57. Yeni Liseli Sevgili!

14.7K 1.6K 772
                                    

Oy vermeyi unutmayın lütfen

57. Yeni Liseli Sevgili

Yine bir okul sabahıydı. Bugün okula hastanenin güvenliği Vasfi amca tarafından bırakılmadığım için biraz geç kalmıştım. Babamla yaşadığımız son olaydan sonra babam nihayet elini hayatımdan çekmişti. Hoş, o çekmese de ben artık o eli görmezden gelecektim.

Babamın bana attığı tokattan kimseye bahsetmemiştim. Ne anneme, ne Kaan'a. İkisini de durup dururken endişelendirmek istemiyordum. Özellikle de annemi. Öğrense dünyayı babamın başına yıkardı eminim.

Okul bahçesinde yürürken herkesin gözü bendeydi. İlk başta bu durumu çıkan son haberlere bağlamıştım ama hayır, farklı bir şey vardı. Bana atılan kaçamak bakışlarda tuhaf bir alay vardı. Yürürken gözlerimi çevrede gezdirdim. Bazıları yüzüme karşı alaylı bir aşağılama ile sırıtıyor, bazıları ise diğerlerinin tam tersi olarak benim için üzülüyor gibiydi.

İleriden İrem ve Deniz'in hızlı adımlarla bana doğru yürüdüğünü gördüğümde önemli bir şey olduğuna emin oldum. Yüzlerinden ne olduğunu anlamaya çalıştım ama görüş alanıma giren iki kız bunu engelledi. Yüzlerindeki sinsi sırıtış birazdan kucağıma bir bomba bırakacaklarının kanıtıydı. Birbirimize yaklaşırken kendimi duyacağım şeye hazırladım.

"Açelyacığım, çok üzüldüm tatlım," dedi bir tanesi.

Sesindeki ima, yüzündeki sinsi sırıtış söylediğinin aksine ne kadar keyifli olduğunu ele veriyordu. Hoş, saklama gibi bir niyeti de yoktu zaten.

Sanırım onu doğum günümde görmüştüm. Ah Deniz ah, böyle insanların ne işi vardı benim doğum günümde?

"Neden üzüldün?" diye sorduktan sonra cümlemin sonuna en az onunki kadar iğrenç bir sahtelikte, "Tatlım," ekledim.

"Fotoğrafları görmedin mi? Kaan kendine yeni bir liseli bulmuş. Liselilerden hoşlanıyorsa demek... E malum, bizim mezun olmamıza az kaldı, ilgi alanından çıkmak üzeresin."

Söylediği şeyle tüm vücudumu bir ürperti dalgası kapladı.

Sözde teselli etmeye çalışarak elini omzuma koydu. "Geçmiş olsun."

O sırada yanımıza gelen Deniz, kızın bileğini tutup sertçe çekince kız geriye doğru savruldu.

Olayın büyümemesi için Deniz'i tutup kendime doğru çektim. İnternete bir de bu yüzden düşersek alacağımız tepkiyi kestiremiyordum.

İrem bir an önce oradan uzaklaşmamız için ikimizi de okula doğru itekledi. "Hadi kızlar gidelim."

Okul binasına doğru yürürken hiçbirimiz konuşmadık. İnsanların benim hakkımda konuştuklarını duyabiliyordum. Göz önünde olmana gerek yok, göz önünde olan birinin yanındaki kişi bile olsan insanlar seninle ilgili konuşma hakları olduğunu sanıyordu.

Birinci kattaki okulun en az kullanılan tuvaletine girdiğimizde telefonumu çıkardım. Deniz'den bir sürü arama vardı. Geç kaldığım için aceleyle hazırlanırken telefonumu çantama atıp evden koşarak çıkmış sonra da kontrol etmeyi unutmuştum.

Ben ne olduğunu anlamak için telefonumla ilgilenirken kızlar sessizdi. Zaten görmem de uzun sürmemişti. Kaan'ın dün geceki konserden sonra çekilmiş, bir kızla sarmaş dolaş haldeki fotoğrafları her yerdeydi. 'Kaan'ın yeni liseli sevgilisi!' başlıkları atılmıştı. Altında binlerce yorum vardı.

Biri Kaan'ı durdursun.

Sapık mı?

Sonunda gerçekten olduğu kişiye dönüşecekti zaten. Uzun bile sürdü.

İLHAM PERİSİWhere stories live. Discover now