CİNSİYET PARTİSİ

85 8 14
                                    

3 ay sonra

"Gökay? Neredesin?" Banyonun kapısı açılınca içeriden Gökay çıktı.

Ama çıkış o çıkıştı. Belinde sadece havlu bağlanmıştı. Göğüslerinden karın kaslarına süzülen küçük su damlaları vardı.

Kafasını hızlıca iki yana sallayıp uzayan saçlarındaki suları etrafa yaydı. Ciddi anlamda yutkundum. Nasıl bu kadar yakışıklı olabiliyor?

Bilmiyordum. Dilim tutulmuştu. "Buradayım yavrum. Hazır mısın sen?" Beni baştan aşağı süzdü.

Yanıma gelip belimden tuttu. "Çok güzel görünüyorsun." Dudaklarımdan öpünce yüzündeki damlalar benim yüzüme de geçti.

Ablamın cinsiyet partisine gidecektik. "Bu kadar güzel görünürsen ben gitmek istemiyorum. Evimizde kalalım." Göz kırpınca ne ima ettiğini anladım.

"Coşma. Ablam bizi bekliyor hadi sende giyin." Gökay belindeki havluyu yere indirince neye uğradığımı şaşırdım. "Ne yapıyorsun be adam?"

Gökay güldü. "Üstümü giyiniyorum sevgilim. Görmediğin şey olsa neyse diyeceğim."

Yüzümde bir sıcaklık hissettim. "Tamam hadi sen giyin bende şey yapıp geleceğim." Gökay kemerini sıkarken birden kolumdan tuttu. "Ne yapıp geleceksin?"

Yüzüne bakınca hemen gülmeye başladı. "Utandın mı sen?" Burnumu tutup sıkınca elini ittim. "Ne utanacağım be. Sanki bilmediğimiz şey yani."

Gergin gergin odadan çıktım. Arkamdan o da çıktı. Lacivert gömleği ona çok yakışmıştı.

Kafamın içi feeling good şarkısı ile coşuyordu sabahtan beri.

Üstümdeki yeşil elbiseyi biraz daha düzenledim. "Hadi çıkalım." Gökay elimden tuttu ve beraber arabaya binip ablamın organize ettiği cinsiyet partisine geldik.

Karnı büyümüştü. "Hoş geldiniz?" Sıkıca birbirimize sarıldık. Arkadan koşa koşa Kaan geldi. "Teyçe hoş deldin." Yanağımdan öptü. Sonra Gökay'a döndü. "Hoş deldin Götay abi."

Hâlâ Götay diyordu. Çok sesli bir kahkaha attım. Kaan ile ablam içeriye geçerken Gökay'ın koluna girdim.

"Götay'ım benim."

Herkes oradaydı. Ama bir şey eksikti. "Abla bu ne biçim cinsiyet partisi? Çocuk için anı kalsın diye bir video çekseydiniz bari."

Ablam karnını tutup yanıma geldi. "O işler sende güzelim." Elime bir kamera tutuşturdu. Herkes birden bana döndü.

Kamerayı kaldırıp düğün kameramanı gibi etrafta çevirdim. "Evet evet evet. Buradan doğacak yeğenime öncelikle merhaba demek istiyorum."

Kamerayı kendime çevirdim. "Ben senin güzeller güzeli teyzenim. İlerde annene anlatamadığın şeyleri bana anlatman için varım."

Sonra kamerayı tekrar arkaya çevirdim. "O zaman ilk olarak anneanne ve dedenden başlayalım."

Annemlerin dibine gidip kamerayı gözlerinin içine soktum. "Evet anneannesi ve dedesi olarak torununuza neler söylemek istersiniz?"

Annem ile babam önce birbirlerine baktılar.

"Ne diyelim? Sağlıklı, mutlu, huzurlu, güzel ve değerli bir hayatın olsun güzel torunum."

Annemin can sıkıcı mesajından sonra koşa koşa ablama ve enişteme gittim. "Evet bunlar da senin anne ve baban. Kadın olan anne. Erkek olan baba."

Ablam tip tip suratıma baktı. "Cinsiyetimizi niye belirtiyorsun?"

Ablama baktım. "Küçücük çocuk hatta bir fetüs o daha nereden bilsin cinsiyetinizi?"

Tak tak ben geldimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin