Tak tak ben geldim

By mrskunefee

7.9K 770 922

Hayat aşık olmak için çok kısa. Aşk bana göre değil. Ben bu hayata köle gibi çalışıp kraliçe gibi yaşamaya ge... More

MERHABA SORUMLULUKLAR
KOVULDUN MACİDE NAZ GÜRSOY!
DOKUNMAYIN, ÇOK FENAYIM...
BÖCEKLER VE KIRIK BAZI BÖLGELER
BİR KÜÇÜK TAŞINMA MESELESİ
ASANSÖR MACERASI
BU ÇOCUĞUN İÇİNE ŞEYTAN KAÇMIŞ
OKAN'DAN KARİZMATİK KÖPEK
ÇOK ELEKTRİKLENDİM BİRDEN!
KOMŞUNUN ÖNERDİĞİ HOCASI
🤜MOTORCUYLA FİGHT 🤛
KARAGÜMRÜK YANIYOR...
KÖY AĞASI OLDUM AYOL
TATLI BİR HEYECAN YAPTIM.
GÖKAY'IN GÖZÜNDEN MACİDE❤️
TAVUKLARI PİŞİRMİŞEM GÖKAY'I DA MACİDE'YE GÖNDERMİŞEM
SİGARA BÖREĞİ SKANDALI
YANDIM, BİTTİM, KÜL OLDUM
TOPUNUZU KESERİM!
İSTİFA EDİYORUM!
KURU İFTİRA ATMAYIN BANA
URFA YOLCUSU KALMASIN!
AKŞAM GELEN GÜZELLİK
TUR REHBERİ
KINA FARESİ
KALP AĞRISI
GÖZLERDEKİ YAŞ
İÇİMDE KOPAN FIRTINA
LUNAPARKTAKİ BİRKAÇ FACİA
İSOTLU MAKARNA
BU DÜNYAYA MACİDE OLARAK GELMEK ZOR
CİNSİYET PARTİSİ
GÜZEL BİR RÜYA
KOMŞU GELMİŞ HOŞ GELMEMİŞ
KALPTE GÜZEL BİR YER
HASTA VE MUTLU
OKEY OYNAMAK BİR TERAPİDİR
KIRIK AYAKLI NİŞANLIM
DİNOZORLAR MATEMATİK ÇÖZER Mİ?
İNCİRLER VE TATLI GÜLÜMSEMELER
KÜÇÜK BİR PERİ MASALI
BİRKAÇ KÖTÜ OLAY
CAM PARÇASI
DÜĞÜN BEBEĞİ
BALAYI İÇİN GİDİLECEK YERLER MACİDE'DEN SORULUR.
HİNDİSTAN AŞIKLARIN ÜLKESİDİR
ÇÖLDE BİR VAHA
TRABZON'DA BİR SANİYE
HAYAT SÜRPRİZLERLE DOLUDUR!
BABA KELİMESİNİN TERİM ANLAMI
DRAMA QUEEN VEYSEL!
SARMA KIRMIZI ÇİZGİDİR!
KARMAŞIK OLAYLAR DİZİSİ
FAYDA ETMEYEN YAKARIŞLAR
GÜZEL BİR KAVUŞMA
TRAVMATİK OLAYLAR
KAFASI KOPAN OYUNCAK BEBEK
ZAMAN ÇOK HIZLI GEÇİYOR...
GERÇEKLEŞEN GÜZEL GÜNLER
MUTLU BİR BAŞLANGIÇ
👸🏻

PAİNTBALL KURALLARI

132 14 13
By mrskunefee

"KAFANDA KIRACAĞIM BU SİLAHI OKAN!"

4 saat önce

Kafamı yastığımdan kaldırıp etrafa göz attım. Yatakta oturur pozisyona gelip yerdeki kilimi izlemeye başladım. "Ay ne uyumuşum be." Telefonuma uzanıp saate baktım. "Oha öğlen olmuş."

Kalkıp banyoya gittim. Macide ne yiyeceğiz? Ben kendi açlığımı giderecek bir şeyler ararken kapı çaldı. Gidip kapıyı açtığımda karşımda Hilal ve Sıtkı'yı gördüm. "Tamam sevgili oldunuz. İkide bir benim evime gelip durmayın." Destursuzca içeriye girip koltuğuma oturdular.

Tam kapıyı kapatacakken aradan Gökay'da elinde poşetlerle içeri girdi. Yanağıma sert bir öpücük kondurup mutfağa geçti. Ne oluyor be sabah sabah?

"Macide abla paintballa gidiyoruz." Nereye gidiyoruz? "Ne ball ne ball?" Hilal güldü. "Paintball. Hani şu silahlarla boya savaşı yapıyorsun ya ona."

Ayı gibi esnedim. Mutfaktan çıkan Gökay'a döndüm. "Sana poğaça aldım." Açık ağzıma bir parça patatesli poğaça yerleştirdi Gökay.

"Gökay abi sende gelir misin?" Gökay Hilal'e döndü. "Benim hayatım silahla, savaşla geçiyor zaten. Ne gerek var?" Hilal hemen ayağa kalkıp ellerimi tuttu. Ağzımdaki lokmayı bitirir bitirmez Gökay başkasını uzattı. Gün hızlı başladı sanki. "Macide abla lütfen. Hem çok eğlenceli olacak güven bana." Hilal beklenti ile gözüme bakarken arkadan Sıtkı'nın poğaçalarımı yediğini gördüm.

"Bırak lan. Benim onlar." Gözümün içine baka baka tekte yedi. "Öküz."

Hilal hâlâ benden cevap bekliyordu. "Of tamam gideriz." Sonra Gökay'a döndüm. "Sende geleceksin ama." Önce Hilal'e sonra bana baktı. "Sen nereye ben oraya." Eferin komutan.

Hızlıca banyoya gidip dişlerimi fırçaladım. Daha sonra odama gidip eşofman ile tişört giydim. Saçlarımı da tarayıp çıktım. "Tamam hazırım gidelim." Hilal heyecanla ayaklandı. "Yaşasın yaşasın."

Gökay gelip elimi tuttu. Üstündeki siyah tişörtü yine kaslarını ortaya çıkarmıştı. İnanılmaz kaslı bir sevgilimiz var Macide.

Hepimiz arabaya binip oyun alanına gittik.

Oyun alanında

"Bu kıyafetleri giyeceksiniz. Kaskı çıkarmayın. Kuralları size oyun sahasında açıklayacaklar. Verilen kamuflajlı kıyafeti giydim. Dışarıya çıktığımda karşımda Hilal vardı. "Macide abla bak nasıl olmuşum?" Bu kız niye bu kadar tatlı? Çıldıracağım.

"Çok yakışmış." Arkasından kasklı bir adam yaklaştı. Gökay olduğu belliydi. Vay anam babam be... Çölde bir vaha gibiyim şuan.

"Kimmiş bu güzel kadın?" En ufak övgüye götüm kalkmıştı. "Ben tabiki." Gökay kaskı çıkarıp yanağımdan öptü.

Karşıdan iki adam yaklaşmaya başladı. Yakınlaştıkça içlerinden birinin adam olmadığını fark ettim. "Okan!" Ve yanında da Cahit vardı. Okan'da beni görmeyi beklemediği için aynı tepkiyi verdi. "Macide?"

Cahit ile Gökay şaşkın şaşkın bize bakıyorlardı. "Siz tanışıyor musunuz?" Soruyu Cahit sormuştu. "Maalesef tanışıyoruz. Ne işin var lan senin burada?" Okan hemen ona uzatılan kıyafetleri aldı. "Bir arkadaşım ile görüşmeye geldim. Cahit ile karşılaştık."

Cahit ile Okan eski arkadaşlarmış. Arkadan Sıtkı ile Hilal gelip yanımızda durdular. "Okan senin ne işin var burada?" Sıtkı'da benim gibi şoklardaydı. "Madem hepimiz buradayız hep beraber oynayalım." Gökay ters ters Cahit'e baktı.

Onu hiç sevmiyor.

"Gruplar nasıl olacak?" Hilal'in mantıklı sorusu ile herkes birbirine baktı. "Ben Okan ile aynı grupta olmam." Okan'da benim için aynı şeyi söyledi. "Tamam o zaman Hilal, ben ve Okan aynı grupta olalım siz de üçünüz aynı grupta olun."

Sıtkı'nın grup dağıtımından memnun olmayan tek kişi Gökay'dı. Çünkü Cahit'i hiç sevmiyordu.

Gökay'a dönüp sessizce konuştum. "İstemiyorsan oynamayalım." Gökay gülüp kaskı kafama taktı. "Boşuna mı geldik buraya? Oynayacağız tabi ki." Derin bir nefes alıp verdi.

Hep birlikte oyun sahasına indik. "Kurallar basit. Bakmadan atış yapmak yok. Beş metreden yakındaki kişilere atış yapmak yok. Herhangi bir sağlık sorununuz varsa en baştan oynamanızı tavsiye etmiyorum. Oyundan çıkmadan kaskı çıkarmayın. İyi eğlenceler."

Takımımda bir üsteğmen ve bir polis vardı. Sıtkı karşıdan bağırdı. "Bayrağı kim alıyor?" Gökay ile Cahit bana döndüler. "Sen al. Ben korurum seni." Koru beni sevgilim. Cahit'te okeydi. Karşı takımda ise bayrağı alacak kişi Okan'dı. Uzaktan birbirimize nefretle baktık.

Oyun başlamıştı. Kalenin arkasından saklana saklana ilerleyip bayrağın önüne kadar yürüyordum. "Selam Macide." Okan hızlıca bayrağa koşuyordu. "Aşağılık insan." Gez göz arpacık yaparak silahı doğrultmuştum ki benden önce iki boya Okan'ın üstünde patladı. Gökay ile Cahit arkadan Okan'ı vurmuşlardı.

Kahkaha ile gülmeye başlamıştım. "Gerizekalı." Ben gülerken o, kalenin oraya yeniden geçmek zorunda kalmıştı.

Ama bende bayrağa ulaşamamıştım. Tam kaskımın ortasına pembe bir boya geldi. Hilal beni vurmuştu. "Sende mi Brütüs?" Silahımı havaya kaldırıp eski yerime geçtim. Gökay kafamdaki pembe boyaya bakıp gülmeye başladı. "Tam alnından kim vurdu seni." Somurttum. "Hilal."

Tekrar başladık. Bu sefer Okan bayrağı almış gidiyordu. Gökay önüme fırlayıp Okan'ın üzerine tüm şarjörü boşalttı. "Koş al bayrağı." Ben koşarken önüme Sıtkı çıktı. "Üzgünüm Macide ama Hilal kazanmak istiyor." O da silahını kaldırmış beni vuracakken Cahit gelip Sıtkı'yı kalbinden vurdu.

"Git hadi." Ne güzel bir ekip olduk. AL ŞU BAYRAĞI ARTIK. Hızlıca koşup bayrağı aldım. Tekrar takımıma doğru koşarken sırtımdan vuruldum. "Vuruldun Macide." Okan arkamdan vurmuştu beni. "Hayır hayır hayır." Yerimde tepiniyordum. Hakem düdük çalıp sahadan çıkmam için el kol işaretleri yaptı. "Ama bir adım kalmıştı yetiştim ben."

Hakem ısrarla çıkmamı istiyordu. Sertçe Okan'a döndüm. "Seni öldüreceğim." Silahı kaldırıp Okan'ı boya yağmuruna tutmaya başladım. Hakem oturduğu yerden kalkıp hızlıca yanımıza geldi. "Hop hop. Beş metre yakından vuruş yapamazsın." Duymadım onu tabi.

"Senden nefret ediyorum Okan." Diğerleri de yanımıza gelince Okan'ın üstüne atladım. "KAFANDA KIRACAĞIM BU SİLAHI OKAN!" Kasklı kafasına silahla vurmaya başladım.

"Manyak, kalk be üstümden." Gökay gelip beni Okan'ın üstünden kaldırıp sırtladı. Bakış açım değişmişti birden. Oyun sahasından Gökay'ın sırtında patates çuvalı gibi çıktım.

Beraber bir ağacın altına oturduk. Kafasındaki kaskı çıkarıp alnındaki terleri sildi. Sonra eğilip benim kaskımı da çıkardı. Terden saçlarım alnıma yapışmıştı. Saçlarımı geriye itip gözlerime baktı. "Yine formundasın." Rezil Macide. "Pislik, nefret ediyorum ondan." Sinirim geçmemişti. Yanıma kurulup kolunu omzuma atıp beni kendine yaklaştırdı.

"Bu kadar sinir bünyeye fazla değil mi?" Fazla tabi. "Benim tatlı çileğimin içinden az önce ne çıktı öyle?" Tatlı çileğim mi? Çilek kokulu şampuandan dolayı mı böyle diyor o? Ayy yerim sıçmam seni Gökay.

Biz öyle tatlı tatlı otururken yanımıza Cahit geldi. "Macide? İyi misin?" Gökay'ın az önceki mutluluğu gidince kendi kendine söylendi. "Geldi yine sümük." Bu söylediğine daha sonra gülecektim. "İyiyim."

Onun arkasından da Hilal ve Sıtkı geldi. Ve tabi ki Okan. Ters ters bakışlar attım. "Bakma bana öyle. Mızıkçısın kızım sen. Hep böyleydin." İyice sinir ediyordu beni.

Yavaş yavaş ayaklandım. Ellerimdeki tozu temizleyip Okan'a bakmaya devam ettim. Gökay'da benimle birlikte ayaklandı. "Okan yeter bence." Sıtkı Okan'ı susturmaya çalışıyordu. "Bunu bana değil Macide'ye söyle Sıtkı. Bu kadar sinirli olur mu bir insan ya? Biraz tutmayı öğrensin kendini."

Tutamamıştım. Aniden Okan'ın boğazına yapıştım. "Öldüreceğim seni. Tüm hayatımın içine ettin. Senin yüzünden işimden oldum. Gelmiş burada bana felsefe yapıyor. GEBERTİRİM SENİ."

Ay daha çok boğ Macide'm. Gökay belimden tutup beni göğsüne yaslayınca elimi boğazından çekmek zorunda kaldım. İkimizde uzaktan birbirimize kötü kötü bakışlar atarken görmeyi hiç ummadığım biri geldi. "Sadık Bey?" Yanında bir kadın ile birlikte gelmişti. "Macide? Neler oluyor burada?" Bu tepkiler bana bir şeyler hatırlatıyor Macide.

Gökay hâlâ beni bırakmamıştı. Şikayetçi değildim. Ama Okan'a asla ulaşamıyordum. "Siz ikiniz yine mi kavga ediyorsunuz?" Sus be Sadık ben küsüm sana.

"Yine Macide yüzünden Sadık Bey." Okan'a baktım. Sadık Bey ile bakıştık. "Evladım anlaşamıyorsanız aynı ortamda ne yapıyorsunuz?"

Gökay dudaklarını kulağıma yaklaştırıp fısıldadı. "Gidelim mi buradan?" Şöyle bir ortamda bizi nasıl iyi hissettirirsin be adam?

"Gidelim." Elimi tutup beni götürmeye başladı. "Hilal ve Sıtkı kaldı." Gökay geriye dönüp seslendi. "Hilal geliyor musunuz?" Hilal ile Sıtkı o ortamdan kurtulmanın sevinciyle koştura koştura yanımıza geldi.

Hep beraber arabaya binip eve gittik.

Ve bir günüm daha olaylı bir şekilde son buldu.

...

Macide, rezil ve güzel Macide... ELLERİNE SAĞLIK YAVRUM BENİM. Okan bu en güzel günlerin. İlerde şükredeceksin bu günlerine.

Gökay beni de bir kere belimden tutup kendine çeker misin?

Yorumlarınızı ve oylamalarınızı bekliyorum.💐


Continue Reading

You'll Also Like

21.2K 1.3K 18
Cesur ve gözükara bir özel harekâtçı ile cesur ve başarılı bir öğretmenin hikayesi... Tam birbirlerini bulmuşken kader onları ayırdı ve yıllar sonra...
3.8M 67.9K 21
[Bir ömür uçsam ufkun ötesine, Bazen yalnız bazen birlikte] *Olamayan Hayalin Karekteri bu kitap senin için. "Aynı yeryüzünde değil,aynı gökyüzündeyi...
4.7K 3.2K 37
(İLK KİTABIMDIR. BU YÜZDEN BAZI HATALARI OLABİLİR.) Kendisi hakkında pek bir şey bilmesede hayatından memnundu, Piyale. Belki de bir şeyleri bilmeme...
3.8K 811 20
her nasip, vaktine esirdir... Vakti gelir, nasibine erişirsin... kapak tasarımı; bir_azokuyan 🏅🏅🏅; islami 17. sıra (07.10.22) söz 82. sıra ( 11.0...