2- Gerçekten sinir hastası

2.5K 203 108
                                    

-Düzenlendi

Rose daha dikkatli incelemek için Jungkook'un dosyasını almıştı. Hala hastasının o olacağına inanamıyordu. O hastanenin en problemli hastasıydı. Sinir hastasıydı ve sürekli nöbetler geçirdiğinden bazen bağlı tutuluyordu.

Rose masasına oturdu ve önündeki dosyayı açarak okumaya devam etti.

İsmi: Jeon Jungkook

Yaşı: Yirmi yedi (27)

Hastalığı: Sinir hastası

Hastalığına neden olan olay: Bilinmiyor

Tedavisi: Bilinmiyor

Hastaneye kayıt olma yılı: 2014

Ailesi: Babası hayatta, annesi yaşamıyor.

Rose elindeki dosyayı masaya sertçe bırakmış ve elini anlına götürmüştü.

Bu sorunlu insanla uğraşabilecek kadar kafası yerinde değildi. Kendisi de çok sakin bir insan değildi ve şimdi ondan bir sinir hastası ile çalışması isteniyordu. Bu gerçekten zordu. Hele o kişi Jungkook olunca. Hastaneye ilk geldiğimde bile namı her yerdeydi.

Neden bu görevi kendisinden istedikleri de muammaydı. Bu hastanede çalışan, Namjoon gibi deneyimli doktorlar varken neden kendisine vermişlerdi Jungkook'u? Ya da Jungook'un eski doktoruna ne olmuştu?

Bunu daha sonra bay Chen'e sormak için aklının bir köşesine yerleştirdi ve dosyayı çekmecesine koyarak Jungkook'un kaldığı odaya adımladı.

Hastane; kadınların, erkeklerin ve çalışanların bulunduğu katlar olarak üç katlıydı. Fakat depo ve benzeri şeyler için yerin altında da bir kat mevcuttu.

Rose üçüncü kata çıkmış ve adımlarını Jungkook'un odasının kapısında durdurmuştu. Diğer hastaların kapısı normalken, Jungkook'un ki çelikten yapılmıştı. Daha önce buradan kaçtığı göz önünde bulundurulursa, bu gerekli bir önlemdi.

Bay Chen'in ona vermiş olduğu anahtarı kapının deliğine konumlandırdı ve kısa bir nefes aldı. Rose'nin başına gelebilecek şeylerden dolayı kapıda iki güvenlik duruyordu. Eğer sakinleştirici'nin etkisi bitmek üzere ise Jungkook hırçınlaşıyordu çünkü.

Rose içeri girdiğinde karşılaştığı manzara korkunçtu.

Yere devrilmiş masa ve sandalyeler, duvara fırlatılmış yemek kalıntıları ve ters dönmüş bir yatağında önünde oruran adam vardı. Etrafın hafif karanlık olması mazarayı ürkütücü yapmıştı.

Rose yutkundu ve kapıyı arkasından kapattı.

Dizlerini kendine çekmiş, başını kollarının arasına saklamış öylece yere bakan adam kafasını sesin geldiği yöne çevirmişti.

Şu an ikiside aralarındaki bir metre mesafeyle bir şey demeden bir birlerine bakıyorlardı.

Rose ne söylemesi gerektiğini bilemiyor ve elleri ile oynuyordu.

Jungkook ise karşısındaki bu güzel kadına sinir olmuş, sakinleştiriciler olmasa üzerine atlamıştı.

Ortamdaki sessizlik yerde oturan adamı rahtsız etmişti. O konuşmayacaksa kendisi konuşabilirdi.

"Ne var?!"

Rose, Jungkook'un ona bağırmasıyla ne kadar kaba olduğunu düşündü. Gerçi sinir hastası bir insan ne kadar nazik olabilirdi ki?

"Ben senin yeni doktorunum. Tanışmak için geldim."

Rose kısa açıklamasından sonra beklentiyle Jungkook'a bakmıştı. Jungkook ise kafasını önüne çevirirken soğukluğunu koruyarak konuşmuştu.

Doctor | RoséKookWhere stories live. Discover now