda'ya seslendi.

Kenan ve Arda, Semih'in çalıştığı masaya dikildiler. Kenan, "Tuhaf olan ne?"diye sordu.

"Beyaz Ev'de şu tamirat işleri için çalışmış kişiler. Sonradan hepsinin öldüğünü fark ettiğimiz... Sosyal güvenlik kayıtları. Neredeyse hepsinin sosyal güvenlik kayıtları inşaat alanındaki firmalara ait. İnşaat, boyama, yapı dekorasyon işleri. Ama içlerinden birininki aşçılık. İsmi Mustafa Kurtul. Baktığımda hep aşçılık olarak görünüyor. Başka bir işte çalışmamış. İnşaatla pek alakalı değil gibi."

Kenan ve Arda çenelerini kaşıyorlardı. Arda,"Ne var bunda?"diye sordu.

Semih, "Yani benim garibime gitti. Evin içinde bir inşaat çalışması olduğundan eminiz. Çalışanların hepsi inşaatçı. Ama bu adam aşçı,"dedi.

Kenan, "Sonuçta yaptıkları iş geçici bir iş. Bu ülkede işsiz kalan herkes emek gücüyle inşaatlarda çalışabiliyor. Bu adam da işsiz kaldıysa geçici bir süre çalışmış olabilir,"diye karşılık verdi.

Semih, "Zaten tuhaf olan da bu. Adamın ilk sosyal güvenlik kaydından ölünceye kadar geçen zamanda boş geçtiği bir ay yok. Hep düzenli yatmış. Belli ki pek işsiz kalmamış,"diyerek parmağıyla kayıtların tarihlerini işaret etti.

Arda, "Bak işte bu gerçekten tuhaf,"dedi. Ardından Kenan'a baktı.

Kenan, "Arda; bu evrakları alıp hemen şubeye git. Hakkında ne kadar bilgi çıkarabiliyorsan çıkar. Ailesi, akrabası, ölüm raporu... Her şey istiyorum,"dedi.

Arda, "Anlaşıldı şefim,"dediği gibi fırladı. Güneş doğmuş, gün yeni başlıyordu. Ortalık ıssızdı. Trafik olmadığı için kısa bir sürede soluğu şubede aldı.

Semih ve Kenan hava almak için ön balkona çıktılar. Ormana bakarak beklemeye koyuldular. Sessizce ormanı izlediler.

Bir süre sonra Kenan'ın telefonu çaldı. Arayan Arda'ydı.

"Şefim; Semih haklı çıktı!"

"Nasıl haklı çıktı? Ne buldun?"

"Bu Mustafa Kurtul'un bütün akrabalarına bakındım şefim. Garip gelecek ama bunun bir amcasının oğlu var. Aynı yaşlarda. Birinci bomba şu: Amca oğlunun ismi de yine Mustafa Kurtul. İkinci bomba şu: Amca oğlu Mustafa Kurtul'un sosyal güvenlik kayıtlarının hepsi inşaat alanında. Üçüncü bomba şu: Amca oğlu Mustafa Kurtul'un son sosyal güvenlik kaydı, aşçı Mustafa Kurtul'un ölüm tarihiyle kesişiyor. Dördüncü bomba şu: Amca oğlu Mustafa Kurtul halen hayatta görünüyor!"














Olvasás folytatása

You'll Also Like

1.5K 154 7
Mirabelle Lambert, Atlanta'ya taşındığında ailesiyle birlikte geri kalan yaşamını sakince geçirmek istiyordu. Oysa komşuları ünlü Walton ailesiyken b...
16.7K 472 15
Tarih'ten bildiğim kadarıyla en güzel hikayeleri sizinle paylaşıyorum. Umarım beğenirsiniz
4.2K 385 17
Tom Riddle 'ın duygusal tarafını hiç gördünüz mü? Onu güçlü olmaya iten şeyler, intikam, aşk bütün bunların cevabını bu günlükte alacağız. (Tom Riddl...
45.3K 2.2K 33
Srius Black'in kızı olan Elara Black ve Riddle ailesinin varislerinden biri olan Mattheo Riddle