Tak tak ben geldim

By mrskunefee

7.9K 770 922

Hayat aşık olmak için çok kısa. Aşk bana göre değil. Ben bu hayata köle gibi çalışıp kraliçe gibi yaşamaya ge... More

MERHABA SORUMLULUKLAR
KOVULDUN MACİDE NAZ GÜRSOY!
DOKUNMAYIN, ÇOK FENAYIM...
BÖCEKLER VE KIRIK BAZI BÖLGELER
BİR KÜÇÜK TAŞINMA MESELESİ
ASANSÖR MACERASI
BU ÇOCUĞUN İÇİNE ŞEYTAN KAÇMIŞ
OKAN'DAN KARİZMATİK KÖPEK
ÇOK ELEKTRİKLENDİM BİRDEN!
KOMŞUNUN ÖNERDİĞİ HOCASI
🤜MOTORCUYLA FİGHT 🤛
KARAGÜMRÜK YANIYOR...
KÖY AĞASI OLDUM AYOL
TATLI BİR HEYECAN YAPTIM.
GÖKAY'IN GÖZÜNDEN MACİDE❤️
TAVUKLARI PİŞİRMİŞEM GÖKAY'I DA MACİDE'YE GÖNDERMİŞEM
SİGARA BÖREĞİ SKANDALI
YANDIM, BİTTİM, KÜL OLDUM
TOPUNUZU KESERİM!
İSTİFA EDİYORUM!
KURU İFTİRA ATMAYIN BANA
PAİNTBALL KURALLARI
URFA YOLCUSU KALMASIN!
AKŞAM GELEN GÜZELLİK
TUR REHBERİ
KINA FARESİ
KALP AĞRISI
GÖZLERDEKİ YAŞ
İÇİMDE KOPAN FIRTINA
LUNAPARKTAKİ BİRKAÇ FACİA
İSOTLU MAKARNA
BU DÜNYAYA MACİDE OLARAK GELMEK ZOR
CİNSİYET PARTİSİ
GÜZEL BİR RÜYA
KOMŞU GELMİŞ HOŞ GELMEMİŞ
KALPTE GÜZEL BİR YER
HASTA VE MUTLU
OKEY OYNAMAK BİR TERAPİDİR
KIRIK AYAKLI NİŞANLIM
DİNOZORLAR MATEMATİK ÇÖZER Mİ?
İNCİRLER VE TATLI GÜLÜMSEMELER
KÜÇÜK BİR PERİ MASALI
BİRKAÇ KÖTÜ OLAY
CAM PARÇASI
DÜĞÜN BEBEĞİ
BALAYI İÇİN GİDİLECEK YERLER MACİDE'DEN SORULUR.
HİNDİSTAN AŞIKLARIN ÜLKESİDİR
ÇÖLDE BİR VAHA
TRABZON'DA BİR SANİYE
HAYAT SÜRPRİZLERLE DOLUDUR!
BABA KELİMESİNİN TERİM ANLAMI
DRAMA QUEEN VEYSEL!
SARMA KIRMIZI ÇİZGİDİR!
FAYDA ETMEYEN YAKARIŞLAR
GÜZEL BİR KAVUŞMA
TRAVMATİK OLAYLAR
KAFASI KOPAN OYUNCAK BEBEK
ZAMAN ÇOK HIZLI GEÇİYOR...
GERÇEKLEŞEN GÜZEL GÜNLER
MUTLU BİR BAŞLANGIÇ
👸🏻

KARMAŞIK OLAYLAR DİZİSİ

87 10 8
By mrskunefee

"Anne yeter artık." Sürekli yaptığı yemeklerden bana yediriyordu. "Pekmez de ye." Kusmak üzereydim. Gökay bile bir şey diyemiyordu. Çünkü annem en ufak karşı gelmede herkesi azarlıyordu. Babam gelip annemi kenara çekti. "Kızımızı boğmaya mı çalışıyorsun Çiçek?" Annem elinde kalan ekmeği babama uzattı. "Beslenmesi lazım. Bundan bir ay sonra kendi isteyecek. İki can için yiyor o." 

Ağzımdakileri bitirip babama sarıldım. "Kurtar beni baba. Hilal'de böyle yapıyor." Ablamın açtığı kapıdan içeri Hilal girdi.

"Macide abla sana tatlı yaptım." Ağlamak üzereydim artık. Yemek yerken ölecektim. "Çocuk yüz kilo doğacak sizin yüzünüzden." Annem güldü. "Doğsun. Aynı senin bebekliğin gibi olur. Tombul tombul böyle oy." Annem yanaklarımı sıktı. 

Hilal bir tabağa koyduğu ağlayan keki çatala batırıp bana uzattı. "Aç bakalım ağzını." Benden önce babam yedi. "Sen bunu bana ver Hilal kızım. Macide az önce yedi zaten. Midesi bulanmasın şimdi."

Kalkıp Gökay'ın yanına oturdum. Kollarını bana dolayınca babam hemen kafasını bize çevirdi. Ağzındaki lokmayı yutup ortamıza oturdu. Baban evlendiğinizin farkında değil mi acaba?

Ayağa kalktım. "Tamam o zaman baba. Damadına sen sarılabilirsin." Babam ile Gökay birbirlerine baktı. "Yok artık." Kahkaha attım. "Ama aramıza girdiğine göre ona sen sarılmak istiyorsun. Hadi izin verdim. Sarılabilirsiniz." Ablam karşıda gülüyordu. "Of be." 

Babam kalkınca tekrar yerime oturdum. Gökay'a sarıldım ama dün olduğu gibi yine karnıma sert bir ağrı saplandı. "Sevgilim. Bir şey mi oldu?" Derin bir nefes alıp verdim. "Yok ne olsun?" Gökay geri çekilip yüzüme baktı. "Nefes alışverişin hızlandı. Bir yerin mi ağrıyor?" Annemlerde bize döndü. 

"Ay dün de böyle olmuştu işte. Karnına ağrı saplanıyormuş." Gökay yavaşça beni koltuğa yatırdı. Diğerleri çok endişeliydi ama Gökay herkesin aksine beni bile rahatlatacak bir sakinlikteydi. 

Karnıma yavaş yavaş masaj yaptı. "Daha iyi misin güzelim?" Hayır bu sefer değildim. Canım acıyordu. Sanki karnıma bıçak saplıyorlardı. "Hastaneye mi gitsek acaba?" Ablam yanıma oturdu. "Gerek yok geçer birazdan." Gökay'ın masaj yapan elini tuttum. "Titriyorsun ama." Derin bir nefes alıp verdim. "Biraz uyusam iyi olur aslında." 

Gökay kimsenin bir şey demesini beklemeden beni kucakladı. Yatak odasına çıkarıp yatağa yavaşça yatırdı ve kendisi de yanıma uzandı. Tekrar hafif bir şekilde karnıma masaj yapmaya başladı. "Çok canın acıyor mu?" Kafamı salladım. "Biraz." Alnımdan öptü. 

"Keşke tüm ağrılarını kendime çekebilsem." Güldüm. "Geçti." Gökay yine de ben uykuya dalana kadar masaj yapmaya devam etti. 

4 ay sonra

"Sevgilim nasıl olmuşum?" Gökay'ın önünde çilek desenli elbisemle salınıyordum. Karnım gereğinden fazla şişmişti. Bugün ise cinsiyet öğrenecektik. Ama sadece iki kişi gitmiyorduk. Topluca gidiyorduk. Annemler, ablamlar, ateş timi, Hilal ve Sıtkı...

"Kalp krizi geçireceğim şimdi. Bu nasıl bir tatlılık?" Allık sürdüğüm yanaklarımdan sertçe öptü. İstemsizce gözlerim doldu. "Ama makyaj yapmıştım." Gökay bu ağlamalarıma alışmıştı artık. Önüme gelen her şeye ağlıyordum. Gereksiz tepkiler veriyordum. En ufak olaya bile hemen heyecanlanıyordum.

"Yanaklarını öyle tatlı ve tombik görünce dayanamadım ne yapayım?" Daha çok ağlamaya başladım. "Şişko muyum ben?" Gülmeye başladı. "Çok tatlısın. Öleceğim tatlılığından." 

Ben ne diyordum? O ne diyordu? "Cevap vermediğine göre şişkoyum ben. Çok mu şişkoyum?  Beni beğenmiyorsun değil mi artık?"

Dudağımdan yavaşça öptü. Hatta tutmasam elleri yavaş yavaş elbisemin altına kaymaya bile başlamıştı. "O kadar güzelsin ki bunu sana kaç saatte anlatırım bilemiyorum." 

Hemen yüzüm gülmeye başladı. "Güzel olmuş muyum yani?" Hemen kafasını salladı. " Çok güzelsin." El ele tutuşup evden çıktık. 

Arabayla ilerlerken yanımızdan gelen korna sesiyle kafamı camdan dışarı çıkardım. Direksiyonda Deniz, arkada timin geri kalanı vardı. "Merhaba yenge." Hemen el salladım. Gökay ise hiç mutlu değildi. "Bunlar niye geliyor ki cinsiyet öğrenmeye?" Yanağından makas aldım. "Merak ediyorlar. Gelecekler tabi." 

🌺

"Hoş geldiniz. Macide Hanım siz şöyle uzanın. Ben de hemen geliyorum." 

Odadan içeriye sertçe Deniz girdi. "NEYMİŞ? Neymiş cinsiyeti?" Güldüm. "Biz de yeni geldik. Birazdan öğreneceğiz." Hilal ile Sıtkı'da içeriye girdiler. Arkalarından da annemler geldi. Doktor odaya girince içerideki kalabalığa baktı. "Biraz kalabalığız gibi." Biraz mı? 

Doktor ultrason cihazını karnımda gezdirdi. "Hiçbir sorun görmüyorum. Her şey gayet iyi." Herkes bir oh çekti. "Cinsiyeti ise anlayamıyorum." Deniz hemen çıkıştı. "Ne demek anlayamıyorum?" Doktor gülümsedi. "Biraz çekingen kendisi. Göstermi-" Lafını yarıda kesti. "Bir saniye bir saniye." 

Hepimiz korkuyla doktora döndük. "Bir şey mi oldu?" Doktor ekranı biraz daha inceledi. "Sanırım kız. Yok yok erkek." Tek kaşımı kaldırdım. "Aslında ikisi de." Deniz bir anda gülmeme sebep olan bir soru sordu. "Çift cinsiyetli mi bu çocuk?" Anında kahkaha atmıştım. Doktor da güldü. "Size daha önceki aylarda bebeklerinizin olacağını söylemediler mi?" Bebekleriniz?

"Bebekleriniz derken?" Ben hariç herkes ne demek istediğini anlamıştı. "İkizleriniz olacak Macide Hanım." Odadaki herkes mutluluk çığlıkları atarken benim gözler yavaş yavaş gidiyordu. 

"Macide Hanım?" Sonrasında ise etrafa attığım son bir gülümseme ve benim için kapanıştı. Bayılmıştım. 

🌺

"Günaydın Macide Hanım? Nasıl hissediyorsunuz?" Etrafımdaki insanlara baktım. "Farklı." Annemler hâlâ gülüyorlardı. "Nasıl bir farklılık?" Aslında mutluydum ama korkuyordum. "Sanırım bu çocukları doğuramayacağım." Herkes bir anda bana baktı. "Ne?" Macide açıkla insanlar yanlış anladılar.

"Korkuyorum. İkisini aynı anda doğuramam. Birini ertesi gün doğursam olmaz mı?" Herkes rahatlamış bir şekilde gülmeye başladı. "Neyse geçmiş olsun." Doktor mutlu mutlu içeriden çıkarken diğerlerine döndüm.

"Ay hadi bunun üzerine hep beraber bir şeyler yapalım." Annem bunu dedikten sonra aynı anda telefonlar çalmaya başladı. 

Gökay telefonu kapatınca görev olduğunu anladım. Sıkıca bana sarıldı. "Elimden geldiğince çabuk geleceğim." Kokusunu içime çektim.

Beni eve bıraktıktan sonra gitti. Koca evde tek başıma kalmıştım. Bebeklerin ve ben varız ya?

Hâlâ bebeklerin kelimesi garibime gidiyordu. "Merhaba çocuklar." Ağlamaya başladım. "Umarım ikiniz içinde güzel bir anne olabilirim. Beni sevin olur mu? Babanızı da sevin." Gözlerimi sildim. 

Akşam  

Oturma odasında koltuğa yayılmış kore dizisi izleyip, cips yiyordum. Şimdiden Gökay'ı çok özlemiştim. "Ay kızı kaçırdılar." Karnıma elimi koydum. "Yavrularım siz bakmayın. Siz doğun sizinle bunları tekrar izleyeceğiz." Telefonumu çıkarıp karnımla beraber birkaç fotoğraf çekindim. "Çok güzel çıktınız he." 

Karnımla biraz daha konuştum. Saat epey ilerlerken yavaş yavaş uykum gelmeye başlamıştı. "Artık uyuyalım mı? Diziye de yarın devam ederiz." Karnımda hafif hareketlenme hissedince kusacağımı anladım. Koşarak tuvalete gidip yediğim ne varsa çıkarttım.

"Oldu mu şimdi böyle? Sevmediniz mi cipsleri? Peki yemiyoruz o zaman bir daha." Elimi yüzümü yıkayıp tuvaletten çıktım. 

Yatak odasına çıkacakken kapının çalmasıyla durdum. "Kim ki bu saatte?" Delikten baktım ama kimse görünmüyordu yavaşça kapıyı açıp etrafa göz gezdirdim. "Zile basıp kaçma mı kaldı yahu?" Tam içeri girecekken önüme geçen adamla donup kaldım. Elindeki bezi burnuma bastırınca kurtulmaya çalıştım. Birkaç dakikadan sonra gözlerim kapandı. 

Son hatırladığım ise beni kucaklayıp götürmesiydi.

...

Merhaba merhaba merhaba...

Canım Macide'm..

Ay bu arada ikiz bebişleri olacak!

Sizce Macide'yi götüren kim? Tahminleri alalım.

Yorumlarınızı ve oylamalarınızı bekliyorum 💐

Continue Reading

You'll Also Like

21.2K 1.3K 18
Cesur ve gözükara bir özel harekâtçı ile cesur ve başarılı bir öğretmenin hikayesi... Tam birbirlerini bulmuşken kader onları ayırdı ve yıllar sonra...
387K 21.4K 44
Siz: Selamünaleyküm beyefendi Hayırlı Doktor Kısmet: Aleykümselam, kimsiniz? Siz: Teravihte annenizin numaranızı verip, doktor oğlum diye övdüğü kişi...
16K 507 21
Mina:bak aşk diyorumm Mina:yanaş diyorumm Mina:kime diyoruuuummm
591K 6.4K 33
"Bu saatten sonra yer mekan fark etmez yüzbaşım." Yetişkin içerik !